Fen ve Teknoloji 7

  • Author / Uploaded
  • coll.

Table of contents :
giris sayfaları_1.pdf
giris sayfaları_2.pdf
giris sayfaları_3.pdf
giris sayfaları_5.pdf
giris sayfaları_4.pdf
giris sayfaları_6.pdf
giris sayfaları_7.pdf
giris sayfaları_8.pdf
giris sayfaları_9.pdf
giris sayfaları_10.pdf
giris sayfaları_11.pdf
1.pdf
2.pdf
3.pdf
4.pdf
5.pdf
6.pdf
7.pdf
8.pdf
9.pdf
10.pdf
11.pdf
12.pdf
13.pdf
14.pdf
15.pdf
16.pdf
17.pdf
18.pdf
19.pdf
20.pdf
21.pdf
22.pdf
23.pdf
24.pdf
25.pdf
26.pdf
27.pdf
28.pdf
29.pdf
30.pdf
31.pdf
32.pdf
33.pdf
34.pdf
35.pdf
36.pdf
37.pdf
38.pdf
39.pdf
40.pdf
41.pdf
42.pdf
43.pdf
44.pdf
45.pdf
46.pdf
47.pdf
48.pdf
49.pdf
50.pdf
51.pdf
52.pdf
53.pdf
54.pdf
55.pdf
56.pdf
57.pdf
58.pdf
59.pdf
60.pdf
61.pdf
62.pdf
63.pdf
64.pdf
65.pdf
66.pdf
67.pdf
68.pdf
69.pdf
70.pdf
71.pdf
72.pdf
73.pdf
74.pdf
75.pdf
76.pdf
77.pdf
78.pdf
79.pdf
80.pdf
81.pdf
82.pdf
83.pdf
84.pdf
85.pdf
86.pdf
87.pdf
88.pdf
89.pdf
90.pdf
91.pdf
92.pdf
93.pdf
94.pdf
95.pdf
96.pdf
97.pdf
98.pdf
99.pdf
100.pdf
101.pdf
102.pdf
103.pdf
104.pdf
105.pdf
106.pdf
107.pdf
108.pdf
109.pdf
110.pdf
111.pdf
112.pdf
113.pdf
114.pdf
115.pdf
116.pdf
117.pdf
118.pdf
119.pdf
120.pdf

Citation preview

7

Dr. Kemal Akkan BATMAN (Komisyon Başkanı) Diren CİVA GÜNER Fatma Yalçın SANCAK Salih SARPTEN Ömer ÖZKAN

Bu kitap, Milli Eğitim ve Kültür Bakanlığı, Talim Terbiye Dairesi tarafından ortaokullarda (Temel Eğitim İkinci Kademe) ders kitabı olarak geliştirilmesi uygun bulunmuştur.

Resimleyen ve Kapak Tasarım Fen ve Teknoloji Komisyonu Grafik Tasarım Mustafa DOĞAN Dizgi Mustafa DOĞAN Düzeltme Meltem Ergin TEKİN Birinci Baskı Ağustos 2006

Baskı, Cilt Erdu Kitapevi Öncü Basım Yayım Tanıtım Ltd. Şti. Kazam Karabekir Cad. Ali Kabakçı İşhanı No: 85/2 Tel : 0 312 384 31 20 İskitler / ANKARA

Her hakkı saklıdır ve KKTC Milli Eğitim Bakanlığına aittir. Kitabın metin, soru, resim ve şekilleri kısmen de olsa hiçbir surette alınıp yayımlanamaz.

İSTİKLÂL MARŞI

Korkma, sönmez bu şafaklarda yüzen al sancak; Sönmeden yurdumun üstünde tüten en son ocak. O benim milletimin yıldızıdır, parlayacak, O benimdir, o benim milletimindir ancak.

Bastığın yerleri "toprak!" diyerek geçme, tanı: Düşün altındaki binlerce kefensiz yatanı. Sen şehit oğlusun, incitme, yazıktır, atanı: Verme, dünyaları alsan da, bu cennet vatanı.

Çatma, kurban olayım, çehreni ey nazlı hilâl! Kahraman ırkıma bir gül! Ne bu şiddet, bu celâl? Sana olmaz dökülen kanlarımız sonra helâl... Hakkıdır, Hakk'a tapan, milletimin istiklâl!

Kim bu cennet vatanın uğruna olmaz ki fedâ? Şüheda fışkıracak toprağı sıksan, şühedâ! Cânı, cânânı, bütün varımı alsın da Huda, Etmesin tek vatanımdan beni dünyada cüda.

Ben ezelden beridir hür yaşadım, hür yaşarım. Hangi çılgın bana zincir vuracakmış? Şaşarım! Kükremiş sel gibiyim, bendimi çiğner, aşarım. Yırtarım dağları, enginlere sığmam, taşarım.

Ruhumun senden, İlâhi, şudur ancak emeli: Değmesin mabedimin göğsüne nâmahrem eli. Bu ezanlar -ki şahadetleri dinin temeliEbedi yurdumun üstünde benim inlemeli.

Garbın âfâkını sarmışsa çelik zırhlı duvar, Benim iman dolu göğsüm gibi serhaddim var! Ulusun, korkma! Nasıl böyle bir imanı boğar, "Medeniyet!" dediğin tek dişi kalmış canavar?

O zaman vecd ile bin secde eder -varsa- taşım, Her cerihamdan, İlâhi, boşanıp kanlı yaşım, Fışkırır rûh-ı mücerred gibi yerden na'şım; O zaman yükselerek arşa değer belki başım.

Arkadaş! Yurduma alçakları uğratma, sakın. Siper et gövdeni, dursun bu hayâsızca akın. Doğacaktır sana va'dettiği günler Hakk'ın... Kim bilir, belki yarın, belki yarından da yakın.

Dalgalan sen de şafaklar gibi ey şanlı hilâl! Olsun artık dökülen kanlarımın hepsi helâl. Ebediyen sana yok, ırkıma yok izmihlâl: Hakkıdır, hür yaşamış, bayrağımın hürriyet; Hakkıdır, Hakk'a tapan, milletimin istiklal!

Mehmet Âkif ERSOY

Ey Türk gençliği! Birinci vazifen, Türk istiklâlini, Türk cumhuriyetini, ilelebet muhafaza ve müdafaa etmektir. Mevcudiyetinin ve istikbalinin yegâne temeli budur. Bu temel, senin, en kıymetli hazinendir. İstikbalde dahi, seni bu hazineden, mahrum etmek isteyecek, dahili ve harici, bedhahların olacaktır. Bir gün, istiklâl ve cumhuriyeti müdafaa mecburiyetine düşersen, vazifeye atılmak için, içinde bulunacağın vaziyetin imkân ve şeraitini düşünmeyeceksin! Bu imkân ve şerait, çok nâmüsait bir mahiyette tezahür edebilir. İstiklâl ve cumhuriyetine kastedecek düşmanlar, bütün dünyada emsali görülmemiş bir galibiyetin mümessili olabilirler. Cebren ve hile ile aziz vatanın, bütün kaleleri zapt edilmiş, bütün tersanelerine girilmiş, bütün orduları dağıtılmış ve memleketin her köşesi bilfiil işgal edilmiş olabilir. Bütün bu şeraitten daha elim ve daha vahim olmak üzere, memleketin dahilinde, iktidara sahip olanlar gaflet ve dalalet ve hatta hıyanet içinde bulunabilirler. Hatta bu iktidar sahipleri şahsi menfaatlerini, müstevlilerin siyasi emelleriyle tevhit edebilirler. Millet, fakr u zaruret içinde harap ve bitap düşmüş olabilir. Ey Türk istikbalinin evlâdı! İşte, bu ahval ve şerait içinde dahi, vazifen; Türk istiklâl ve cumhuriyetini kurtarmaktır! Muhtaç olduğun kudret, damarlarındaki asil kanda, mevcuttur!

FEN VE TEKNOLOJİ 7. KİTAP Fen ve Teknoloji 7.sınıf kitabı, öğrencilerin Fen bilimleri ve teknolojinin doğası, anahtar fen kavramları, bilimsel düşünme becerileri, fen-teknoloji-toplum-çevre etkileşimi, bilimsel ve teknik psiko-motor becerileri, bilimin özünü oluşturan değerleri ve fene ilişkin tutumları ile ilgili eğitim ihtiyaçlarını karşılamak amacını taşımaktadır. Söz konusu amacı karşılarken öğrencilerin bireysel öğrenme farklılıklarını temel almaktadır. Her öğrencinin kendi öğrenme yöntemini kullanarak, fen ve teknoloji dersi ile ilgili bilişsel, duyuşsal ve psikomotor davranışları kazanması tasarlanmıştır. Fen ve Teknoloji 7. sınıf kitabı ayrıca öğrencilerin akıl yürütme, yaratıcı problem çözme, bilgiyi yeniden yapılandırma, bilimsel düşünme gibi üst düzey düşünme becerilerini geliştirme misyonunu üstlenmiştir. Ülkemizde, Fen ve Teknoloji alanında yazılmış, kitapların ikincisi olan ders kitabında, yerel örneklere olabildiğince yer verilmiş ve öğrenme psikolojisi literatüründe önemli yere sahip olan yakından-uzağa ilkesi hayata geçirilmiştir. Fen ve Teknoloji 7. sınıf kitabı, yukarıdaki amaçları gerçekleştirmek için öğretim esnasında bazı noktalara uyularak işlenmelidir (kullanılmalıdır). Üniteler işlenmeden önce “Giriş Etkinlikleri” çalışılmalıdır. Giriş Etkinlikleri öğrencilerin varolan şemalarını sorgulamalarına ve şemalarını yeniden oluşturmalarına yardımcı olacaktır. Ünitenin önünde sunulan “Kavram Haritaları” veya “Grafikler” incelenmelidir. Kavram Haritaları veya Grafikler ünitede öğrenilecek davranışların genel çerçevesini sunup, öğrencilere daha sonra öğrenecekleri davranışları yerleştirmelerine yardımcı olacaktır. Ünite sonu testler öğrencilerin bireysel öğrenmelerini sınamalarına olanak sağlayacaktır. Her ünite sonunda yer alan “Çoklu Zeka Etkinlikleri” ise her öğrencinin kendi zeka türüne göre öğrenmesini üst düzeye çıkaracaktır. Çoklu Zeka Etkinlikleri ünite ile ilgili konuları kapsayan örneklerdir. Öğrenciler, öğretmenleri ile birlikte söz konusu örneklerden bir tanesini seçip yapabilecekleri gibi kendilerinin yaratacakları etkinlikleri de yapabilirler. Etkinlikler sayesinde çağdaş ölçme değerlendirme etkinliklerine geçiş kolaylıkla gerçekleşebilir. Fen ve Teknoloji 7. sınıf kitabı, çağdaş eğitim sistemleri öğrencilerinin ihtiyaçlarını karşılayacak bilimsel niteliğiyle sunulduğuna güvenimiz tamdır. Her öğrencinin başarısını şimdiden görüyor, seviniyoruz.

Fen ve Teknoloji Komisyonu

Değerli meslektaşlarımız ; 7. sınıf kitabımızda, 6. sınıf kitabımızın içeriğinde çok fazla yer almayan ilkeler, akademik kurallar veya genellemeler ağırlıktadır. Söz konusu durum Fen ve Teknoloji programının 7. sınıf hedef ve hedef davranışlarının gereği olarak algılanmalıdır. İlke, akademik kural veya genelleme bilişsel nitelikli bilgi formlarıdır ve benzer öğretme- öğrenme yöntemleri ile öğrenilirler. İlke, her durumda geçerli olarak kabul edilen kavramlar arasındaki ilişkilerdir. Örnek : Kuvvet duran cisimleri hareket ettirebilir, hareketli cisimleri durdurabilir ya da hareketin yönünü değiştirebilir. Öğretme-öğrenme psikolojisinde, öğrencilerin öğrenme süreci dikkate alındığında, ilke öğrenme, pasif veya aktif bir biçimde gerçekleşebileceği üzerinde vurgular yapılmaktadır. Günümüz eğitim yönelimleri açısından değerlendirildiğinde “öğrenme” olgusunun aktif bir biçimde gerçekleşmesinin, öğrenmede yapılandırmacı süreci, hızı, yaratıcılığı ve kalıcılığı artıracığıdır. Dolayısı ile bizlerin “İlke Öğretimi”nde, aktif öğrenme yöntemlerini tercih etmemiz yerinde bir uygulama olacaktır. Kitapta ilkeler, genellemeler veya akademik kurallar koyu renk olarak belirtilmiştir. İlke, genelleme veya akademik kural öğretiminde geleneksel olarak “Tümdengelim” metodu kullanılmaktadır. TÜMDENGELİM YÖNTEMİNE ÖRNEK Örnek: Adım I: İlke sunulur; İLKE : Kuvvet duran cisimleri hareket ettirebilir, hareketli cisimleri durdurabilir ya da hareketin yönünü değiştirebilir. Adım II: İlkeye örnek verilir; Örnek : Bir bebek arabasını ittiğimizde bir süre yol alır sonra durur. Futbol maçında kaleci topu tuttuğu zaman, topun hareketi durdurulmuş olur.

TÜMEVARIM YÖNTEMİNE ÖRNEK Örnek: Adım I: İŞLEM

ODAKLAMA SORUSU

Adım I: Öğrencilere aşağıdaki gibi örnekler verilip, örneklerdeki verileri ve olguları düzenlemeleri, incelemeleri istenir. Örnekler: Masa tenisi oynarken oyuncular tenis topuna vurur. Otomobil çalışmadığı zaman insanlar bazen otomobili iterek çalıştırır. Darts oynarken oyuncular okları hedef tahtaya atarlar.

Bu aşamada öğrenciler aşağıdaki soru ile odaklanmaya çalışılır:

Adım II: Öğrencilerden örneklerdeki ortak noktaları ya da ilişkileri belirlemeleri istenir.

Bu aşamada öğrenciler aşağıdaki soru ile odaklanmaya çalışılır:

Soru: Ne buldun, gördün, işittin, okudun?

Örnekler veya veriler arasındaki ortak noktalar nelerdir ya da hangi bilgiler birbirleriyle ilişkilidir?

Adım III: Ortak ilişki ve noktalar doğrultusunda geçici bir ilke (genelleme, akademik kural ) oluştur.

Genelde bu ortak noktalar ve ilişkiler hakkında ne söyleyebiliriz? İlke öğrencilere buldurup, yazdırılır. İLKE:.......................................................

Adım IV: Geçici ilkeyi ( genelleme, akademik kural ) diğer bilgilerle test et.

Diğer verilerle karşılaştırdığımızda, bulunan ilke hala doğru mu? Öğretmen kontrolünde ilke hala doğru ise kabul edilir, değilse Adım III'e dönülerek ilke yeniden yazılır.

