Atatürk Bilim ve Üniversite
 9754034028

Table of contents :
ata 1
0 - 0000_2R
0 - 0001_2R
0 - 0003_1L
0 - 0003_2R
0 - 0004_1L
0 - 0004_2R
0 - 0005_2R
0 - 0006_1L
0 - 0006_2R
0 - 0007_1L
0 - 0007_2R
0 - 0008_1L
0 - 0008_2R
0 - 0009_1L
0 - 0009_2R
0 - 0010_1L
0 - 0010_2R
0 - 0011_1L
0 - 0011_2R
0 - 0012_1L
0 - 0012_2R
0 - 0013_1L
0 - 0013_2R
0 - 0014_1L
0 - 0014_2R
0 - 0015_1L
0 - 0015_2R
0 - 0016_1L
0 - 0016_2R
0 - 0017_1L
0 - 0017_2R
0 - 0018_1L
0 - 0018_2R
0 - 0019_1L
0 - 0019_2R
0 - 0020_1L
0 - 0020_2R
0 - 0021_1L
0 - 0021_2R
0 - 0022_1L
0 - 0022_2R
0 - 0023_1L
0 - 0023_2R
0 - 0024_1L
0 - 0024_2R
0 - 0025_1L
0 - 0025_2R
0 - 0026_1L
0 - 0026_2R
0 - 0027_1L
0 - 0027_2R
0 - 0028_1L
0 - 0028_2R
0 - 0029_1L
0 - 0029_2R
0 - 0030_1L
0 - 0030_2R
0 - 0031_1L
0 - 0031_2R
0 - 0032_1L
0 - 0032_2R
0 - 0033_1L
0 - 0033_2R
0 - 0034_1L
0 - 0034_2R
0 - 0035_1L
0 - 0035_2R
0 - 0036_1L
0 - 0036_2R
0 - 0037_1L
0 - 0037_2R
0 - 0038_1L
0 - 0038_2R
0 - 0039_1L
0 - 0039_2R
0 - 0040_1L
0 - 0040_2R
0 - 0041_1L
0 - 0041_2R
0 - 0042_1L
0 - 0042_2R
0 - 0043_1L
0 - 0043_2R
0 - 0044_1L
0 - 0044_2R
0 - 0045_1L
0 - 0045_2R
0 - 0046_1L
0 - 0046_2R
0 - 0047_1L
0 - 0047_2R
0 - 0048_1L
0 - 0048_2R
0 - 0049_1L
0 - 0049_2R
0 - 0050_1L
0 - 0050_2R
0 - 0051_1L
0 - 0051_2R
0 - 0052_1L
0 - 0052_2R
0 - 0053_1L
0 - 0053_2R
0 - 0054_1L
0 - 0054_2R
0 - 0055_1L
0 - 0055_2R
0 - 0056_1L
0 - 0056_2R
0 - 0057_1L
0 - 0057_2R
0 - 0058_1L
0 - 0058_2R
0 - 0059_1L
0 - 0059_2R
0 - 0060_1L
0 - 0060_2R
0 - 0061_1L
0 - 0061_2R
0 - 0062_1L
0 - 0062_2R
0 - 0063_1L
0 - 0063_2R
0 - 0064_1L
0 - 0064_2R
0 - 0065_1L
0 - 0065_2R
0 - 0066_1L
0 - 0066_2R
0 - 0067_1L
0 - 0067_2R
0 - 0068_1L
0 - 0068_2R
0 - 0069_1L
0 - 0069_2R
0 - 0070_1L
0 - 0070_2R
0 - 0071_1L
0 - 0071_2R
0 - 0072_1L
0 - 0072_2R
0 - 0073_1L
0 - 0073_2R
0 - 0074_1L
0 - 0074_2R
0 - 0075_1L
0 - 0075_2R
0 - 0076_1L
0 - 0076_2R
0 - 0077_1L
0 - 0077_2R
0 - 0078_1L
0 - 0078_2R
0 - 0079_1L
0 - 0079_2R
0 - 0080_1L
0 - 0080_2R
0 - 0081_1L
0 - 0081_2R
0 - 0082_1L
0 - 0082_2R
0 - 0083_1L
0 - 0083_2R
ata 2
0 - 0001_1L
0 - 0001_2R
0 - 0002_1L
0 - 0002_2R
0 - 0003_1L
0 - 0003_2R
0 - 0004_1L
0 - 0004_2R
0 - 0005_1L
0 - 0005_2R
0 - 0006_1L
0 - 0006_2R
0 - 0007_1L
0 - 0007_2R
0 - 0008_1L
0 - 0008_2R
0 - 0009_1L
0 - 0009_2R
0 - 0010_1L
0 - 0010_2R
0 - 0011_1L
0 - 0011_2R
0 - 0012_1L
0 - 0012_2R
0 - 0013_1L
0 - 0013_2R
0 - 0014_1L
0 - 0014_2R
0 - 0015_1L
0 - 0015_2R
0 - 0016_1L
0 - 0016_2R
0 - 0017_1L
0 - 0017_2R
0 - 0018_1L
0 - 0018_2R
0 - 0019_2R
0 - 0020_1L
0 - 0020_2R
0 - 0021_1L
0 - 0021_2R
0 - 0022_1L
0 - 0022_2R
0 - 0023_1L
0 - 0023_2R
0 - 0024_1L
0 - 0024_2R
0 - 0025_1L
0 - 0025_2R
0 - 0026_1L
0 - 0026_2R
0 - 0027_1L
0 - 0027_2R
0 - 0028_1L
0 - 0028_2R
0 - 0029_1L
0 - 0029_2R
0 - 0030_1L
0 - 0030_2R
0 - 0031_1L
0 - 0031_2R
0 - 0032_1L
0 - 0032_2R
0 - 0033_1L
0 - 0033_2R
0 - 0034_1L
0 - 0034_2R
0 - 0035_1L
0 - 0035_2R
0 - 0036_1L
0 - 0036_2R
0 - 0037_1L
0 - 0037_2R
0 - 0038_1L
0 - 0038_2R
0 - 0039_1L
0 - 0039_2R
0 - 0040_1L
0 - 0040_2R
0 - 0041_1L
0 - 0041_2R
0 - 0042_1L
0 - 0042_2R
0 - 0043_1L
0 - 0043_2R
0 - 0044_2R
0 - 0045_1L
0 - 0045_2R
0 - 0046_1L
0 - 0047
Boş Sayfa