İlke öğretiminde, “Problem Çözme ya da Araştırma İnceleme” yöntemi aşağıdaki örnekte olduğu gibi uygulanabilir. 1- Öğretmen geliştirilecek ilke ile ilgili problemi açıklar veya tanımlar. Örnek: Duran veya hareket halindeki cisimler ile kuvvet arasında nasıl bir ilişki vardır? Öğretmen sınıfta öğrencilerin meraklarını uyandırmak için öğrencilere yukarıdaki gibi bir problem durumu verir. 2- Problemin geçici çözümünü hipotez olarak belirtme. Örnek: Kuvvet duran cisimleri hareket ettirebilir, hareketli cisimleri durdurabilir ya da hareketin yönünü değiştirebilir. Bu aşamada öğretmen öğrencilerle birlikte, ilkeyi bulup hipotez olarak kabul eder. 3- Bilgi / veri toplama. Bu aşamada öğretmen tarafından öğrenciler, gerek sınıf olarak gerekse küçük gruplar halinde, hipotezde öne sürülen önerme ile ilgili veriler, örnekler toplamaya yönlendirilir. Verilerin veya örneklerin bulunabileceği kaynaklar belirtilir ve öğrencilerin bunları araştırması istenir. Örnek: Tübitak Gençlik Dizisi Yayınları “Kuvvet ve Hareket”, Bilim ve Teknik Dergisi, Bilim Çocuk Dergisi, Focus Dergisi, Meydan Larusse Büyük Lugat ve Ansiklopedi, İnternet Siteleri. 4- Toplanan bilgiler sınıfta analiz edilir. Bu aşamada öğrencilerle birlikte, analiz edilen verilerden yola çıkılarak hipotezin doğruluğu test edilir. Örnek: Gerçekten duran cisimlere kuvvet uygulanınca hareket eder mi? Hareketli cisimlere kuvvet uygulanınca durdurulabilir mi? Hareket eden cisimlere kuvvet uygulanınca hareketin yönü değişir mi? 5- İlke ifadesi yazılır / söylenir. Bir önceki aşamada elde edilen analiz sonucu, ilke olarak ifade edilir. Başta ortaya konan hipotez verilerle destekleniyorsa ilke olarak kabul edilir, desteklenmiyorsa birinci aşamaya gidilerek işlem tekrar edilir. İlke öğretiminde, aktif öğrenme açısından “Tümevarım” ve “Problem Çözme ya da Araştırma İnceleme” yöntemleri önerilmektedir. Aktif öğrenme yöntemleriyle, konu alanının bir boyutu öğrenilmiş olur, ayrıca ilköğretimin hedeflerinden birisi olan öğrencilere “bilimsel akıl yürütme” ve “düşünme becerisi” kazandırma açısından da çok önemli bir eğitsel katkısı sağlanmış olur. Fen ve Teknoloji Komisyonu

İÇİNDEKİLER ÜNİTE 1 : MADDENİN YAPISI VE ÖZELİKLERİ Giriş Etkinlikleri..................................................................................................................................... Maddenin Yapısı ve Özelikleri.............................................................................................................. Son Üç Asırda Atom Fikri..................................................................................................................... 1.1 A - Atomun İçi ve Dışı.................................................................................................................................. 1.1 B - Elektronların Dizilişi.............................................................................................................................. 1.1 C - Atomların Kimliği.................................................................................................................................... 1.1 D - Aynı Elementin Atomlarındaki Farklılık............................................................................................. 1.2 A - Periyodik Tablo....................................................................................................................................... 1.2 B - Elementlerin Birleşmesi........................................................................................................................ 1.2 C - İyon Oluşmu............................................................................................................................................. 1.3 A - Kovalent Yapılı Moleküller.................................................................................................................... 1.3 B - Fiziksel ve Kimyasal Değişim............................................................................................................. 1.3 C - Değişimin Belirtileri................................................................................................................................ TEST 1...................................................................................................................................................... Çoklu Zeka Etkinlikleri..........................................................................................................................

2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16

ÜNİTE 2 : KUVVET VE HAREKET Giriş Etkinlikleri...................................................................................................................................... 20 Kuvvet ve Hareket.................................................................................................................................. 21 2.1 A - Çevremizdeki Kuvvetler........................................................................................................................ 22 2.1 B - Kuvvet Nedir?......................................................................................................................................... 23 2.1 C - Kuvveti Nasıl Ölçeriz?........................................................................................................................... 24 2.2 A - Kuvvetler İş Başında.............................................................................................................................. 25 2.3 A - Basit Makineler....................................................................................................................................... 26 2.3 B - Çevremizdeki Eğik Düzlemler............................................................................................................... 27 2.3 C - Ağır Yükleri Az Kuvvetle Kaldırıyoruz................................................................................................ 28 2.3 D - Döndürme Kuvvetini Kullanalım............................................................................................................ 29 2.4 A - Ya Sürtünme Olmasaydı !....................................................................................................................... 30 2.5 A - Hareket Edelim ...................................................................................................................................... 31 2.5 B - Hız ve Sürat............................................................................................................................................. 32 TEST 2...................................................................................................................................................... 33 Çoklu Zeka Etkinlikleri........................................................................................................................... 34

ÜNİTE 3 : IŞIK VE SES Giriş Etkinlikleri..................................................................................................................................... 38 Işık ve Ses............................................................................................................................................... 39 3.1 A - Işık Nasıl Yayılır?.................................................................................................................................. 40 3.1 B - Renkler...................................................................................................................................................... 41 3.2 A - Çevremizdeki Mercekler..................................................................................................................... 42 3.2 B - Işığı Yönlendirelim................................................................................................................................ 43 3.3 A - Ses Nasıl Yayılır?.................................................................................................................................. 44 3.3 B - Sesin Özelikleri..................................................................................................................................... 45 TEST 3..................................................................................................................................................... 46 Çoklu Zeka Etkinlikleri.......................................................................................................................... 47

ÜNİTE 4 : VÜCUDUMUZDAKİ SİSTEMLER Giriş Etkinlikleri.................................................................................................................................... 50 Vücudumuzdaki Sistemler.................................................................................................................. 51 4.1 A - Sindirim Sistemi................................................................................................................................... 52 4.1 B - Mekanik ve Kimyasal Sindirim........................................................................................................... 53 4.2 A - Dolaşım Sistemi.................................................................................................................................... 54 4.2 B - Kan Damarları ve Dolaşım................................................................................................................... 55 4.2 C - Kan ve Kan Grupları.............................................................................................................................. 56 4.2 D - Lenf Dolaşımı ve Doğal Engeller....................................................................................................... 57 4.2 E - Bağışıklık ve Mikroplar........................................................................................................................ 58 4.3 A - Solunum Sistemi.................................................................................................................................. 59 4.4 A - İskelet, Eklem, Kas............................................................................................................................. 60 4.5 A - Boşaltım Sistemi.................................................................................................................................. 61 4.6 A - Sinir Sistemi......................................................................................................................................... 62 4.6 B - Beyin........................................................................................................................................................ 63 4.7 A - İç Salgı Bezleri.................................................................................................................................... 64 TEST 4.................................................................................................................................................... 65 Çoklu Zeka Etkinlikleri........................................................................................................................ 66

ÜNİTE 5 : DUYU ORGANLARIMIZ VE DUYULARIMIZ Giriş Etkinlikleri.................................................................................................................................... 70 Duyu Organlarımız Ve Duyularımız.................................................................................................... 71 5.1 A - Gözler..................................................................................................................................................... 72 5.1 B - Enerji Dönüşüm Yapan Gözler............................................................................................................. 73 5.1 C - Görüntü Oluşumu ve Görme Olayı...................................................................................................... 74 5.1 D - Farklı Uzaklıklardaki Cisimlerin Retinada Odaklanması............................................................... 75 5.2 A - Göze Gelen Işık Miktarının Ayarlanması........................................................................................... 76 5.2 B - Retinada Tam Odaklanmış Görüntüler Elde Edilemezse!.............................................................. 77 5.3 A - İşitme ve Denge Organı; Kulak........................................................................................................... 78 5.3 B - İşitme...................................................................................................................................................... 79 5.4 A - Deri.......................................................................................................................................................... 80 5.5 A - Dil ve Tat Alma....................................................................................................................................... 81 5.6 A - Burun ve Koku Alma............................................................................................................................... 82 TEST 6.................................................................................................................................................... 83 Çoklu Zeka Etkinlikleri......................................................................................................................... 84

ÜNİTE 6 : MADDE VE ISI

6.1 A6.1 B6.2 A6.2 B6.2 C-

Giriş Etkinlikleri................................................................................................................................... Madde ve Isı......................................................................................................................................... Isı mı? Sıcaklık mı?............................................................................................................................. Isı Alış-Verişi ve Hal Değişimi......................................................................................................... Genleşme............................................................................................................................................... Metal Çiftleri....................................................................................................................................... Sıvı ve Gazlarda Genleşme................................................................................................................ TEST 6.................................................................................................................................................. Çoklu Zeka Etkinlikleri.......................................................................................................................

88 89 90 91 92 93 94 95 96

ÜNİTE 7 : HİDROJEN, METALLER, ASİTLER VE ALKALİLER Giriş Etkinlikleri.................................................................................................................................. 100 Hidrojen, Metaller, Asitler ve Alkaliler........................................................................................ 101 7.1 A- Hidrojeni Tanıyalım.............................................................................................................................102 7.1 B- Faydalı Bir Yakıt..................................................................................................................................103 7.1 C- Geleceğin Yakıtı...................................................................................................................................104 7.2 A- Metallerin Aktifliği..............................................................................................................................105 7.2 B- Paslanma.................................................................................................................................................106 7.2 C- Alaşımım, Daha İyiyim !......................................................................................................................107 7.3 A- Asitler....................................................................................................................................................108 7.3 B- Bazlar - Alkaliler..................................................................................................................................109 7.3 C- Renk Seçimi ve pH............................................................................................................................... 110 7.4 A- Asitler ve Bazlar Bir Arada Durmaz............................................................................................... 111 7.4 B- Tuzlar..................................................................................................................................................... 112 TEST 7................................................................................................................................................... 113 Çoklu Zeka Etkinlikleri....................................................................................................................... 114

KAYNAKÇA............................................................................................................................................. 117

SEMBOLLER

Çalışma yaprağı ile ilgili öğrenilen davranışları test eden soruları sembolize eder.

Çalışma yaprağı ile ilgili duyuşsal davranış değişikliği oluşturmayı amaçlayan bilgileri sembolize eder.

Çalışma yaprağı ile ilgili önemli bilgileri sembolize eder.

ÜNİTE 1

içe

ilir

rir

b ola

olabi ab

lir

ili

i ç e r e b i l i r

arasında oluşur

r

ir r bil mla ola ato ns ı ci ayn

iç er ir

arasında oluşur

at om la r

düze n için de sı ralan ır

ol

ilir

fa rk lı

rir içe

ci ns

gösterilir

olab

içerir iyon oluşturur içerir

2. grup içerir 7. grup

8. grup Soy Gazlar

ur luş le o işiy ver alış

1. grup

gösterilir

MADDENİN YAPISI VE ÖZELLİKLERİ

1

Giriş Etkinlikleri Atomun boyutu Orta büyüklükte bir köpek

Yandaki resimler dizisini inceledikten sonra atomun büyüklüğü hakkındaki düşüncelerinizi öğretmeninizle ve arkadaşlarınızla tartışınız. Tartışmanın sonuçlarını defterinize not ediniz. Ünite sonunda sonuçları kısa bir tartışma ile gözden geçiriniz.

Tırnak Sabun molekülü (50 atomdan çok)

Bütün atomların çapı 1 nanometreden küçüktür.

Virüs

Bakteri

Toplu iğne başı

Kılcal damarlar Kırmızı kan hücresi (Alvuyar)

A B

Mum yanarken A ve B noktalarında değişimler meydana geliyor.Söz konusu değişimler sizce ne tür değişimlerdir. Arkadaşlarınızla tartışınız ve düşüncelerinizi not alınız. Ünite sonunda notlarınızı tekrar gözden geçiriniz.

Bir demir çiviyi demirin özeliğini gösteren en küçük parçalara bölseydiniz ne elde ederdiniz? Su gibi diğer maddeleri de özeliklerini gösteren en küçük parçalara bölmeniz mümkün olsaydı aynı sonucu elde eder miydiniz? Arkadaşlarınızla tartışınız, not alınız ve notlarınızı ünite sonunda yeniden gözden geçiriniz.

2

Maddenin Yapısı ve Özellikleri

MADDENİN YAPISI VE ÖZELİKLERİ Atomlar çok çok küçük olduklarından kimse onları çok güçlü bir mikroskopla bile göremez. Elektron mikrografikleri milyonlarca atomun birleşerek meydana getirdiği büyük molekülleri gösterir. Elektron mikrografikleri Büyük Çin Setti'nin uzaydan çekilmiş fotoğrafına benzetilebilir. Fotoğrafta Çin Setti duvarını görebilirsiniz; fakat duvarı meydana getiren taşları göremezsiniz.

Grafitin elektron mikrografiğinden düzgün örgülü yapıya sahip karbon atomlarının varlığı anlaşılır.

Büyük Çin Setti

Yaklaşık 2400 yıl önce eski Yunanlı filozof Democritus bir madde sonsuza dek küçük parçalara bölünürse en sonunda o maddenin en küçük parçacığının elde edilebileceğini ileri sürdü. Atom adı Yunanca bölünemeyen anlamına gelen ”atomos”tan gelir. Democritus'un görüşü metaller gibi basit maddelerin yapılarının açıklanmasında günümüzdeki modern atom teorisi ile uyuşur.

Diğer eski Yunanlı filozoflardan Plato ve Aristo o dönemde Demecritus'un fikrini kabul etmemişlerdi. Gerçekten de eski yunanlı bilim insanlarının o dönemde atom hakkında herhangi bir deney yapmadan fikir ileri sürmeleri günümüz bilim insanlarına çok etkileyici gelmektedir. Daha sonraları ise bilim, atom konusunda 2000 yıl gibi uzun bir süre bilim insanlarının gündemi dışında kaldı ta ki İngiliz bilim insanı John Dalton (1766-1844) ileri sürdüğü atom teorisini açıklayıncaya kadar. Ünitede geçmişten günümüze kadar ortaya çıkan atom teorilerini ve atomun yapısı hakkındaki bilgileri öğrenerek atomların elektron alarak, vererek veya ortaklayarak meydanagetirdiği yapılar hakkında bilgi sahibi olacağız.

3

Demir çivi demir atomlarından oluşur.

Demecritus

1

SON ÜÇ ASIRDA ATOM FİKRİ Çekirdeğin etrafındaki elektronlar

Dalton, eski Yunanlı filozof Democritus'un fikrinden yola çıkarak yaptığı deneyler sonucunda atomu içi boş bir küreye benzetmişti. Günümüzde kimya derslerinde kullandığımız katlı Çekirdeği proton ve nötronlar oluşturur. oranlar kanununu ve sabit oranlar kanununu kullanarak 1807'de Atom Teorisini ileri sürdü. 400 BC Demecritus tüm maddelerin Teori, elementler ve bileşikler hakkında John Dalton atomlardan yapıldığını ileri sürdü. aşağıdaki bilgileri içermekteydi. atom modeli Tüm maddeler atomlardan oluşur. ! Aynı cins elementlerin atomları 1807 John Dalton atom teorisi aynı cins ! elementlerin atomları aynıdır. Farklı birbiriyle tamamen aynıdır. cins elementler birleşince bileşikleri oluşturur. ! Farklı cins elementlerin , atomları da 1897 J.J. Thomson elektronu buldu. farklıdır. ! Kimyasal tepkimelerde atomlar bir 1909 Ernest Rutherford protonu keşfetti. bütün olarak davranır. Atomlar J.J. Thomson parçalanamaz ve yeniden oluşturulamaz. atom modeli Ernest Rutherford çekirdeği keşfetti. 1911 ! Atomlar belirli oranlarda birleşerek bileşikleri oluştururlar. Bohr elektronların çekirdeğin Dalton'dan sonra J.J.Thomson atomla ilgili 1913 Niels etrafında belirli enerji seviyelerinde hareket ettiğini ileri sürdü. teorisinde (1897) elektronu keşfetti ve atomun pozitif bir küreden oluştuğunu ve elektronların 1932 James Chadwick nötronların varlığını ispatladı. bu küre içerisinde gelişigüzel dağıldığını ileri sürdü. Teorisini açıklarken de atomu üzümlü bir Bohr atom keke, elektronları ise bu kek içerisinde modeli gelişigüzel dağılmış üzümlere benzetti. Oxford üniversitesinde J.J. Thomson'ın asistanı olan Ernest Rutherford, Thomson'ın teorisini desteklemek için yaptığı deneyde atomun bir çekirdeğinin olduğunu keşfetti. Çekirdeğin ve atomun çapını kıyaslamak için de ünlü benzetmesini yaptı. Bir bezelye tanesi bir atomun çekirdeği olarak kabul edilirse ve bir stadyum ortasına yerleştirilirse, tribünlerde dolaşan sinekler de atomun hacmini belirleyen elektronlar olarak kabul edilebilir. Rutherford modeli merkezinde çekirdek bulunan elektronların gezegenler gibi dolandığı bir daire gibi de düşünülebilir. Günümüzde kullanılan 1913 yılında Danimarkalı fizikci Niels Bohr atom modelinde elektronların atom modeli çekirdeğin etrafında belirli enerji seviyelerinde haraket ettiğini ileri sürdü. Bohr Modeli, aynı yörüngede birden çok gezegen bulunan güneş sistemine benzetilebilir.1932yılında ise James Chadwick nötronların varlığını ispatladı. Günümüzde kabul edilen Modern Atom Teorisi ise atomu elektron bulutuna benzetmektedir. Bu durum lambanın etrafında gelişigüzel dönen sineklerin oluşturduğu bir küreye benzetilebilir. Eski atom modelleri günümüzde geçerli olan birçok ilkeyi içerdiğinden halen kullanılır. Örneğin kitabımızda atom modeli, Bohr Atom Modeline göre çizilmiştir ve ünitede göreceğimiz iyon oluşumunu da kolayca açıklayan modeldir.

4

Maddenin Yapısı ve Özellikleri

1.1 A - Atomun İçi ve Dışı Bir elementin diğerine göre farklı özelikler göstermesinin nedeni nedir? Yüzyıllardır biliminsanları atomun en küçük parçacık olduğunu düşünüyordu. Daha sonraları ise atomun temel tanecikleri olan proton, nötron ve elektronlar keşfedildi. Her elementin kendine özgü proton, nötron ve elektron sayıları vardır. Böylece her element bir diğerine göre farklı özelikler gösterir.

Helyum atomu Sodyum atomu Potasyum atomu

Proton Sayısı 2 11 19

Nötron Sayısı 2 12 20

Elektron Sayısı 2 11 19 proton ve nötronlar çekirdekte bulunur.

M L K çekirdek

elektronlar belirli enerji seviyelerinde bulunur.

elektron bulutu

Atom

Elektronun kütlesi çekirdekte bulunan proton ve nötronların kütlesine oranla yok denecek kadar azdır. Bir atomun kütlesini hemen hemen çekirdek oluşturur. Çekirdekteki parçacıklar arasında başka yerde göremediğimiz özel çekim kuvvetleri vardır. Çekirdek ve elektronların bulunduğu enerji seviyeleri(katmanlar) arasında çok büyük bir boşluk vardır. Aşağıdaki tablo, atomu meydana getiren parçacıkların yük ve kütlesini gösterir.

Tanecik Proton Nötron Elektron

Yük +1 0 -1

Kütle (Atom kütle birimi) 1 1 0(1/1840)

Proton ve nötronların kütlesi hemen hemen aynıdır. Elektronlar o kadar hafiftir ki kütlesini sıfır kabul edebiliriz. Yaklaşık 1840 tane elektronun kütlesi bir nötron veya protonun kütlesine denk gelir. 1-Atomun temel tanecikleri hangileridir? 2-Atomun çekirdeğinde hangi parçacıklar bulunur? 3-Elektronlar atomun neresinde bulunur? Araştır: Proton, nötron ve elektronların gerçek kütlesini araştırınız.

Bir önyargıyı kırmak atomu parçalamaktan güçtür.

5

Biliyor muydunuz? Atomlar yalnızca proton nötron ve elektronlardan meydana gelmez. Bilim insanları bu parçacıkları oluşturan en az 37 parçacığın varlığından söz ediyor. Bunlardan bazıları lepton-lar, kuarklar, fotonlar, bozonlar, gravitonlardır.

1

1.1 B - Elektronların Dizilişi Protonların ve nötronların atomun merkezi olan çekirdekte, elektronların ise çekirdek etrafında belli enerji seviyelerinde (katmanlarda) dönerek hareket ettiklerini biliyoruz. Atom çekirdeğine en yakın olan elektronların enerjisi en düşük, çekirdekten en uzak olan elektronların enerjileri ise en yüksektir. Elektronlar, çekirdeğe en yakın katmandan başlayarak , en uzak katmana doğru yerleşir. Başka bir ifade ile elektronlar en düşük enerji seviyesinden en yüksek N enerji seviyesine doğru yerleşir. Birinci enerji seviyesi K katmanı M İkinci enerji seviyesi L katmanı . L Üçüncü enerji seviyesi ise M katmanı K olarak adlandırılır. + + + + ++

1. enerji seviyesinde en fazla 2 elektron, 2. enerji seviyesinde en fazla 8 elektron, 3. enerji seviyesinde en fazla 18 elektron bulunabilir. Atomlardaki elektronların yerleşiminin gösterilmesine elektron dizilişi denir. Örneğin potasyum atomunun 19 elektronu olduğuna göre, elektron dizilişi

elektronların atomda dizilişi

2,8,8,1 'dir

2,8,9 yanlıştır

Oktet kuralına göre birinci katman hariç atomların en dış enerji seviyelerinde en fazla sekiz elektron bulunur. Bu nedenle ilk yirmi atomun elektron dizilişi birinci enerji seviyesinde 2, ikinci enerji seviyesinde 8, üçüncü enerji seviysinde 8 elektron olacak biçimdedir. Aşağıdaki tablo ilk 20 elementin elektron dizilişi ile birlikte bu atomlardaki yerleşimini göstermektedir. Oktet kuralına göre 19 ve 20 atom numaralı elementlerin elektronları üçüncü enerji seviyesine 8 elektron yerleşince geriye kalan elektronlar 4. katmana yerleşirler.

Hidrojen 1

H

Helyum 2

İlk 20 elementin elektronlarının atomda dizilişi

1 Lityum 3

2,1 Sodyum 11

2,8,1 Potasyum 19

2 Li Berilyum 4

Be Bor 5

2,2

B Karbon 6

2,3

Na Magnezyum Mg Alüminyum 12 13

2,8,2 K Kalsiyum 20

2,8,3 Ca

C Azot 7

N Oksijen 8

2,4 Al Silisyum 14

2,8,4

2,5 Si Fosfor 15

2,8,5

O Flor 9

2,6 P Kükürt 16

2,8,6

F Neon 10

2,8,8,2

Ne

2,7

Biliyor muydunuz?

2,8

S Klor 17

Cl Argon 18

2,8,7

2,8,8

element sembol adı atom numarası atom modeli

2,8,8,1

He

elektronların dizilişi

6

Ar

Modern atom teorisine göre bir elektronun yeri ve hızı aynı anda belirlenemez. Elektronların bulunma ihtimalinin fazla olduğu bölgeye orbital denir.

Maddenin Yapısı ve Özellikleri

1.1 C - Atomların Kimliği Atom numarası ve kütle numarası Sodyum atomuna bakınca 11 protonu olduğunu göreceksiniz. Sadece sodyum atomlarının 11 protonu vardır. Diğer atomların tümünün de kendine özgü proton sayısı vardır. Bir atomun kimliğini belirten en temel öğesi protondur. Atomların kimliklerini proton sayılarına bakarak tespit edebiliriz. Bir atomdaki proton sayısına atom numarası denir.Böylece sodyumun atom numarası 11'dir deriz. Atom numarası = proton sayısı ı t r a Nötr atomların proton sayıları elektron sayılarına eşit lik k Kim m u y d So olduklarından dolayı yük bakımından nötrdür. Adı 1 1 Proton sayısı = Elektron sayısı sayısı Proton 1 1 ı Kütle numarası: Atomdaki elektronların kütlesi yok denecek umaras Atom n Na ) ik kadar küçüktür. Atomun kütlesini, çekirdeğinde bulunan lü (şimdil Sembo Dünya protonlar ve nötronlar belirler.Bir atomdaki Adres proton ve nötronların toplam kütlesine Kütle numarası veya Nükleon sayısı denir. Kütle numarası =Atomdaki proton sayısı + atomdaki nötron sayısı Bir sodyum atomunun 11 protonu ve 12 nötronu vardır, kütle numarası 23'tür. Atom numarası yalnızca proton sayısı olduğuna göre; Kütle numarası - Atom numarası = Nötron sayısı Sodyum atomunun yükü: Sodyum atomunun nötron sayısı = (23-11) =12 dir. Atom ve kütle numaralarının kısaltılması protonların herbirinin yükü +1

A Z

Kütle numarası Atom numarası Sodyum atomu için Sembolü =Na Proton sayısı =11 Kütle Numarası =23 Bu bilgiler kısaca :

23 11

X

olduğundan dolayı toplam yük +11'dir

Elementin sembolü

Her elektronun yükü -1 olduğundan dolayı toplam yük -11'dir Yükleri toplayınca: +11 -11 Net yük : 0 Atomun toplam yükü sıfırdır.

Na

olarak sembolize edilir. 1-Lityum'un atom numarası 3 , kütle numarası ise 7'dir. a) Lityum atomunda kaç proton , nötrön ve elektron vardır? b) Lityum atomunun sembolik gösterimini yazınız? 2-Aşağıdaki atomların isimlerini yazınız ve her atomun kaç Proton, nötron ve elektrona sahip olduğunu belirtiniz. 12

16

27

56

65

238

6 C 8 O 13Al 26Fe 30Zn 92U 3-Proton sayıları verilen atomların 9. sayfadaki periyodik tabloya bakarak isimlerini yazınız. X=2 , Y=16 , Z= 20

7

1

1.1 D - Aynı Elementin Atomlarındaki Farklılık Bir elementin tüm atomları her zaman aynı olmayabilir. Aynı olmamaları çekirdekte bulunan nötron sayılarının farklı olmasındandır. Proton sayıları aynı nötron sayıları farklı,bunun sonucunda kütle numaraları farklı olan atomlara izotop atomlar denir. Soluk aldığımız havadaki tüm oksijen atomlarının çekirdeğinde 8 proton vardır. Atomlar nötr olduklarından 8 tane de elektronları vardır. Soluduğumuz oksijenin büyük bir bölümünde 8 nötron vardır. Oksijenin böylece kütle numarası (8+8 =16) 16 olarak bulunur. Soluduğumuz oksijenin az bir miktarı ise 9 nötrona sahiptir. Bu oksijen atomlarının kütle numarası ise (8+9=17) 17'dir. 16

17

O ve 8O oksijenin izotoplarıdır deriz. Oksijenin üçüncü izotopu ise çok az miktarda bulunan 188O'dir. Bu izotoplara, oksijen-16, oksijen-17 ve oksijen-18 de denilebilir. Yanda Mısır'da bulunan bir mumyanın fotoğrafı görülmektedir. Mumyanın 3100 yaşında olduğu, vücudunda bulunan Karbon-14 izotopu sayesinde kütle numarası 14 olan karbon (14C) atomlarının miktarı ölçülerek Mısır'da bulunan mumyanın yaşı 3100 olarak tesbit edildi. saptanmıştır. Hemen hemen bütün elementlerin izotopu vardır. Oksijen, karbon gibi çoğu elementin izotopları doğada bulunur. Bazı izotoplar ise özel olarak laboratuvarlarda oluşturulur. İzotopların çoğunluğu ışınlar yayarak başka izotoplara dönüşür. Söz konusu ışınlar canlılar için zararlıdır. Ancak ışınların etkinliği azaltılarak tıp alanında kullanılır. Örneğin; kripton-81 izotopu akciğerleri kontrol etmede kullanılır. Bu amaçla kripton-81 izotopunun bir bölümü akciğerlere solunarak alınır. Akciğerlerin iyi çalışmayan bölgelerine bu izotop ulaşmaz. O bölgeler ekranda siyah olarak görülür. Kobalt-60 izotopuysa kanser tedavisinde kullanılır. 8

izotop 35 17 Cl 37 17 Cl 25 12 Mg 26 12 Mg

Element adı

Atom no

Kobalt-60 izotopu kanser tedavisinde kullanılır.

Kütle no

P

e

N

Biliyor muydunuz? Biliyor muydunuz? Bütün bitki , insan ve diğer hayvanlar küçük bir miktar karbon-14 izotopu içerirler. Bir canlıda bu miktar hep aynıdır, çünkü sürekli olarak kullanılır ve yerine hep yenisi konur ( besin ve karbon dioksit olarak ). Ancak canlı öldüğünde karbon-14 miktarı azalmaya başlar, çünkü karbon-14 izotopu radyoaktif bir izotop olduğundan yarılanma süresi vardır (5715 yıl). Antropolojik kazılar sonunda bazı hayvan kemikleri bulunduğunda yaşı hesaplanabilir. Klor elementi doğada %75 1735Cl ve %25 1737Cl olarak bulunur. Bu yüzden klorun ortalama atom kütlesi 35.5 olarak hesaplanır.