Citation preview

Atatürk, Bilim ve Üniversite

Metin Özata



TÜBITAK

POPÜLER BiLiM KITAPLARI

Mustafa Kemal Atatürk 'ün Bilim İnsanlarına

İçindekiler

Önsöz 1. Bölüm

Atatürk

ve

Bilim

Hayatta En Hakiki Mürşit İlimdir, Fendir Asırlık Köhne Zihniyetlerle Varlığımızı Koruyamayız

3

Türk Milletinin Y ürümek Yolunda Elinde ve Kafasında Tuttuğu Meşale Müspet İlimdir Sizin Karşılaştığınız Bütün Engelleri Kıracağız

4 6

Kurtuluş Savaşı'nda Öğretmen ve Profesörleri Silah Altına Almayan Atatürk

7

O Kolt·uk Profesörlere Layıktır

8

İnsan Kıymeti Bilen Atatürk

9

Üniversitede Birinci Elden Araştırma Yapanları Profesör Görmek İstiyorum

11

Benim Manevi Mirasım İlim ve Akıldır

13

Medeniyet Yolunda Başarı Yenileşmeye Bağlıdır

14

Türklüğün Unutulmuş Büyük Medeni Vasfı

15

İki Türlü Avrupa, İki Türlü Amerika Vardır

19

Atatürk'ün Yazdığı Geometri Kitabı

20

Bir Sınav ve Bilim Akademisi Olarak Atatürk'ün Sofrası

21

Kalemli, Kağıtlı ve Karatahtalı Sofra

26

İnsan V ücudu Bir Kürsüdür

28

Cumhurbaşkanlığını Bırakarak Yurtdışındaki Türk Tarih Kaynaklarını Yerinde İncelemek İsteyen Atatürk

35

Atatürk'ün Tezleri: Güneş-Dil Teorisi ve Türk Tarih Tezi

40

Dilci Atatürk

45

"Belleten" Dergisinin Adını Atatürk Koymuştu

51

Belgelere Dayanınız

54

Uykuda Geçen Zamana Acıyan Atatürk

57

Türk Taı-ih ve Dil Kurumlarının Çalışmalarını Yönlendiren Atatürk Atatürk'ün Fahri (Onursal) Profesörlüğü

62 65

Her Şeyi Benden Beklemeyin

68

Bizde Çağının Zirvesine Erişmiş Bilim Adamı Var mı?