8

Maddenin Yapısı ve Özellikleri

1.2 A - Periyodik Tablo 1869 yılında Rus bilim insanı Dimitri Mendeleev o dönemde bilinen 63 elementi sınıflandırmıştır. Mendeleev bazı elementlerin neden aynı davrandığına dair bir sıra bulmaya çalışmıştı. Elementleri atom kütlesine göre listelemişti. Benzer özeliklere sahip olan elementlerin periyodik özelikler gösterdiğini bulmuş, elementler listesinde düzgün bir sıra oluşturmuştu. Mendeleev elementleri düzenli bir şekilde listelemek için bir tablo hazırladı ve tablosuna Periyodik Tablo adını verdi. Tablosunda o dönemde keşfedilmemiş elementler için boşluklar bıraktı, isimlerini eka-aleminyum, eka-boron ve eka-silikon olarak koydu ve bu elementlerin bazı özeliklerini önceden tahmin etti. Kısa bir süre sonra galyum, skandiyum ve germanyumun keşfedilmesi ve tahmin ettiği özelliklerin doğrulanması Mendeleev'in Periyodik Tablo'sunun bilim dünyası tarafından 19. yüzyılın sonlarına doğru kabul görmesini sağladı. Günümüzde kullandığımız modern Periyodik Tablo, Mendeleev'in Periyodik Tablo’sundan oldukça farklıdır. Modern Periyodik Tablo'da elementler atom numaralarına göre sıralanmıştır. Tabloda görülen yatay sıralara periyod, atomların elektron dizinimine göre düzenlenmiş dikey sütünlara grup denir. 8 1 3

Li lityum

1

2 4

H

Be

sodyum

19

alkali metaller

K

potasyum

Rb

37

kalsiyum

Sr

38

rubidyum stronsiyum

Cs

55

sezyum

13

alüminyum

magnezyum

20

Ba

56

baryum

bor

Al

12

Ca

B

5

Modern Periyodik Tablo

berilyum

Na Mg

11

3

hidrojen

Sc

21

Ti

22

skandiyum titanyum

39

Y

İtriyum

La

57

lantan

40

Z

23

V

vanadyum

72

hafniyum

toprak alkali metaller

24

krom

Nb Mo

41

zirkonyum niyobyum

Hf

Cr

Ta

73

tantal

42

Mn

25

manganez

Tc

43

Fe

26

demir

Ru

44

molibden teknetyum rutenyum

W

74

Tungsten

Re

75

renyum

Os

76

osniyum

Co

27

kobalt

Rh

45

rodyum

77

Ir

iridyum

Ni

28

nikel

Pd

46

paladyum

Pt

78

platin

geçiş metalleri

Cu

29

bakır

Ag

47

gümüş

Au

79

altın

Zn

30

çinko

Cd

48

kadmiyum

Hg

80

civa

4 6

C karbon

Si

14

silisyum

Ga Ge

31

galyum

In

49

indiyum

Tl

81

talyum

32

germanyum

Sn

50

kalay

Pb

82

kurşun

5 7

N azot

15

P

fosfor

As

33

arsenik

Sb

51

antimon

Bi

83

bizmut

6 8

7

O oksijen

16

S

kükürt

Se

34

selenyum

Te

52

tellür

Po

84

polonyum

F

9

flor

Cl

17

klor

Br

35

brom

53

I iyot

At

85

astatin

2

He helyum

Ne

10

neon

Ar

18

argon

Kr

36

kripton

soygazlar

Xe

54

ksenon

Rn

86

radon

halojenler

Etkinlik Periyodik tablodaki elementlerin grup numaraları ve en dış katmanlarındaki elektron sayıları arasındaki ilişkiyi tabloya bakarak açıklayınız. Elementlerin katman sayısı ve periyod numarası arasındaki ilişkiyi tabloya bakarak açıklayınız. 1- a)Atom numarası 11 olan elementin periyodik tablodaki grubu ve periyodunu bulunuz. b)Atom numarası 17 olan elementin grubu ve periyodunu Biliyor muydunuz? bulunuz 2- Periyodik tabloda 2. grup 3. periyoddaki elementin Metalik elementler yeni kesildiğinde elektron ve proton sayısını bulunuz. parlak yüzeyli katılardır.Isı ve elektriği Araştır 1-Termometrede kullanılan ve oda sıcaklığında sıvı olan metalik element nedir? 2-Pilin içeriğinde kullanılan grafit hangi elementtir? 3-Manyetik olan üç elementin adını yazınız.

9

iletirler. Ametallerin çoğu oda sıcaklığında gazdır. Sadece brom elementi sıvı, geri kalanı ise katıdır. Ametaller ısı ve elektriği iletmezler. Mendeleev'in periyodik tablosunun bir benzerini de alman bilim adamı L.Mayer aynı dönemde yapmıştı.

1

1.2 B - Elementlerin Birleşmesi İki veya daha fazla farklı elementin birleşmesinden bileşiklerin meydana geldiğini biliyoruz.Bileşiğin formülü, kendisini meydana getiren elementlerin sembolleri kullanılarak yazılır. Elementlerin birleşme oranları ise sembollerin sağ alt köşesine yazılan sayılarla gösterilir. Su molekülü bir oksijen atomunun iki hidrojen atomuyla birleşmesinden oluşur. Suyun kimyasal formülü H2O 'dur. Sofra tuzu eşit miktarda sodyum atomu klor atomu içerir , kimyasal formülü NaCl'dir.

Yağın içinde korunan sodyum metali.

Gaz kavanozunda bulunan klor gazı.

Sodyum metali ısıtılıp klor dolu gaz kavanozuna konunca parlak bir alevle yanar.

Sonuç olarak gaz kavanozunun çeperlerinden sıyırarak topladığımız beyaz katı sofra tuzudur.

Sodyum + Klor Sodyum Klorür Denklemdeki + işareti tepkimeye girme, işareti ise oluşma anlamındadır. Sodyum ve klor gibi birçok element tepkimeye girerek bileşik oluşturur. Yukarıdaki, kimyasal denklemi düzgün bir cümle ile defterinize yazınız. Bileşikler nasıl oluşur? Atomların birleşmesinde veya kimyasal bağ oluşturmasında etkin olan parçacıklar atomun en dış katmanındaki elektronlardır. VIII. Grup elementleri tepkimeye girmedikleri için bileşik oluşturmazlar. Bu nedenle asal gazlar olarak adlandırılırlar. Soy gaz tepkime vermeyen gaz anlamını taşır. Helyum hariç en dış katmanlarında sekiz elektronları vardır. En dış elektron katmanı tamamen dolu olan atomlar kararlıdırlar ve kimyasal tepkime vermezler. Helyum atomu : Dış katmanı tamamen dolu ve kararlı

K

Neon atomu: Dış Katmanı tamamen dolu ve kararlı

1-Asal gazlar niçin tepkime vermezler? 2-Kalsiyum + Flor Kalsiyum florür denklemini bir cümle ile ifade ediniz. 3- 'Demir, oksijenle tepkimeye girince demir oksit oluşur' cümlesini bir denklemle ile ifade ediniz.

10

L K

Argon atomu : Dış katmanı tamamen dolu ve kararlı

M L K

Biliyor muydunuz? Kripton, Ksenon ve Argonun özel şartlar altında florlu bileşikleri elde edilmiştir.

Maddenin Yapısı ve Özellikleri

1.2 C - İyon Oluşumu Diğer atomlar kendisine en yakın soy gazın elektron dizilimine benzeyip kararlı bir yapıya sahip olmak için ya elektron alıp verirler ya da elektronlarını ortaklarlar. İyon oluşumu: Bazı elementlerin atomları başka elementlerin atomlarıyla tepkimeye girerek, tamamen dolu bir elektron katmanına sahip olmak için, ya elektron alırlar ya da elektron verirler. Elektron verme:Sodyum metalinin en dış katmanında bir elektron vardır. Sodyum elektronunu başka bir atoma vererek en dıştaki M-katmanını tamamen boşaltır. Böylece bir iç katmanı olan Lkatmanı tamamen dolu olmuş olur. Sonuç olarak +1 yüklü sodyum iyonu oluşur. Bu durumda sodyum iyonunun 11 protonuna karşılık 10 elektronu kalmış olduğundan net yükü +1 olur. Sodyum atomu M L K

Sodyum iyonu Bir elektron kaybeder

Sodyum iyonunun yükü 11protonun yükü : +11 10 elektronun yükü : -10 Net yük : +1 Pozitif yüklü iyonlara katyon denir. Katyon elektron veren iyondur.

L K

Na

Na+

M- Katmanı boşalır

L- Katmanı en dış katman olur

Elektron alma: Klor atomunun en dış katmanında 7 elektron vardır, sodyum gibi başka bir atomdan elektron alarak M- katmanını tamamen doldurur ve kararlı bir yapıya ulaşarak -1 yüklü klorür Klor atomu Klorür iyonu iyonunu oluşturur. M L K

yakala

M L K Cl

Bir elektron alır

teşekkürler

metal atomlar elektronlarını a metal atomlarına verirler

-

Cl

M- katmanı 1 elektron eksik olduğundan kararsızdır

M- katmanı doludur ve kararlıdır

Klorür iyonunun yükü: 17 protonun yükü : +17 18 elektronun yükü: -18 Net yük: -1 Negatif yüklü iyonlara anyon denir. Anyon. elektron kazanan iyondur

III. periyot elementleri ve oluşturacağı iyonlar Na 2,8,1 Na+ 2,8

Mg 2,8,2 Mg+2 2,8

Al 2,8,3 Al+3 2,8

Si 2,8,4 *

P 2,8,5 P-3 2,8,8

S 2,8,6 S-2 2,8,8

Cl 2,8,7 Cl-1 2,8,8

Ar 2,8,8 Ar 2,8,8

*silikon genelde iyon oluşturmaz. İyonlar tüm canlılar için çok önemlidir. Her gün suyla birlikte iyonlar içiyoruz. Tüm bitkiler kendileri için gerekli iyonları suda çözünmüş maddelerden alır ve besin oluşturmak için kullanır. Biliyor muydunuz? 1-Magnezyum iyonunun yükünün neden +2 olduğunu açıklayınız? 2-Alüminyum atomunun modelini çizerek iyon oluşumunu -2 Karbonat(CO3 ), Hidroksit (OH ), gösteriniz. -2 Nitrat (NO3 ), Sülfat (SO4 ) gibi 3-Yukarıdaki tablonun benzerini II. Periyot elementleri için birden fazla elementin düzenleyiniz. birleşmesinden oluşan çok atomlu 4- İyonlar kaç çeşittir? İsimlerini yazınız ve anlamlarını iyonlar vardır. açıklayınız.

11

1

1.3 A - Kovalent Yapılı Moleküller A-metallerin atomları elektron alıp en dış elektron katmanını tamamlayarak soy gaz elektron dizilimine benzemek ister. Aynı veya farklı elementlerden oluşan iki a-metal atomu tepkimeye girince ikisi de elektron almak istediğinden en dış katmanlarındaki elektronlarını paylaşırlar (ortaklarlar). Böylece atomlar ortaklanan elektronları kendilerinin gibi kabul ederek en dış katmanlarındaki elektronlarını tamamlamış olurlar. Hidrojen molekülü: Hidrojen atomunun bir elektronu vardır. Kendisine en yakın soy gaz olan helyumun yapısına benzemek için bir elektron daha alabilir. İki hidrojen atomu birbirine yeterince yakınlaşınca elektron katmanları birbirinin içine girer ve elektronlarını ortaklarlar. kovalent bağ K

K

K

H

K

H

H

iki hidrojen atomu

H

hidrojen molekülü

Bir elementin oluşturduğu kovalent bağ sayısı en dış elektron katmanını tamamlamak için alması gereken veya ortakladığı elektron sayısına eşittir.Ör: Cl=2,8,7 Bir elektron alması gerektiğinden oluşturacağı bir molekülde tek bağ yapar.

A-metal - A-metal atomları arasında elektron ortaklanması sonucu oluşan çok güçlü çekim kuvvetine kovalent bağ denir. Bir grup atomun kovalent bağlarla birleşmesine molekül denir.Moleküller element molekül veya bileşik molekül olabilir. Hidrojen gazı hidrojen moleküllerinden meydana gelir bu yüzden moleküler yapıya sahiptir. Oksijen molekülü: Oksijen atomu (2,6) soy gaz olan neonun yapısına benzemek için iki elektron almak ister. İki oksijen atomu birbirine yaklaşınca çift bağlı bir molekül oluşur. iki kovalent bağ L

L

K O

L

K

K

O

O

iki oksijen atomu

L

K O

oksijen molekülü

oksijen molekül modeli

Hidrojen Klorür molekülü:Hidrojen ve klor atomları birer elektron eksildiğinden atomlar kovalent yapılı bir bileşik oluştururlar. kovalent bağ

M L

K

M

K

K

H

O

hidrojen atomu

klor atomu

L H

K O

klor molekülü

Biliyor muydunuz?

1-Aşağıdaki maddeleri iyonik bileşik, Element molekül ve Bileşik molekül olarak sınıflandırınız. NH3,MgBr2, N2 , CaCl2, H2O, NO2, CuSO4, 2- Flor ve brom gibi yedinci grup elementleri moleküllerinde kaç bağ yapar?

Suda çözünebilen katıların veya sıvıların iyonik ya da kovalent yapılı oldukları elektriksel iletkenlikleri ölçülerek anlaşılabilir.

12

Maddenin Yapısı ve Özellikleri

1.3 B - Fiziksel ve Kimyasal Değişim Maddeler ısıtılınca , üzerine su ilave edilince, başka maddelerle karıştırılınca ve buna benzer işlemlere tabii tutulunca değişime uğrayabilirler. Değişim iki şekilde olabilir ; 1- Kimyasal Değişim 2- Fiziksel değişim Kimyasal Değişim:

Demir tozu ve kükürt karışımı

Demir tozları mıknatıs tarafından çekilir

Kükürdün metil benzendeki (toluen) çözeltisi

mıknatıs Demir çözünmeden kalır

1- Biraz demir tozu ,sarı kükürt tozu ile karıştırılır

2-Bir mıknatıs yardımı ile karışımı kolayca ayırabiliriz…

3-…veya kükürdü metil benzende çözerek yine ayırabiliriz.

Siyah katı

metil benzen

Bunzen beki uzaklaştırılınca kızıllık devam eder. Siyah katı çözünmez

Mıknatıs

4-Karışım ısıtıldığında kızılca bir parlama görülür, sarı kükürt lekeleri kaybolur ve siyah bir katı madde oluşur

5-Siyah madde artık karışım değildir , mıknatıstan etkilenmez…

6-…ve metil benzende çözünmez.

Isı etkisiyle oluşan siyah katı yeni bir kimyasal maddedir. Değişim sonucunda yeni bir madde meydana geliyorsa yapılan değişime kimyasal değişim denir. Karışım ve bileşik arasındaki fark: Yukarıdaki karışımda demir ve kükürt tanecikleri birbiriyle kimyasal bağ yapmadan gelişigüzel karıştığından elementler kendi özelliklerini korumuştur ( 2 ve 3, resimler). Karışımı meydana getiren maddeler kendi özelliklerini korurlar. Demir ve kükürt tanecikleri tepkimeye girdiklerinde birbirleriyle belli bir oranda bağlanırlar. Oluşan yeni bileşikte çözücünün ve mıknatısın etkisi yoktur ( 5 ve 6. resimler). Bileşiğin özelikleri kendisini meydana getiren elementlerden farklıdır. Karışımın ve bileşiğin birleşme oranları hakkında sınıf tartışması yapınız. Biliyor muydunuz?

Karışım

Bileşik

Demir sülfür yer kabuğunda pirit olarak bulunur. Hidrojen yanıcı, oksijen yakıcı, bu elementlerden meydana gelen su ise yangını söndürmek için kullanılır.

13

1

1.3 C - Değişimin Belirtileri Kimyasal değişime genellikle kimyasal tepkime veya kimyasal reaksiyon denir. Kimyasal tepkimenin meydana geldiğini nasıl anlarız? 1. Tepkime sonucunda bir veya daha fazla yeni madde oluşur. Yeni madde veya maddeler başlangıçtaki maddelerden oldukça farklıdır. Demir + Kükürt Demir Sülfür (Metalik toz) (Sarı Toz) ( Siyah Katı) 2. Kimyasal tepkimede enerji verilir veya alınır Yumurtayı kavururken Önceki konuda gördüğümüz tepkimeyi başlatmak için çok az ısı enerjisi meydana gelen tepkime bunzen bekinden verilir. Tepkime başlayınca çok daha fazla ısı açığa çıkar. endotermiktir. Bir tepkimede ısı enerjisi açığa çıkıyorsa tepkime Ekzotermiktir (ısı veren). Bir tepkimede ısı gerekiyorsa tepkime Endotermiktir (ısı alan). Demir ve kükürt arasında meydana gelen tepkime ekzotermik, yumurtayı kızartırken meydana gelen tepkime ise endotermiktir. Bazı kimyasal tepkimelerde ısının yanında ışık ve ses enerjisi de açığa çıkabilir. Magnezyum havada yanarken parlak bir ışık görülür tıslama sesi de duyulur. 3. Kimyasal değişim genellikle tersinir değildir. Demir sülfürden demiri ve kükürtü yeniden elde etmek çok Magnezyum yandığında ısı ışık zordur ve birçok başka kimyasal tepkime gerektirir. ve ses enerjisi açığa çıkar. Bu nedenle havai fişek yapımında magnezyum kullanılır.

Fiziksel Değişim şeker buz eriyor

o

Buz 0 C 'ta suya dönüşür. Oluşan suyu tekrar buza dönüştürmek kolaydır.

Şeker alkolde çözünür . İkisini alkol tekrar ayrımsal damıtarak kolayca ayırabiliriz.

Fiziksel değişimlerde yeni maddeler meydana gelmez. Örneğin buz ve su farklı görünseler bile her ikisini de su molekülleri meydana getirir. Değişim sonucunda yeni kimyasal maddeler meydana gelmiyorsa yapılan değişim Fiziksel değişimdir. 1. Demir tozu ve kükürt tozu karışımı ile demir sülfür bileşiği arasındaki farkları tablo şeklinde yazınız. Biliyor muydunuz? 2. Aşağıdaki değişimlerin kimyasal veya fiziksel olduğuna karar verin? Fotoğraf çekerken güneş ışığı a) Suyun donması b) Demirin paslanması c) Petrolun yanması filme çarpar ve filmdeki gümüş d) Mumun erimesi e) Mumun yanması f) Sütün ekşimesi, bromür gibi foto kimyasallar g) Kolonyanın buharlaşması h) Taşın parçalanması değişikliğe uğrar.

14

Maddenin Yapısı ve Özellikleri

TEST 1 1-Proton ve nötronların benzerlik ve farklılıklarından iki tanesini yazınız. 2-Aşağıdakilerin atom modellerini çizerek gösteriniz. a) 126C, b) 4018Ar , c) 3115P, d) 2412Mg 3- Aşağıdaki tabloyu periyodik tablodan yararlanarak tamamlayınız ve defterinize yazınız.. Elementin adı

Sembol

Atom No.

Kütle No.

5

11 40 28 20

14 26 13

4-X atomunun atom numarası 19, kütle numarası ise 39'dur. a) X atomunun proton, nötron ve elektron sayısını bulunuz. b) X atomunun en dış enerji seviyesinde kaç elektron bulunur? c) X elementinin oluşturacağı iyonun sembolünü yazınız. d) X elementinin periyodik tablodaki grup ve periyodu nedir? 5Element Atom Kütle numarası numarası Q R S T X

a) b) c) d)

3 20 18 8 9

7 40 40 18 19

Nötron sayısı

A Z

X

22 10 30 27

Elektron dizilimi 2,1 2,8,8,2 2,8,8, 2,6 2,8,8,1

Hangi elementin atomlarında 22 nötron vardır? Hangi element bir asal gazdır? Hangi iki element neonun elektron dizilimine benzeyerek iyon oluşturur. Hangi iki element periyodik tablonun aynı grubundadır?

6- Baryum elementinin atom numarası 56'dır ve periyodik tabonun 2. grubunda yer almaktadır. a- Baryum atomunun en dış enerji seviyesinde kaç elektron bulunur? b- Baryum atomunun oluşturacağı iyonun yükü nedir? Sebebini açıklayınız. 8-Aşağıdaki listeye bakarak soruları yanıtlayınız

Argon, Alüminyum, Karbondioksit, Magnezyum oksit, Sodyum klorür, Su, Hidrojen

a- Tek atomlu maddeyi yazınız. c- İyonik yapılı iki maddeyi yazınız.

b-Moleküler yapılı iki bileşiği yazınız. d- Kovalent yapılı maddeleri yazınız

35 15

1

Çoklu Zeka Etkinlikleri Vücudumuzda olan bir karbon atomu belki de milyonlarca yıl önce yaşayan bir dinazorun veya bir zeytin ağacının atomlarından biriydi; siz de kendi hayal gücünüzü kullanarak karbon atomunun başından geçen yolculuk hakkında bir hikaye yazınız.

Aşağıda ilk yirmi elementin bağlanma gücünü gösteren kartlar vardır. Bu kartları kullanarak oluşabilecek iyonik ve kovalent yapılı bileşiklerin formüllerini ortaya çıkarabilirsiniz.

Kovalent yapılı olan azot molekülünü oyun hamuru (veya hamurla) ve kürdan kullanarak yapılan topçubuk modeli, azot atomunun elektron diziliminden faydalanılarak da yapılabilir.

H

Li

Na

K

Cl

He

Ne

Ar

Be

Mg

S

Ca

O

B

Al

N

P

C

Si

F

Seçeceğiniz bir arkadaşınızla rap şarkısı besteleyiniz. Bestenizi hazırlarken aşağıdaki gibi örnek cümleler kullanabilirsiniz Dalton atomu içi boş küreye benzetti. Thomson ise onu üzümlü topkek zannetti......vs.

Azot molekülü. elektron dizilişi = 2,5 Azot atomu en dış katmanını tamamlamak için 3 elektron istediğinden dolayı 3 bağ yapar. Böylece 3 kürdan gerekir. Sizler tasarlayacağınız bazı molekül modellerini ametallerin elektron diziliminden faydalanarak yapabilirsiniz.

16

Maddenin Yapısı ve Özellikleri

Çoklu Zeka Etkinlikleri Atom modellerinin basit çizimlerle gösterildiği bir poster hazırlayınız.

Aşağıdaki etkinliği yapınız. CAN sözcüğü kalsiyum ( Ca ) ve Azot ( N ) elementlerinin sembollerinden oluşturulmuştur. Aşağıdaki kelimelerin hangi elementlerin sembollerinden oluştuğunu bulunuz. POLİS, BANANE, TELİF, ASKI.

Atom modelleri

Bu kelimelerle birlikte sizlerin de oluşturduğu kelimelerden bir poster hazırlayınız.

Polis = Polonyum + Lityum + Kükürt

Dinamitin ana maddesi olan TNT'yi bulan bilim adamı Alfred Nobel yaptığı bileşiğin dağları parçalayıp yol yapımında kullanımından dolayı insanlığa faydalı bir buluş sunmuştu daha sonra ise savaşlarda kullanılmasından dolayı büyük vicdan azabı çekmişti. Atomun parçalanmasından, atom bombası ve nükleer santral yapımı gibi veya laboratuvarda sentezlenen bazı ilaçlar gibi, bulacağınız örneklerle bir tablo oluşturunuz. Buluş Atomun parçalanması

Fayda Enerji santralleri, kanser tedavisi

Aşağıda verilen elementlerden yararlanarak mini bir periyodik tablo tasarlayınız. Si, H, P, He, Be, Al, B, C, Na, N, Ca, O, K, F, S, Cl, Ne, Ar, Li, Mg

Si

Örneğin silikonu sizin için biz yerleştirelim. 14Si = 2 8 4 3 enerji seviyesi olduğundan dolayı 3. periyot. En dış enerji seviyesinde 4 elektron olduğundan dolayı ise 4. grupta yer alır.

Zarar Atom bombası

17

NOTLAR ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... .......................................................................................................................................................

2

Giriş Etkinlikleri

Havaya attığımız her cisim yere düşüyor ancak gökyüzünde bulunan yüzlerce uydudan hiçbiri yere düşmüyor. Bunun nedeni nedir ? Yanıtlarınızı arkadaşlarınız ve öğretmeninizle tartışarak defterinize not ediniz. Ünite sonunda yanıtlarınızı yeniden değerlendiriniz.

Günümüzde tarihi eser olarak değerlendirilen binaların yapıldığı çok eski dönemlerde dozer, vinç gibi iş makinelerinin olmadığını biliyoruz. O halde, binaların inşaasında kullanılan, büyük ve ağır taşlar nasıl hareket ettirilip, yüksek yerlere çıkartılıyordu ? Yanıtlarınızı arkadaşlarınız ve öğretmeninizle tartışarak defterinize not ediniz. Ünite sonunda yanıtlarınızı yeniden değerlendiriniz.

20

Kuvvet ve Hareket

KUVVET VE HAREKET Sabahleyin uyanıp yatağımızdan kalkarak, odamızın kapısını açarak, ekmek dilimleyerek, masadaki kitabımızı çantamıza yerleştirerek ve bunlara benzer daha birçok eylemi gerçekleştirerek yaşamımızı sürdürüyoruz. Gerçekleştirdiğimiz bu gibi eylemlerin birer itme ya da çekme etkisi olduğuna dikkat ettiniz mi?

Büyük bir geminin motorları tarafından itildiğini ya da rüzgarın yaprakları nasıl savurduğunu görebiliriz. Her iki durumda da gerçekte gördüğümüz kuvvet değil kuvvetin yol açtığı sonuçlardır. Kuvvet en genel tanımıyla itme veya çekme etkisidir. Yol açtığı sonuçları görerek ya da hissederek Kuvvet'in varlığını anlayabiliriz. Kuvvet'in iki türü vardır. Daire etrafında etkiyen “Döndürme Kuvveti” ve düz bir hat üzerinde etkiyen “Doğrusal Kuvvet” . Kavanozun kapağını açmak için Dairesel Kuvvet, ağır bir yükü çekerek taşımak için Doğrusal Kuvvet kullanırız.

21

2

2.1 A - Çevremizdeki Kuvvetler v v v v

Havaya attığımız taş tekrar yere düşüyor. Odamızın penceresini açmak için itiyoruz. Mıknatıslar demir ve nikel gibi metalleri üzerilerine çekerler. Yükleri iterek ya da çekerek bir yerden başka bir yere taşıyoruz.

Elimizde tutuğumuz taşı bıraktığımızda yere düşer. Bunun nedeni bir kuvvet olabilir mi? Evet bunun nedeni Kütle çekimi adı verilen kuvvettir. Bütün cisimler birbirine çekim kuvveti uygularlar fakat küçük cisimlerin birbirlerine uyguladıkları bu çekim fark edilmeyecek kadar küçüktür. Ancak Dünya gibi büyük bir kütle söz konusu olduğunda bu çekim kuvveti o kadar büyüktür ki diğer tüm cisimleri kendi üzerine çeker. Bu kuvvete Yerçekim Kuvveti denir. Yerçekim Kuvveti’ni yenerek, gemilerin denizde yüzdüklerini, uçakların havada uçduğunu biliyoruz. Gemilere ve uçaklara etki eden başka kuvvetler var mı? Evet var. Bu kuvetin adı Kaldırma Kuvveti'dir. Su ve hava, cisimleri yukarıya doğru itme etkisine yani Kaldırma Kuvveti'ne sahiptirler. Suyun Kaldırma Kuvveti

Havanın Kaldırma Kuvveti

Yerçekimi Kuvveti

Yerçekimi Kuvveti

Mıknatıslar bazı metalleri üzerlerine çekerler. Mıknatısların kendi aralarında da çekme veya itme vardır. Bu eylemin meydana gelmesine neden olan kuvvetin adına Manyetik Kuvvet denir. Atomların yapısında bulunan elektronlar ve protonlar arasında aynı durum sözkonusudur, itme ya da çekme vardır. Buna Elektriksel Kuvvet denir.

Biliyor muydunuz? Kuvvet birimi, adını Genel Çekim Yasasını bulan İngiliz biliminsanı Sir Isaac Newton'dan almıştır.

22

Kuvvet ve Hareket

2.1 B - Kuvvet Nedir ? Futbol oynarken, her vuruşta topu farklı yönlerde bulunan takım arkadaşlarımıza ya da gol atmak için kaleye doğru gönderebiliriz. Vuruş kuvvetimize göre topa farklı hızlar kazandırabiliriz. Kaleci tarafından tutulduğunda ise top durur. Halat çekme oyununda, büyük kuvvetle çeken takım kazanır, her iki takım da aynı kuvvetle çekerse hareket gerçekleşmediğinden kazanan olmaz. Burada kullanılan kuvvet kaslarımızdaki kuvvettir. Cisimlerin üzerine değişik yönlerden değişik kuvvetler etki eder. Cisim hareketsizse, tüm karşılıklı kuvvetler birbirini dengeliyor demektir. Cismin hareket edebilmesi için bir yönde etki eden kuvvet, diğer yönde etki eden kuvvetten daha büyük olmalıdır. Kuvvet, duran cisimleri hareket ettirebilir, hareketli cisimleri durdurabilir ya da hareketin yönünü değiştirebilir.

100 Newton

100 Newton

Karşılıklı kuvvetler dengeli, cisim hareket etmez.

20 Newton

100 Newton

100 Newton

100 Newton

20 Newton 100 Newton

100 Newton

Sağ taraftaki kuvvet daha büyük : 100 - 20 = 80 Newton'luk kuvvetle sağa doğru hareket eder.

Sol taraftaki toplam kuvvet daha büyük : (100 + 20) 100 = 20 Newton'luk kuvvetle sola doğru hareket eder. Karşılıklı kuvvetler dengeli ancak farklı yönde bir kuvvet uygulandığından cisim aşağıya doğru hareket eder.

Biliyor muydunuz? İngiltere Bristol Üniversitesin de tasarlanan bilardo robotu, toplara vurulması gereken kuvveti hatasız hesaplayabiliyor.

100 Newton

23

2

2.1 C - Kuvveti Nasıl Ölçeriz ? Cisimlerin kütle ve hacim gibi büyüklükleri olduğunu, kütlenin de teraziyle ölçüldüğünü biliyoruz. Cisimler üzerine etki eden en büyük kuvvetlerden birisinin de Yerçekimi Kuvveti olduğunu öğrendik. Bilim insanları ölçeklendirilmiş yaylı bir düzenek hazırlayarak 100 gramlık cismin üzerine etki eden yerçekimi kuvvetinin yayda oluşturduğu uzama miktarını 1 Newton olarak belirlediler. Sözkonusu düzeneğe Dinamometre adını verdiler. Dinamometre değişik şekillerde yapılabilir. Yaylı el kantarı bir dinamometredir. Laboratuvarlarda kullanılan dinamometrelerin üzerilerinde en fazla kaç Newton'luk kuvvet ölçebilecekleri belirtilmiştir. Dinamometre yapımında kullanılan yayların esneklik sınırları vardır. Yayların esnekliği dinamometrenin gösterebileceği kuvvet miktarını belirler.

Yerçekimi Kuvveti

Dünya üzerinde, 1 kilogramlık cisme etkiyen yerçekim Kuvveti yaklaşık 9.81 Newton'dur. Bu bilgilerden yararlanarak kütlesini bildiğimiz cisimlerin ağırlığını bulabiliriz. Örneğin 20 kilogram kütleli bir cismin ağırlığı 20 x 9,81 = 196,2 Newton olur.

Yukarıdaki örnekte de görüleceği gibi Ağırlık, dünyamızın cisimler üzerine uyguladığı Yerçekim Kuvveti'dir. Araştırma yapmak için Ay'a giden bir astronotun ağırlığı Ay'ın Çekim Kuvveti Dünya'nın kinden küçük olduğundan, oradaki ağırlığı da dünyanınkinden küçüktür. Astronot uzayda araştırma yapıyorsa, uzayda yerçekimi olmadığından, astronotun da ağırlığı yoktur. Bu örnekler ağırlığın, yerçekimi kuvveti olduğunu göstermektedir. O halde şunu söyleyebiliriz: Her cismin kütlesi vardır ve değişmezdir, ancak ağırlığı bulunduğu ortamın çekim kuvvetine göre değişir.