71

Ben Felsefeyi Severim

75

Atatürk'ün Yaşam Felsefesi

80

Maya ve Aztek Uygarlığını Araştıran Atatürk

92

Matematiği Çok Seven Atatürk

93

Taşa Toprağa Değil, İnsana Kıymet Verin!

97

Atatürk'ün Darülfünun Gençlerine Nutku

103

Atatürk'ün Ankara Lisesi Öğrencilerine Nutku

104

11. Bölüm

Atatürk ve Ü n iversite Reformu Üniversite Reformu Öncesi DarülFünun

105

Ankara Hukuk Okulu'nun Açılışı

116

Atatürk'ün Darülfünun'u Ziyareti

119

Üniversite Reformu Ne Zaman Planlandı?

125

Üniversite Reformu İçin Düğmeye Basılıyor

129

Prof. Malche'ın Darülfunun Hakkındaki Raporu

133

Atatürk'ün Prof. Malche'ın Raporunu Okurken Aldığı Notlar

142

Büyük Atatürkçü Dr. Reşit Galip Üniversite Reformuna Başlıyor

150

Yeni Üniversitenin Öğretim Üyesi Kaynakları ve Alman Bilim Adamlarının Çağrılması

158

Yurtdışı Eğitimden Dönen Öğrencilerin Doçent Olarak Atanması

162

Üniversiteden İlişiği Kesilecek Hocalar İçin Dr.,Reşit Galip'in Atatürk'ün Onayını Alması

163

Üniversiteden Atılan Hocalar Dr. Reşit Galip'i Bakanlıktan Ediyor

164

Üniversitenin Açılışı

169

Tıp Fakültesi'nin Taşınması Uygun Olmuş mudur?

171

Hukukçu Profesör Hirsch ve Üniversite

176

Kitaplığı Olmayan Bir Üniversite, Cephaneliği Olmayan Bir Kışlaya Benzer

179

Atatürk'ün Üniversite Reformuyla İlgili Konuşmaları

181

Atatürk ve Einstein

184

III. Bölüm

Atatürk'ün Kitap Okuma Tutkusu Okuyan Atatürk

187

Atatürk'ün Çocukluk Çağında ve Lisede Kitap Okuma Merakı Harbiyeli Atatürk'ün Okuduğu Kitaplar

189 190

Harp Akademisi'ndeyken Okuduğu Kitaplar

191

Harp Akademisi Sonrası Atatürk'ün Kitaplara İlgisi

193

Büyük Taarruz Hazırlıkları Sırasında Okunan Kitaplar

195

Atatürk'ün Yazdığı Kitaplar

196

İrade-i Mil/iye ve Ha.k imiyet-i Mil/{ye Gazetesinin

Atatürk Tarafından Kuruluşu Atatürk'ün En Önemli Kitabı Büyük Nutuk

197 198

Atatürk'ün Yazdığı Diğer Önemli Bir Kitap: Vata.nd;ış İçin Medeni Bilgiler

198

Atatürk Şair Tevfik Fikret'in Mezarını Ziyaret E 1 924'te müderris olma koşulunda değişiklik yapılmış muallim­ likte [doçentlikte] bekleme 5 yıldan 1 0 yıla çıkarılmış ayrıca Mü­ derrisler meclisi ve divanda 2/3 oy alma koşulu getirilmiştir. Mu­ allim olmak içinse 30 yaşını doldurma mecburiyeti getirilmiştir. 1 0

O yıllarda Darülfünun felsefe bölümünde okuyan Niyazi Berkes anılarında şunları belirtmektedir: " Bir yıl okuyup bütün imtihanlarını geçirdiğim hukuku bı­ rakarak büyük umutla girdiğim felsefe bölümünde de Da­ rülfünun, yabancı okullardan biri gibi, Mustafa Kemal Türkiye'si çerçevesine yabancı ve sağırdı. Ya da fikir da­ ğarcığında ona uyacak bir fikri olmayan bir Batı ilkokulu gibiydi. Ulusal Kurtuluş özgürlüğünün nereye gideceğin­ den habersiz, ya da ondan umursamasız kakafonik sesler­ le konuşmalar yapılan bir yerdi. ( ... ) Hocalarımızın bize yarım yamalak aktardıkları, Bergson'dan, Emile Bola­ rac'a, bir dizi Avrupalı hocadan belledikleri fikirlerdi. Bunlarda, Türkiye 'den bir gün bir Mustafa K�mal geçece­ ğini işaretleyen bir yan yoktu. Çoğu Avrupa, hatta yalnız Fransa için düşünülmüştü öğrendikleri nin. O yıllarda dünyaya egemen olmuş Batı dünyasının dışındaki başka bir dünyanın sorunlarına da yanıt veren düşünceler geliş­ tirmek akıllarının kenarından bile geçmiyordu. Bizim ho­ calarımıza düşen, onların kitaplarından öğrendiklerini, bi­ zim sorunlarımıza uyumluluğu olup olmadığına bakma­ dan, eski medreselerdeki hafızlar gibi yinelemekti . " 1 1 Darülfünun emini İsmail Hakkı Baltacıoğlu tensikat [görev­ den alma, işten çıkarma] için Milli Eğitim Bakanlarından gelen 'l Tahir Hatipoğlu, a.g.e., s.90 1 O Tahir Halipoğlu. a.g.e., s.91 1 1 Niyazi Berkes, At

Üniversitede ders anlatma yöntemi temelden değiştirildi; "Yabancı Diller Yüksek Okulu" kuruldu ve yabancı dil dersi zorunlu oldu. Türkçe bilimsel yayınlara önayak olundu. Birçok edebiyat, bilim, sanat ve klasik eserin çevirisi yapıldı. Kütüpha­ nelerin durumu düzeltildi. Tıp Fakültesi, Prof. Malche'ın öneri­ sine uygun olarak Haydarpaşa'dan Avrupa yakasına (İstan85 E. Hirsch, a.g.e., s.2 1 1 86 Horst Widmann, a.g.e., s.23 87 Horst Widmann, a.g.e., s.30

bul'a) taşındı. 1 934'ten itibaren Zeynep Hanım Konağı 'nda hal­ ka açık üniversite konferansları verilmeye başlandı. Üniversite haftası denen tatil kurslarıyla taşraya gidildi, fakülte ve üniver­ site dergileri yayınlandı.88 Hükümetin istekleriyle profesörlerin gizli rekabeti arasında­ ki çekişmeler ilk yılda önemli olaylar meydana getirdi. Bunlar rektörlüğe Cemil Bilsel'in getirilmesi ile aşılabildi.8" Yaklaşık 1 00 Alman ve Avusturyalı profesör 1 933 ile 1 955 yılları arasın­ da İstanbul ve Ankara'daki üniversitelerde görev yapmıştır.''0 Prof. Hirsch üniversite inşasının 1 950'lerin başında başarıy­ la sona ermiş kabul etmek mümkündür, der."' Prof. Hirsch anı­ larında yine şöyle demektedir: " 1 933 yılında kapatılan İstanbul Darülfünunu çerçevesi içinde 5 medrese bulunmaktaydı. Bir tıp, bir hukuk, bir edebiyat, bir ilahiyat ve bir fen bilimleri medreseleri. 1 924 'ten bu yana, yani 1 923 Ekim'inde Türkiye Cumhuri­ yeti'nin kurulmasından sonra, tüm eğitimin laikleştirilme­ sinin bir sonucu olarak medreseler gerçi 'fakülte ' adını al­ mışlardı, ama barındırdıkları ruh zerrece değişmemişti. İs­ tanbul Ü niversitesi'nin 1 933 yılında yeniden kurulması n­ daki amaç, İslamdan kaynaklanan bu medrese ruhunu kö­ künden silip atmak ve yerine Batı Avrupa geleneğinde bir ü niversite merkezini oluşturacağı bilim özgürlüğünü getir­ mekti."n Prof. Hirsch'in Hukuk Fakültesi'ndeki ilginç gözlemlerinden biri Hukuk Fakültesi'nde kayıtlı 1 048 öğrenci olduğu halde son sınıfa ancak 1 29 öğrencinin gelebildiğiydi.

88 89 90 91 92

Horst Widmann, a.g.e., s.80 Horst Widmann, a.g.e., s.82 Horst Widmann, a.g.e, s.34 E. Hirsch, a.g.e., s.2 1 5 E. Hirsch, a.g.e., s.225 1 78