Etkinlik Yukarıdaki resimleri dikkatle inceledikten sonra, şekiller üzerine etki eden kuvvet ya da kuvvetleri çizerek, hangilerinin dengelenmiş kuvvet olduğunu gösteriniz.

Biliyor muydunuz? Ayın Çekim Kuvveti, Dünyan'nın Çekim Kuvveti'nin 1/6'sı kadardır.

24

Kuvvet ve Hareket

2.2 A - Kuvvetler İş Başında Günümü bahçemizde bulunan ağır bir taşı dışarıya çıkarmak için harcadım. Taşın üzerine ip bağlayıp çekerek onu dışarıya taşıdım. Sonunda başardım, bahçemizi taştan temizledim ama ben de yorucu bir iş günü geçirdim. Keşke ağır taş, bahçe sınırının kenarında olsaydı, onu daha kolay dışarıya taşıyabilir bu kadar yorucu bir iş günü geçirmezdim. Oysa ağır taş bahçe sınırından çok uzaktaydı, dışarıya taşımak için çok uğraşmam gerekti. Yukarıdaki örnekte olduğu gibi bilim insanları uygulanan kuvvet ile bu kuvvet doğrultusunda cismin yer değiştirme miktarının çarpımına, iş diyorlar. Kuvvet uyguladığımız cisim bizim kuvvetimiz doğrultusunda hareket etmezse iş yapmış sayılmayız.

Kuvvet 100 Newton

İŞ = KUVVET x YOL Joule

Newton

Metre

Mesafe 15 metre İŞ = 100 x 15 = 1500 Joule

Daha güçlü olsaydım, bahçedeki taşı dışarıya çıkarma işini daha çabuk yapabilirdim. Böylelikle bütün bir günümü iş yaparak geçirmek zorunda kalmazdım.

Bilim insanları tarafından işin yapılma hızına Güç denmektedir. Herhangi bir işin ne kadar sürede yapıldığını anlatmak için Güç kavramını kullanırız

İŞ

Joule

GÜÇ = ________ ZAMAN Watt

Biliyor muydunuz?

Saniye

İnsan hakları bildirgesinin temeli, insanların iş yaparken harcadıkları gücün karşılığıyla ilişkilidir.

25

Eskiden beygir gücü olarak ölçülen Güç birimi, günümüzdeki adını buhar makinesi yaratıcısı olan James Watt'tan almıştır.

2

2.3 A - Basit Makineler Girne Kalesi, Salamis antik kenti çok eski dönemlerden günümüze kadar ulaşmış mimari eserlerdir. Dünyaca ünlü olan Mısır Piramitleri de bu alandaki en güzel örneklerden birisidir. Peki ama, günümüz iş makinelerinin henüz icat edilmediği çok eski dönemlerde bu mimari eserler nasıl meydana getirildi ? Eğim mesafesi 800 metre Yükseklik 100 metre

100 1 Kuvveten Kazanç = ------- = --800 8

Piramitlerin en büyüğü yaklaşık 146 metre yüksekliğindedir. Piramitlerin yapımlarında kullanılan büyük kayalar, 146 metrelik yüksekliğe eğik düzlem ya da rampa dediğimiz eğim kullanılarak çıkartılmıştı. Kayayı doğrudan yukarıya çıkarmak, kısa bir mesafeyi içeriyor ama çok fazla kuvvet gerektiriyor. Eğik düzlem kullanılarak yukarıya taşınırsa, çok daha uzun bir mesafede kuvvet uygulamak gerekir ancak bu durumda gereken kuvvet de çok küçülür, binlerce kişinin kaldırabileceği ağır bir kaya, bir kaç kişi tarafından istenilen yere çıkarılabilir. Aslında eğik düzlem kullanılırken yapılan iş miktarında bir değişiklik olmaz. Yalnızca, aynı yük çok daha uzun bir mesafeden taşınmış olur. Mesafe ne kadar artarsa eğimle beraber uygulanan kuvvet o kadar azalır. Bu düzenek bir temel makine örneğidir. Bilim insanları herhangi bir işi yaparken, kuvvetin türünü, doğrultusunu ya da büyüklüğünü değiştirebilen temel makineleri “Basit Makine” olarak adlandırırlar.

Biliyor muydunuz? 2. yüzyılda yaşayan eski Yunanlı bilim insanı İskenderiyeli Heron, en karmaşık makinelerin bile aslında 5 tane basit makineden oluştuğuna inanıyordu.

Bilimsel düşünceye uymak yaşantımızı kolaylaştırır.

26

Kuvvet ve Hareket

2.3 B - Çevremizdeki Eğik Düzlemler Eğik Düzlem Eğik düzlemler , en temel basit makinedir ve çok farklı alanlarda kullanılır. Gemilerin ön kısımları eğik düzlem gibi çalışır. Gemi, bu sayede suyu yararak rahat bir biçimde ilerler.

Balta, iki eğik düzlemin bir araya geldiği bir makinedir. Baltanın keskin ucu ağaca girer ve giderek genişleyen yapısıyla çok daha fazla kuvvet uygulayıp ağacı ikiye ayırmaya zorlar. Vida Çok geniş bir kullanım alanına sahip olan vida, iki ya da daha fazla parçayı birleştirmek için kullanılır. Vidalar dairesel kuvveti, doğrusal kuvvete dönüştürürler. Görünüş olarak benzemese de vidalar eğik düzlem gibi çalışır. Vidayı tam bir tur çevirdiğinizde, vida bir diş aralığı kadar ilerler buna vida adımı denir.

Biliyor muydunuz? Etkinlik Çevrenizde gördüğünüz en az 5 adet eğik düzlemi ve bu eğik düzlemlerin hangi amaçlar için kullanıldığını belirleyiniz.

27

1891 yılında Amerikalı Whitcomb Judson tarafından icat edilen fermuar , üç eğik düzlemden yararlanarak çalışan basit makinedir.

2

2.3 C - Ağır Yükleri Az Kuvvetle Kaldırıyoruz Kaldıraç Kaldıraçlar, düz bir çubuk ve destekten oluşan iki parçalı basit makinelerdir. Kaldıracın kullanım amacına göre, destek çubuğun altında istenilen yere konabilir. Günlük yaşantımızda çeşitli kaldıraçlar kullanıyoruz. Balık tutmak için kullandığımız olta, çekiç, makas, terazi, el arabası kaldıraçlara birer örnektir. Kuvvet

Yük

Kuvvet Kolu Yük Kolu

Destek

Makara Makaraları kullanarak kuvvetin yönünü ve büyüklüğünü isteğimize göre değiştirebiliriz. Yük kaldırma işlemi yapan asansör ve vinçler makaralı sistemlerdir. Makaralar, Sabit Makaralar, Hareketli Makaralar ve Palangalar olmak üzere üç temel gruba ayrılırlar. Sabit Makara

Hareketli Makara

Palanga

Kuvvet

Kuvvet Yük

Kuvvet

Yük

Etkinlik Aşağıdaki kaldıraçlarda destek, kuvvet ve yük noktalarını gösteriniz.

Yük

Biliyor muydunuz? Yelkenli gemilerde, yelkenlerin hızlı ve kolay bir şekilde toplanıp açılması için makalar kullanılır.

28

Kuvvet ve Hareket

2.3 D - Döndürme Kuvvetini Kullanalım Tekerlek ve Aks Tekerlek hiç kuşkusuz en önemli buluşlardan birisidir. Taşıtlar, tekerleğin bağlı bulunduğu aksı döndürmesi ile hareket ederler. Aksın dairesel hareketi yükleri, tekerlek tarafından yerde hareket ettirebilen doğrusal harekete dönüştürür. Tekerleklerin çevresi aksınkinden çok daha büyük olduğundan, aksın tekerleğe uyguladığı kuvvet, tekerleğin yere uyguladığından çok daha azdır.

Büyük alan az kuvvet Küçük alan çok kuvvet

Tornavidanın tutma yeri,ucundan daha geniştir. Bu nedenle kuvvetten kazanç sağlanmış olur ve vida daha büyük bir kuvvetle döndürülür. Tornavida, tekerlek ve aksa güzel bir örnektir.

Dişli ve Kayışlı Çarklar Dişli ve kayışlı çarklar dairesel kuvvetin büyüklüğünü ve yönünü değiştiren basit makinelerdir. Dairesel olarak hareket eden çarklar, dişlerle ya da kayışlarla birbirlerine bağlanır, böylelikle herhangi bir çarkın dönmesi , diğer çarkı da etkiler. Dişli veya kayışlı çarklarda büyük çark tam tur döndüğünde, küçük çark oranına göre 1’den daha fazla dönmektedir.

Dişli Çark

Bisikletlerde hem dişli hem de kayışlı çarklar vardır. Sağlamlık açısından kayış yerine zincir kullanılmaktadır.

Kayışlı Çark

Etkinlik Yanda gördüğünüz şekilden faydalanarak kendinize dişli yapınız. Bunu için 1 cm kalınlığında iki adet çiğ patates dilimine, bir karton kutuya ve 16 adet kürdana ihtiyacınız olacak.

Biliyor muydunuz? Toshiba firmasının ürettiği dünyanın en küçük motorunun genişliği 1 mm' dir.

29

2

2.4 A - Ya Sürtünme Olmasaydı! v Yerde duran topa vurduğumuzda, top bir süre hareket eder sonra yavaşlayarak durur. v Masanın üzerindeki kitabı ittiğimizde biraz ilerledikten sonra yavaşlar ve durur. Yukarıdaki örnekleri artırmak mümkün. Kısacası kuvvet uyguladığımız her cisim, bir süre hareket ettikten sonra yavaşlayarak duruyor. Bunun nedeni ne olabilir ? Kuvvet, duran cisimleri hareket ettirebilir, hareketli cisimleri durdurabilir ya da hareketin yönünü değiştirebilir. İlkesini öğrenmiştik, o halde örneklerde bahsedilen durma eylemini bir kuvvet sağlıyor. Peki ama hangi kuvvet ? Bu kuvvet Sürtünme Kuvveti’dir. Sürtünme Kuvveti daima hareketin zıt yönünde olduğundan cisimleri durdurma etkisi yaratır. Hareket Yönü Sürtünme Kuvveti

Uygulanan Kuvvet

Ellerimizi birbirine hızlıca sürtelim, ne oldu ? Ellerimiz ısındı mı ? Ellerimizi birbirine sürtmeye devam edersek, sürtünme aşınmaya neden olur ve yaralar oluşmaya başlar. Buradan da anlaşılacağı gibi sürtünme güç kaybına neden olur, çünkü harcadığımız enerjinin büyük bir kısmı sürtünme sayesinde ısı enerjisine dönüşüp ortamdan kaybolur.

Sürtünmeyi azaltmanın çeşitli yolları vardır. Hareket eden iki yüzey arası pürüzsüz, yağ veya su gibi kaynak maddeler sürülmüşse sürtünme azaltılmış olur. Sürtünmeyi, kayma hareketini, yuvarlanma hareketine dönüştürerek de azaltabiliriz. Kitabınızın altına birkaç bilye koyarak hareket ettiriniz. Daha kolay hareket ediyor mu ?

Hareket eden taşıtlara havanın Sürtünme Kuvveti etki etmektedir. Bilim insanları, havanın sürtünme kuvvetini azaltmak için aerodinamik adı verilen yeni araç tasarımları geliştirmektedirler. Kaymayı engelleyen çıkıntılar

Sürtünme Kuvveti’nin birçok yararı da vardır. Ayağımızla yer arasında sürtünme olmasaydı yürüyemez, sürekli kayar düşerdik. Bu nedenle yerle daha iyi sürtünsün diye ayakkabıların tabanlarında çıkıntılar vardır. Ayrıca kullandığınız kalem ile, defter arasında da sürtünme vardır. Kaleminizle sürtünme olmadan yazmanız imkansız. Sürtünmenin çok az olduğu cam gibi yüzeylere kurşun kalemle yazmanız hiç de kolay değildir.

30

Kuvvet ve Hareket

2.5 A - Hareket Edelim Çevremize baktığımızda her şeyin hareket ettiğini fark edebiliriz. Arabalar, bisikletler, uçaklar her an bir noktadan başka bir noktaya gitmektedirler. Dünyamızın, Güneş etrafında döndüğünü, Ay'ın Dünya etrafında döndüğünü biliyoruz. Kısacası evrendeki her şey hareket etmektedir. Evrende her şey sürekli hareket ettiğine göre, kendi özel hareketimizi anlatmak için belirli bir referans noktası seçmeliyiz. Bilim insanları, belirlenen bir konumdan bir başka konuma gitmeye, yani yer değiştirmeye hareket diyorlar.

Yer değiştirme = Son Konum - İlk Konum

Konumlar

Metre

A

B

C

D

E

0

2

4

6

8

Yanda belirlenen referans noktalarına göre B noktasından, D noktasına giden bir arabanın yer değiştirmesi şöyle bulunur : Yer değiştirme = Son Konum - ilk Konum Yer değiştirme = 6 2 Yer değiştirme = 4 metre

Yukarıdaki örnekte B konumundan , D konumuna giden araba 4 metre yer değiştirmiştir. Burada arabanın yer değiştirme miktarı ile aldığı yol aynıdır. Ancak her zaman böyle olmamaktadır. Yer değiştirme'nin iki konum arasındaki fark olduğunu biliyoruz. Yer değiştirme, başlangıç noktası, doğrultu ve yönle ilgili bir kavramdır. Başlangıç noktası , doğrultu ve yön içeren bu tür büyüklükler vektörel büyüklük olarak adlandırılır. Alınan Yol ise arabanın hareket ettiği mesafedir. Mesafe doğrultu ve yön içermeyen skaler büyüklüktür.

Okul

Şekilde evden, okula gitmek için iki farklı yolun bulunduğu görülüyor. Buna göre : Yeşil yoldan okula gidilirse ; Yer değiştirme = 100 metre Alınan Yol = 100 metre

0 10

Kırmızı yoldan okula gidilirse ; Yer değiştirme = 100 metre Alınan Yol = 60 + 80 = 140 metre'dir.

m

et

re 80 metre

Ev 60 metre

Her iki durumda yer değiştirme konum farkı anlamına geldiği için aynı ancak alınan yol farklıdır.

Biliyor muydunuz? İlk araba yarışları 1909 yılında yapıldı ve en hızlısı saatte 105 km yol aldı.

31

2

2.5 B - Hız ve Sürat Hız ve Sürat kavramlarını birbirinden ayıran özelik, hız'ın vektörel , süratin ise skaler büyüklükler olmasıdır. Başka bir deyişle herhangi bir hareketlinin hızını bulurken vektörel büyüklük olan yer değiştirmeyi, sürati bulunurken skaler büyüklük olan alınan yol miktarını kullanırız. Vektörel

HIZ

YER DEĞİŞTİRME _____________ = ZAMAN

Skaler ALINAN YOL _____________ SÜRAT = ZAMAN

Etkinlik Düz Yol : 200 metre A

B

Virajlı Yol : 1500 metre

A noktasından, B noktasına düz yoldan 10 saniyede, virajlı yoldan 50 saniyede ulaşabiliyoruz. Buna göre her iki yolu kullandığımızda elde ettiğimiz Hız ve Sürat şöyle bulunur Düz yolu kullanırsak ; Hız = Yer değiştirme / Zaman Sürat = Alınan Yol / Zaman

Hız = 200 / 10 = 20 metre/saniye Sürat = 200 / 10 = 20 metre/ saniye

Düz yolda yer değiştirme ile alınan yol aynı olduğundan hız ile süratta aynı sonucu verir. Virajlı yolu kullanırsak ; Hız = Yer değiştirme / Zaman Sürat = Alınan Yol / Zaman

Hız = 200 / 50 = 4 metre/saniye Sürat = 1500 / 50 = 30 metre/ saniye

Virajlı yolda yer değiştirme ile alınan yol farklı olduğundan hız ile sürat’te farklı sonuçlar verir.

32

Kuvvet ve Hareket

TEST - 2 1. Aşağıda verilen eylemlerde hangi tür kuvvetler kullanıldığını örnekteki gibi eşleştirerek belirleyiniz. Döndürme a) Masayı çekerek başka bir yere taşımak. Kuvveti b) Kavanozun kapağını açmak. c) Balta ile ağaç kesmek. d) Makara kullanarak bir yükü yukarı çekmek. Doğrusal e) Tornavida ile tahtadaki vidayı sökmek. Kuvvet f) Bisikletin pedallarını çevirmek. 2. Resimlerde gösterilen cisimlerin üzerine hangi kuvvetler etki etmektedir ?

3. Aşağıdaki dinamometrelerin ölçtüğü değerlere göre verilen tabloyu doldurun ve soruları yanıtlayın.

I.

II.

III.

Cisim

0N

0N

0N

10 N

50 N

1N

20 N

100 N

2N 3N

Dinamometre

Ağırlığı

A cismi B cismi C cismi a) Hangi cisim en ağırdır? b) 1 Newton’luk cismi hangi dinamometre ile ölçmeliyiz?

B

C

A

4. Aşağıda verilen nesnelerde hangi basit makineler bulunur ?

5. Belirtilen referans noktalarına göre hangi araba daha hızlıdır ? Konumlar

A

(Metre)

-50

Ferrari Mercedes Honda

B

C

D

E

F

G

H

I

J

K

-40

-30

-20

-10

0

10

20

30

40

50

10 saniyede D noktasından J noktasına gitti. 20 saniyede G noktasından K noktasına gitti. 50 saniyede A noktasından E noktasına gitti.

33

2

Çoklu Zeka Etkinlikleri Aşağıdaki

sorulara

5

adet

de

Verilen basit makinelerin resimlerini uygun yerlere çiziniz.

kendiniz ekleyerek toplam 10 soruluk bir

ropörtaj

Hazırladığınız

hazırlayınız. bu

ropörtajı

ailenizden ve sınıf arkadaşlarınızdan en az ikişer kişiye uygulayınız. Soru 1 : Sizce Kuvvet ne demektir ? __________________________________ Soru 2 : Günlük yaşantınızda hangi eylemleri

Eğik Düzlem

Makara

Dişli Çark

Kaldıraç

Tekerlek ve Aks

Vida

yaparken kuvvet kullanıyorsunuz? __________________________________ Soru 3 : Döndürme Kuvveti uygulanan eylemlere 2 örnek verir misiniz? __________________________________ Soru 4 : Daha az kuvvet harcayarak iş yapabilmek için ne gibi aletler kullanıyorsunuz? __________________________________ Soru 5 : Basit makinelere örnekler verir misiniz? __________________________________

Aşağıdaki formüllere uygun problemler oluşturup çözümlerini yapınız.

· Sürtünme olmasaydı hayatımız nasıl olurdu ? · İşlerimizi az kuvvet harcayarak yapabiliriz.

İş = Kuvvet x Yol

Anafikri yukarıda belirten olgulardan biri olacak şekilde bir kompozisyon yazınız. ____________ ________________________________ ________________________________ ________________________________ ________________________________ ________________________________ ________________________________ ________________________________ ________________________________ ________________________________ ________________________________

Problem:............................................. Çözümü:............................................. ...................................................... ......................................................

Güç = İş / Zaman Problem:............................................. Çözümü:............................................. ...................................................... ......................................................

34

Kuvvet ve Hareket

Çoklu Zeka Etkinlikleri Süratli araba kullanmanın hayatımızdaki olumsuz yanlarını anlatan bir bülten hazırlayınız.

Aşağıda verilen basit makineleri renklerle sembolize ederek kutucukları belirttiğiniz reklere boyayınız.

( Bülten Başlığı ) --------------------

Vida

Eğik Düzlem

Makara

Tekerlek ve Aks

Kaldıraç

( Slogan) -----------------------------------------------------------------

Dişli Çark

Aşağıda verilen varlıklarda bulunan basit makineleri belirlediğiniz renk sembollerini kullanarak bir kağıt üzerinde belirtiniz.

( Konuyu anlatan bilgi verici yazılar ) -------------------------- ---------------------------------------------------- ----------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

a) Balta b) c) d) e)

Makas Asansör El arabası Tornavida

Aşağıda verilen sözleri sevdiğiniz bir şarkının bestesine uyarlayınız ya da kendiniz yeni bir beste yapınız.

Aşağıda belirtilen zaman dilimlerinde hangi basit makinleri kullandığınızı çalışma kağıdınıza belirtiniz.

İki türlü kuvvet var. Döndürme ve doğrusal Dilediğin basit makineyi Seç beğen al.

07:00 ile 10:00 arası : --------------------------------------------------------------------------10:00 ile 13:00 arası : --------------------------------------------------------------------------13:00 ile 15:00 arası : --------------------------------------------------------------------------15:00 ile 18:00 arası : --------------------------------------------------------------------------18:00 ile 21:00 arası : ---------------------------------------------------------------------------

Vida, eğik düzlem Kaldıraç, makara Az kuvvet harca işini yap Tekerleği unutma ---------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

35

NOTLAR ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... .......................................................................................................................................................

ÜNİTE 3

IŞIK VE SES

Ana Rekler

Sıcak Işık Kaynakları

Renkler kaynaklarıdır oluşur içerir

Soğuk Işık Kaynakları

Ara Renkler

IŞIK özelliğidir özelliğidir

Aydınlanma

Boşlukta Yayılabilir

biçimidir özelliğidir

Gölge

Yansıma ENERJİ

biçimidir

Yansıma

özelliğidir

SES

özelliğidir

özelliğidir

özelliğidir

Şiddeti

Tınısı özelliğidir

Yüksekliği

Boşlukta Yayılamaz

3

Giriş Etkinlikleri Bir an için Güneşin olmadığını düşünelim, yaşantımızda ne gibi değişiklikler olurdu ? Yanıtlarınızı arkadaşlarınız ve öğretmeninizle tartışarak defterinize not ediniz. Ünite sonunda aynı yanıtlarınızı yeniden değerlendiriniz.

Çalışma odanızda sessiz bir ortam sağlamak ve dışarıdan gelen sesleri engellemek için neler yaparsınız ? Yanıtlarınızı arkadaşlarınız ve öğretmeninizle tartışarak defterinize not ediniz. Ünite sonunda aynı yanıtlarınızı yeniden değerlendiriniz.

38

Işık ve Ses

IŞIK VE SES IŞIK İnsanoğlu ışığı ilk çağlardan bu yana anlamaya çalıştı. Yüzyıllar boyunca bilim insanlarının yaptığı araştırmalar sonucunda ışıkla ilgili ortaya çıkan birçok bilgiye rağmen ışığın hâlâ gizemli yanları bulunmaktadır. Işıksız ortamlarda en iyi gören göz bile körelmiş gibi olur. Işık, kaynakların verdiği bir enerji biçimidir. Çevremizdeki cisimleri görmemizi sağlayan Işık Enerjisi'nin bizim için en büyük kaynağı Güneş'tir. Sıcak Işık Kaynakları : Güneş, mum ve ampüller bu tür ışık kaynaklarına en güzel örneklerdir. Bu tür kaynaklardan ışık ile birlikte ısı enerjisi de yayılır.

Soğuk Işık Kaynakları : Bazı kaynakların ışık vermelerinin nedeni sıcaklık değildir. Neon tüpleri, floresan lambaları bu tür ışık kaynaklarıdır.

SES Gergin bir tele ya da ince bir levhaya uygulanan belirli bir kuvvet sonucunda oluşan titreşimler bir enerji biçimi meydana getirirler. İşitme duyusunu uyaran mekanik titireşim dalgalarının oluşturduğu bu enerji biçimine Ses Enerjisi diyoruz.

Biliyor muydunuz? Ses çıkarabilmemiz başka bir değişle konuşabilmemiz, dilimizin hemen altında bulunan ses tellerimizin sağlıklı titireşimine bağlıdır.

Ses dalgalarının çizimle gösterimi

39

3

3.1 A - Işık Nasıl Yayılır ? Kaynaktan çıkan ışık ışınları dalgalar halinde, her doğrultuda doğrusal yollarla ve sabit hızla yayılır. Dalgalar halinde yayılan ışığın dalga boyu o kadar küçüktür ki ancak yüzbinlerce ışık dalgası uç uca eklendiğinde aşağıdaki şekilde gösterilen dalga boyu mesafesine ulaşabilir.

Dalgaboyu

Güneşten çıkan ışık ışınları uzay boşluğunda yayılarak dünyamıza ulaşır. Bu olgu ışığın yayılması için maddesel bir ortama gerek olmadığını, boşlukta da yayılabildiğini gösteren en güzel örnektir. Güneş ışığında kırmızı, turuncu, sarı, yeşil, mavi, lacivert ve mor renkli ışık ışınları ile kızıl ötesi ve mor ötesi olarak adlandırılan diğer ışınlar da bulunur. Dalgalar halinde yayılan Güneş ışığındaki bu 7 rengin dalgaboyu birbirinden çok az farlıdır. Gökkuşağı, yağmurlu bir havanın hemen ardından Güneş açması sonucunda oluşur. Güneş ışınları, çevredeki her hangi bir yağmur damlasından geçerek kırılır . Farklı dalga boyundaki renkler farklı açılarla kırıldığından gökkuşağını oluşturan renkler ortaya çıkar. Işığı cam bir prizmadan geçirdiğimizde de aynı sonuç ortaya çıkar. Cam prizmadan geçen ışık kırılır ve içindeki renklere ayrılır.

Biliyor muydunuz? 1. Işık boşlukta yayılamaz olsaydı. Ne gibi sonuçlar ortaya çıkardı? Bu konuda kısa bir kompozisyon yazınız. 2. Güneş ışığının Gökkuşağını oluşturan renklere ayrılması için hangi olayın gerçekleşmesi gerekir ?

40

Işık evrende her şeyden daha hızlı hareket eder. Işığın hızı 300 000 km/saniye dir. Güneşten çıkan ışınlar Dünyamıza 8 dakika sonra ulaşır.

Işık ve Ses

3.1 B - Renkler Güneş ışığında birçok rengin bulunduğunu öğrenmiştik. Bu renkler içindeki kırmızı, mavi ve yeşil ana reklerdir. Diğer tüm renkler ana renklerin ikili ya da üçlü karışması sonucu oluşurlar. Üç ana rengin birleşmesi ise beyazı oluşturur.

Cisimlere çarpan ışık dalgaları geri yansırlar. Üzerine beyaz ışık düşen yeşil kumaş, sadece yeşil ışığı yansıtıp diğerlerini soğurduğundan yeşil renkte görünür. Siyah bir kumaşa çarpan beyaz ışık dalgalarının tümü soğurulur, hiçbir ışık yanısmadığından kumaş parçasını siyah görürüz. Beyaz renkli bir kumaş üzerine düşen tüm ışınları geri yansıttığından beyaz renkli görünür. Cisimler, üzerlerine çarpan beyaz ışıkta bulunan kendi rengindeki ışığı yansıtırken, diğer renkteki ışıkları soğurur. Yansıttıkları ışığın renginde görürüz.

Cyan

Mavi

Yeşil BEYAZ

Magenta

Kırmızı

Sarı

Gökyüzü Ne Renk ? Güneş ışınları, atmosferin içine girince burada bulunan gaz ve toz parçacıklarına çarparak ayrışmaya başlar. Dalga boyları diğerlerine göre daha küçük olan mavi ve mor en çok saçılan rekler olur. Böylelikle gökyüzünü mavi olarak görürüz. Güneş doğarken ve batarken ise Güneş ışınları yeryüzüne ulaşmadan önce atmosferde daha uzun yol alır. Bu arada renklerin çoğu saçılmış, geriye yalnızca dalgaboyu bakımından diğerlerinden büyük olan turuncu ve kırmızı kalmış olduğu için gökyüzünün rengi bu renklere yakın olur.

Biliyor muydunuz? 1. Ana renkler hangileridir ? 2. Sarı renkli ışık elde etmek için hangi rekte ışıklara ihtiyaç vardır?

Tüm renkler doğadadır, yaşantımızı anlamlı kılmak için onu korumalıyız.

41

1 metre uzunluğundaki kırmızı ışık ışınında yaklaşık 1,5 milyon kırmızı ışık dalgası vardır. X ışınları ise çok yüksek enerjili ışınlardır. 1 metrelik X ışını dalgasında 10 milyar dalga vardır.

3

3.2 A - Çevremizdeki Mercekler Nasıl Görürüz ? Çevremizdeki cisimleri görmemizin nedeni onlara çarpan ışık ışınlarının gözümüze gelmesidir. Aşağıdaki şekilde cisimlerden yansıyan ışınların, beynimizin algılayabileceği bir görüntüye nasıl dönüştüğü gösteriliyor. Işık gözün ön kısmındaki göz bebeği deliğinden içeri girerek mercekten geçip kırılarak gözün arka kısmındaki retina bölgesine düşer. Buradan da optik sinirler aracılığıyla beynin ilgili merkezine iletilip yorumlanması ve görme olayının gerçeklenmesi sağlanır.

Cisimleri ne görmemizi sağlayan, göz merceği bazan sağlıklı çalışmaz ve görme bozuklukları ortaya çıkar. Bu bozuklukları gidermek için yapay mercekler kullanırız, bunlara en güzel örnek gözlükler ve lenslerdir. Dürbün, teleskop, mikroskop gibi gözlem cihazları da mercekler sayesinde çalışırlar. Görme olayın gerçekleşmesi için ışığın varlığına ihtiyaç duyduğumuzu öğrendik. Güneş çok büyük bir ışık kaynağı olduğunundan gündüzleri cisimleri rahatlıkla görebiliyoruz. Güneş olmadığı durumlarda cisimleri lamba, mum , fener gibi ışık kaynakları ile aydınlattığımız zaman görebiliriz. Işık kaynağının şiddeti ve cisim ile kaynak arasındaki mesafe aydınlanmayı etkileyen faktörlerdir. Işık kaynağı ne kadar şiddetli ise aydınlanma o oranda fazla, kaynak ile cisim arasındaki mesafe ne kadar büyük ise aydınlanma o oranda az olur.

Biliyor muydunuz?

1. Cisimleri karanlık ortamlarda neden göremeyiz? 2. Mercek içeren 3 alet ismi yazınız ve hangi amaçlar için kullanıldığını belirtiniz.

Doğada cam parçalarını bırakmamaya özen gösterelim.

42

Fizik bilimin ışığı inceleyen alanına optik denir. Bazı durumlarda kırık cam parçaları da mercek gibi davranarak, güneş ışınlarını güçlendirip yangın çıkmasına neden olabilir.

Işık ve Ses

3.2 B - Işığı Yönlendirelim Tenis oynarken, zeminin düz ve pürüzsüz olması önemlidir. Aksi halde oynarken yere çarpan tenis topu tahmin edemeyeceğimiz farklı yönlere doğru gider. Işık dalgaları da tıpkı bir topun zıplaması gibi çarptıkları yerden yansırlar. Işık ışınları bir yüzeye çarptıklarında bir kısmı soğrulurken geriye kalan büyük kısmı da geldiği ortama geri döner. Bilim insanları bu olayı yansıma olarak adlandırırlar.