Kitaplığı Olmayan Bir Ü niversite, Cephaneliği Olmayan Bir Kışlaya Benzer Bu başlık, Profesör Hirsch'e aittir. Prof. Hirsch, Hukuk Fa­ kültesi'nin kitaplığının çok kötü olduğunu görmüş ve kütüpha­ necilik yapmıştır. Anılarında kitaplığı şöyle anlatıyor: "Duvarlardaki bazı kitap raflarında birkaç kitap bulunu­ yordu ama bizim anladığımız biçimiyle bir kitaplıktan söz etmek mümkün değildi. Prof. Malche, raporunda, gör­ kemli büyük bir salonda kurulmuş olan tıp kitaplığının in­ sanı şaşırtıcı derecede cılız olduğunu, buna karşılık Hukuk Fakültesi'nde gerçekten zengin bir kitaplık gördüğünü ya­ zarken, anlaşılan gözüne çarpan, o güzel ciltlenmiş, koca formalı kalın kitapları kastetmişti. Bunların hurda kağıt değerinde olduğunu anlayamazdı. Bunlar hurdaydılar. Türk reform yasaları ile ilgili bilimsel yayınlar yok denecek kadar azdı. Tıp Fakültesi büyük amfisinin altında içi kitap dolu açılmamış pek çok sandık ancak 1 938 yılında bulun­ du. Bu kitapları Alman tarafı, 1 . Dünya Savaşı sırasında fakülteye armağan olarak göndermişti, fakat bunlar tam 20 yıl boyunca böyle gizli bir köşede kalmışlardı. Tuhaf olan şu idi: Kitaplık memuru yoktu, sadece bir hademe vardı."93 Prof. Hirsch, ders verme yöntemini değiştirmek için ne kadar çok uğraştığını şöyle anlatıyor : " Dekana nasıl ders verdiğimi, kürsüde ayakta durduğumu, serbest konuştuğumu, öğrencilere sürekli soru sorduğumu anlattım. Burada da aynı şeyi yapmayı denemek istiyor­ dum ... Önceki Dekan kesin bir tavırla bunu reddetti. Bu­ radaki derslerin veriliş tarzı, Paris örneğine uygundu: Pro­ fesör kürsüde oturur ve evde itinayla hazırlamış olduğu ders metnini okurdu. Öğrencilere soru sormak, ya da öğ93 E. H i rsch, a.g.e., s.239 1 79

rencilerin soru sorması caiz [uygun] değildi. Buna karşılık bir de Prof. Malche ile konuşmayı önerdim. Prof. Malche, profesörler, araştırma ve öğretim konularında bağımsız olup herhangi bir talimata tabi değildirler" şeklinde bir ce­ vap vermiştir.'ı4 Böylece Prof. Hirsch ilk defa öğrencinin katılımının olduğu bir dersi başlatarak yeni bir yöntem getirmiş oldu. ;:>

Yabancı profesörler üniversitenin açılışından itibaren ilk üç yıl yabancı dilde ders verecek, daha sonra Türkçe ders verecek­ lerdi. Bu profesörler ders anlatırken Türk doçentler Türkçeye çeviri yapıyorlardı. Ancak bazen konusuyla ilgili olmayan bir derse giren doçentler çeviride hatalar yapıyor ve sıkıntılar olu­ yordu. Niyazi Berkes'in Hukuk Fakültesi'ndeki bir sosyoloji dersiyle ilgili anısı şöyledir: " Profesör Kessler, bağıra bağıra konuşuyor, tercümanı olan kişi onun kullandığı özel terimlerin anlamlarını bilme­ diğinden sözcüklerden yalan yanlış bulduğu karşılıklar kullanıyordu. Başta Nusret Hızır ve biz olarak bütün sınıf kahkahalara boğuluyordu. Zavallı Kessler bunu, Türklere özgü bilim sevgisine vererek büsbütün heyecanlanarak da­ ha da bağırıyordu. ( ... ) Felsefe bölümünün asıl yıldızı Hans Reichenbach'tı. Macit Gökberk ile Nusret Hızır derslerini başarı ile çeviriyorlardı. "95 ..�

Üniversite açıldıktan sonra hem öğretim üyeliği hem de ya­ bancı hocaların tercümanlığını yapan doçentlerin maaşları 35 li­ raya indirilmiştir. Bu durum doçentlerde huzursuzluk yaratmış ve istifalar olmuştur. Doçentlerin bu maaş azlığına ise hiçbir çö­ züm bulunmamıştır. Bu durum bazı gazeteciler tarafından da iş94 E. Hirsch, a.g.e., s.240 95 Niyazi Berkes, Unutulan Yıllar, Yayına Hazırlayan Roşen Sezer, İletişim Yayınları, 1 997, İstanbul, s. l 04- 1 05 1 80

lenmiştir. Gazeteci Aka Gündüz yazdığı bir makalede her ay 1 5-20 liralık kitap masrafı olan bir doçente net olarak 70-80 li­ ra maaş verilmesinin, onları zaruret ve fukaralık içerisinde ya­ şatacağını, kendilerini iyi yetiştiremedikleri gibi, vazifelerini de yerine getiremeyeceklerin i belirtir ve doçentlere net olarak 300 lira maaş verilmesi gerektiğin i belirtir.%

Atatürk'ün Ü niversite Reformuyla İ lgili Konuşmaları Bu reform bize Atatürk'ün çağdaş uygarlığa ulaşmak için üniversitelere ve bilime verdiği önemi çok güzel göstermiştir. Atatürk, 1 Kasım 1 93 rte TBMM açılış konuşmasında: "Arkadaşlar ! Üniversite tesisine verdiğimiz ehemmiyeti be­ yan etmek isterim. Yarım tedbirlerin kısır olduğuna şüphe yoktur. Bütün işlerimizde olduğu gibi maarifte ve kurulan üniversitede de radikal tedbirlerle yürütmek kati kararı­ mızdır." demiştir. 97 " İdare-i maslahatçılıkla [vaziyeti idare edenlerle] inkılap ya­ pılamaz" diyen Atatürk, ü niversite reformuyla çağdaş üniversi­ te kurulmasında radikal adımlar atmıştır. Atatürk, bununla kalmamış ülkenin diğer bölgelerine ü niver­ siteler açılması gerektiğini 1 Kasım 1 937 yılında yaptığı Meclis açış konuşmasında şöyle belirtmiştir: "Büyük davamız, en medeni ve en müreffeh millet olarak varlığımızı yükseltmektir. İşaret ettiğim umdeleri [kuralla­ rı], Türk gençliğinin dimağında ve Türk milletinin şuurun­ da daima canlı bir halde tutmak, üniversitelerimize ve yük­ sek okullarımıza düşen başlıca vazifedir. Bunun için mem­ leketi şimdilik üç büyük kültür bölgesi halinde mütalaa 96 Ali Arslan, a.g.e., s.458 97 A tatürk 'ün Söylev ve Demeçleri, 1-111, Atatürk Araştırma Merkezi, 1 997, Ankara, s.392 181

ederek; Garp Bölgesi için İstanbul Üniversitesi'nde baş­ lanmış olan ıslahat programını daha radikal bir tarzda tat­ bik ederek cumhuriyete cidden modern bir üniversite ka­ zandırmak; Merkez Bölgesi için Ankara Ü niversitesi'ni az zamanda kurmak lazımdır; ve Doğu bölgesi için Van Gölü sahillerinin en güzel bir yerinde, her şubeden ilkokullarıy­ la ve nihayet üniversiteyle modern bir kültür şehri yarat­ mak yolunda, şimdiden fiiliyata [harekete] geçilmelidir. Bu hayırlı teşebbüsün, doğu vilayetlerimiz gençliğine bahşe­ deceği feyiz, Cumhuriyet Hükümeti için ne mutlu bir eser olacaktır" demiştir.98 Atatürk, bu konuşmasından on beş gün sonra 1 5 Kasım 1 937'de Diyarbakır'a gitmiş, Diyarbakır Üniversitesi için belir­ lenen arsayı gezmiştir. Mehmet Önder'in A tatürk 'ün Yurt Ge­ zileri isimli kitabında bu olay şöyle anlatılmaktadır:

" 1 6 Kasım 1 937 günü: Ertesi gün Salı sabahı saat 9'da Ata­ türk, Diyarbakır'ı gezmeye çıkmıştı. Önce vilayette bölge valileri ile toplantı yapılmış, daha sonra, Diyarbakır Ü ni­ versitesi için ayrılan arsa gezilmişti. Buradan Kolorduyu ziyaret etti. "99 1 938 yılında, hastalığı nedeniyle İstanbul'dan Ankara ya gi­ demediği için TBMM açış konuşması nı Atatürk yerine Başba­ kan Celal Bayar, okumuştur: "Yüksek tahsil gençliğini istediğimiz ve muhtaç olduğu­ muz gibi milli şuurlu ve modern kültürlü olarak yetiştir­ mek için İstanbul Üniversitesi'nin tekamülü, Ankara Üni­ versitesi'nin tamamlanması ve Şark Ü niversitesi'nin yapı­ lan etütlerle tespit edilmiş esaslar dairesinde, Yan Gölü ci98 Utkan Kocaıürk, a.g.e., s. 1 26 99 Mehmet Önder, A t