Yansımanın Kuralı Vardır Düz ve parlak bir yüzeye dik düşen ışınlar yüzeyden yine dik yansırlar. Herhangi bir açı ile düşen ise aynaya geliş açılarına eşit geldikleri ortama geri yansırlar.

olarak olarak ışınlar açıyla

ayna

ayna

Gelme Açısı = Yansıma Açısı

Işığı en iyi yansıtan cisimler aynalardır. Ayna, pürüzsüz ve düz cam yüzeylerin arkası sır denilen bir maddeyle kaplanarak yapılır. Pürüzsüz ve düz cam yüzey üzerine düşen ışınlar, diğer taraf sırlı olduğundan camda ilerleyemez ve ışınların tümü yansıma kuralına uygun biçimde geri yansır. Yaşantımızda sıklıkla kullandığımız aynalar; düz ayna, çukur ayna ve tümsek ayna olarak üç farklı biçimde olabiller. Banyomuzda kullandığımız aynalar düz aynalardır. Bu tür aynalar cisimlerin görüntülerini aynı boyda ve düz olarak yansıtırılar. Tümsek aynalar cisimlerin görüntülerini daha büyük olarak yansıtırlar. Arkadan gelen arabayı rahatlıkla görebilmemiz için arabalarımızda bulunan aynalar bu tür aynalardır. Çukar aynalarda ise cismin görüntüsü ters olarak yansımaktadır. Etkinlik Yemek yerken kullandığımız metal kaşıkların iç yüzeyi çukur ayna, dış yüzeyi tümsek ayna özeliği gösterir. Metal bir kaşık iç ve dış yüzeylerinde yüzünüzün görüntüsünün nasıl yansıdığını defterinize not ediniz ve öğretmeninizle tartışınız.

Biliyor muydunuz? Haberleşme uyduları dalgalar aracılığıyla aldıkları mesajları yansıma kurallarını kullanarak başka uydulara ya da dünyanın farklı bölgelerine iletirler.

43

3

3.3 A - Ses Nasıl Yayılır ? Çevremizde duyabildiğimiz ve duyamadığımız sesler vardır. Bazı sesleri duyamamamızın nedeni titreşimlerin çok yüksek olmaları ve bizim bu titreşimleri algılayamamamızdır. Ses, bir cismin başka bir cisme çarpması, değmesi ya da sürtünmesi sonucu oluşan titreşimin yarattığı enerji biçimidir. Elimizi masaya vurduğumuz zaman başka bir ses, suya vurduğumuz zaman başka bir ses duyarız, kumaşla kaplı bir koltuğa vurduğumuz zaman daha başka bir ses duyarız. Demek ki sesin oluşabilmesi için öncelikle bir güce gereksinim vardır. Elde edilen sesin gücüyle, o sesi çıkartmak için harcanan güç arasında bir paralellik olduğu görülürse de her maddenin sertlik ve yoğunluk özelliklerine göre değişik sesler elde edilebilir. İstediğiniz kadar güçlü vurun, bir kitaptan elde edeceğiniz sesi bir kağıttan elde etme olanağınız yoktur. Ses dalgalar halinde en iyi katılarda sonra sırayla sıvı ve gazlarda yayılır. Yayılması için mutlaka maddesel bir ortama ihtiyaç vardır. Boşlukta yayılmaz. Ses yalıtımı bu özelik kullanılarak yapılır. Ses geçirmeyen pencerelerin yapımında aralarında boşluk bulunan çift camlar kullanılır. Böylelikle ses birinci camdan geçse de boşlukta ilerleyemeyeceğinden ses yalıtımı sağlanmış olur. Ses de Yansıyor Boş bir oda içerisinde konuşurken duyduğumuz seslerde bir farklılık oluyor. Oysa odamızda eşyalar varken duyduğumuz sesler böyle değil. Ağzımıdan çıkan ses boş odanın duvarlarına çarpıp geri geliyor. Eşyalar varken ses dalgalarının tamamı odanın duvarlarına ulaşmadan eşyalara çarpıp kırılıyorlardı. Ses herhangi bir yüzeye çarptığında geri dönerek yansır. Bu olaya yankı (eko) denir. Boş odada da bu olay gerçekleşiyor. Duvarlardan geri dönen ses dalgaları yankı oluşturuyor.

Biliyor muydunuz? Sesin yankı özeliği ile uğraşan bilim alanına akustik denir. Radar, sonar, ultrason gibi aletler sesin yankılanması özeliğine göre çalışırlar.

1. Uzayda bir patlama olsa onun sesini duyabilir miyiz ? Neden? 2. Evlerimizde ses yalıtımı için ne gibi önlemler almalıyız ? 3. Yankı ne demektir ?

44

Işık ve Ses

3.3 B - Sesin Özelikleri İnsan kulağı her sesi duyamaz. 20 ile 20,000 frekans arasındaki sesleri duyabiliriz. Frekans, 1 saniyede oluşan titreşim sayısıdır. Ses dalgasının frekansı arttıkça ses incelir (tizleşir), azaldıkça ses kalınlaşır (pesleşir). İnsan kulağının duyamadığı 20,000 den büyük frekanslı seslere ultrasonik sesler denir.

v v

Telefonda konuşurken, karşımızdaki kişinin kadın mı yoksa erkek mi olduğunu sesinden anlayabiliyoruz. Dinlediğimiz müzikte davulun , gitarın ya da piyanonun sesini ayırt edebiliyoruz.

Bir sesi başka bir sesten ayıran özelikler, sesin şiddeti, yüksekliği ve tınısıdır. Sesin Şiddeti : Kaynaktan çıkan sesin kulak zarına yaptığı basınçtır. Bir kişinin fısıltı ile konuşunca yanındaki, çok bağırınca uzaktaki bir kişinin duyuyor olması sesin şiddeti anlatır. Ses şiddeti birimi desibel (dB) dir. Normal bir konuşma 30 ile 60 dB arasındadır. Sesin Yüksekliği : Sesin frekansını anlatan ve ince ses, kalın ses ayrımı belirleyen ses özeliğidir. Sesin Tınısı : Aynı notalarla çalınan bir müzik eserinin hangi aletle çalındığını anlatan ses özeliğidir. 20 Hz Davul sesi

100 Hz Kalın notalardan şarkı söylemek

1000 Hz İnce notalardan şarkı söylemek

10,000 Hz

20,000 Hz

Düdük sesi

İnsan kulağının duyabileceği en yüksek frekans

Biliyor muydunuz?

1. Frekans ne demektir? 2.İnsan kulağı hangi frekans aralığındaki sesleri duyar? 3. Sesin şiddetini, yüksekliğini ve tınısını birer örnek vererek açıklayınız.

Fısıltıyla konuşmak yaklaşık 30 desibel , bir uçağın kalkış anında çıkardığı ses ise yaklaşık 120 desibel şiddetindedir.

45

3

TEST 3 1. Resimdeki ışık ve ses kaynaklarını bulunuz.

Ses Kaynakları ........................... ........................... ........................... ........................... ........................... ........................... Görüntü Kaynakları ........................... ........................... ........................... ........................... ........................... ...........................

2. Gökkuşağının oluşabilmesi için hangi şartlar gereklidir ? Neden ?

3.

Aşağıda verilen maddeleri ses dalgalarının yayılma hızlarına göre sıralayınız. a) Hava b) Bakır tel c) Su

4.

Aşağıda ışık ve ses ile ilgili bazı özelikler verilmiştir. Verilen özelikler hangi kavramlara uyuyorsa ilgili yere (Ö ) işareti koyunuz.

a) Maddelerin titreşimi sonucu oluşur. b) Yayılması için maddesel bir ortama ihtiyacı yoktur. c) Farklı kaynaklar tarafından oluşturulabilir. d) Her yöne, doğrusal olarak yayılır. e) Demir gibi saydam olmayan metallerde yayılabilir. f) Yüzeye çarptığı zaman yansır. g) Bir enerji biçimidir.

46

IŞIK

SES

........ ........ ........ ........ ........ ........ ........

........ ........ ........ ........ ........ ........ ........

Işık ve Ses

Çoklu Zeka Etkinlikleri Işık ve Ses konusunda aşağıdaki soruların yanıtlarını açıklayan bir makale hazırlayınız. ( Makalenin Başlığı ) ---------------Işık ve Ses kaynakları nelerdir ? ---------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------Işık nedir ? Ses nedir ? ( Resim 1 ) ---------------------------------------------------------------------------( Resim 2 ) ---------------------------------------------Işık ve Sesin özelikleri arasındaki ilişkiler nelerdir ? ---------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------Işık ve Ses kirlliğini önlemek için neler yapmalıyız ? ---------------------------------------------------------------------------------------------------------------

Aşağıdaki deneyi yaparak, hazırlayacağınız çalışma kağıdına sonuçlarını yazınız. Deneyde kullanılacak malzeme : cam kavanoz, mekanik saat, 1 adet cam levha ya da fayans Deneyin yapılış : Cam kavanoz içine, mekanik saati koyunuz. Kavanozun açık olan ağızına yakın bir bölgede, mekanik saatin tik-taklarının arkadaşınızın kulağına ulaşacak şekilde cam levhayı ya da fayansı eğik olarak tutunuz. Arkadaşınız saatin çalışma tik-takları duyabiliyor Cam levha mu?

ya da fayans

Deneyin Sonucu :__________________________ Mekanik _____________________________________ saat _____________________________________ _____________________________________ Cam ____________________ kavanoz

“SES” ve “IŞIK” kelimelerindeki harfleri oluşturan bir akrostiş şiir çalışması yapınız

Aşağıdaki harf tablasunda saklanmış 5 kavramı bulunuz. (Kaynak , dalgaboyu, Ana renkler, Ayna, Eko) D A L G A B O Y U D F E G H K A F G H E T A Y N A E R Y U O O İ Ş R E H J K M Ğ Ş T H I Ö K P R A N A R E N K L E R P O E O P R S T Y U K L M N O P R K E R B V V S A D S E R T Y O Ş Ü Ö V A Y A K L S İ I K L M

S________________ E________________ S________________ I________________ Ş________________ I________________ K________________

Aşağıdaki kavramları gizleyerek yukarıdakine benzer bir harf tablosu oluşturunuz. Arkadaşlarınızdan gizlediğininiz kavramları bulmasını isteyiniz.

İlk harflerinden dilediğiniz bir anlamlı cümle oluşturacak, Işığın boşlukta yayılabildiğini, sesin yayılamadığını anlatan bir akrostiş şiir yazınız

Yansıma , Ultrasonik , Frekans , Tını, Şiddet, Mercek, Çukur ayna, Tümsek ayna

47

3

Çoklu Zeka Etkinlikleri İstediğiniz bir şarkının sözlerini aşağıdaki gibi ünitede geçen cümlerlerle değiştirerek yeniden yazınız. Ses boşlukta yayılamaz, ışık yayılır Düz , tümsek, çukur hepsi de aynadır.

Aşağıdaki konuşma balonlarını tamamlayınız ve siz de “SES” konusunu anlatan benzer bir döküman hazırlayın. Işık boşlukta___________

Duyamayız ultrasonik sesleri Çok severiz titreşimleri. Yeniden Yazan Adı :_____________________ Sınıfı :_____________________ Numarası :_____________________

Düz ve pürüzsüz cam yüzeylerin sırlanmasından _______ elde edilir.

Teleskop, mikroskop, dürbün gibi gözlem araçlarında_________ kullanılır.

Yazdığı Şarkının Adı :___________________ Söz Yazarı :___________________ Bestecisi :___________________

Sizce Işık ve Ses enerjilerini kullanırken çevre kirliliği yaratmamak için hangi önemleri almalıyız?

Aşağıda verilen nesneleri “Işık kaynağı” ve “Ses Kaynağı” olarak sınıflandırarak : a) Her bir nesnenin resim grafiklerini hazırlayınız. b) Seçeceğiniz bir Işık kaynağı bir de Ses kaynağının büyük boy renkli bir afişini yapınız.

Floresan Lamba

Titreşen Tel

Darbuka

Güneş

Önlem 1: _____________________________________ _____________________________________ Gerekçesi: _____________________________________ _____________________________________ Önlem 2: _____________________________________ _____________________________________ Gerekçesi: _____________________________________ _____________________________________ Önlem 3: _____________________________________ _____________________________________ Gerekçesi: _____________________________________ _____________________________________

48

ÜNİTE 4

VÜCUDUMUZDAKİ SİSTEMLER

Çizgili Düz

örnektir

Kaburgalar arası kaslar

Kan

örnektir

temizler

Diyafram Kalp

Böbrek

Akciğer

çeşitleridir

soluk alıp vermede görevlidir

Kas

Solunum

Boşaltım

Mekanik

Sistemler

İskelet

Sindirim

parçalar

çeşididir

Besin parçalar

Kimyasal

oluşur

Kemik

Böbrek nakli, diyaliz

örnektir

görevlidir

Destek ve Hareket

oluşur

teknolojiye

Eklem

yardımcıdır

Enzim Kıkırdak Dolaşım

Denetleyici ve Düzenleyici içerir

Lenf

oluşur

Sinir

İç salgı bezleri

oluşur

küçük dolaşım

Akciğer

pompalar

Kalp büyük dolaşım

oluşur

Kan

içinde dolaşır

Damar

üretir

Sinirler

Hormon

oluşur

Organlar Plazma

ile ilgilidir

bölümleridir

Bağışıklık Hücre

karşı korur

Merkezi oluşur

Mikroplar

Beyin

Çevresel oluşur

Omurilik

4

Giriş Etkinlikleri

Yandaki şekilde vücudumuzda bulunan iki sistemin çalışması gösterilmiştir. Şekli inceledikten sonra hangi iki sistemin gösterildiğini ve her bir aletin hangi organımızı temsil ettiğini nedenleriyle tartışınız. Tartışma sonuçlarını not alınız ve ünite sonunda tekrar gözden geçiriniz.

0 Yandaki düşünür ve bilim insanlarının dolaşım sistemi ile ilgili görüş ve gözlemlerini inceleyiniz. Doğruları ve yanlışları nelerdir? Arkadaşlarınızla tartışınız ve tartışma sonuçlarını defterinize not ediniz. Ünite sonunda notlarınızı tekrar gözden geçiriniz.

160 civarı

Romalı Filozof Galen: “Dolaşım sisteminin merkezi karaciğerdir. Kalp ise kanın akışını düzenler ve göğüs hareketleriyle kanın soğumasını sağlar. Kan, kalbin sağ tarafından sol tarafına aradaki çok küçük delikler bulunduran duvardan geçer.”

1553

İspanyol Doktor Servetus: ”Kanın, kalbin sağ tarafından sol tarafına geçebilmesi için öncelikle akciğerden geçmesi gerekir.”

1628

İngiliz Bilim insanı William Harvey: “Kalp bir pompadır. Kalp dinlenirken, kan odacıklarına dolar. Kalp kasları çalışınca kanı odacıklardan uzaklaştırır.”

1660

Marcello Malphighi: Mikroskopla ilk kez kılcal damarları gözlemledi.

50

Vücudumuzdaki Sistemler

VÜCUDUMUZDAKİ SİSTEMLER

İskelet Sistemi

Yaşamsal olayların tümü vücudumuzda aynı anda nasıl gerçekleşir? Yaşamamız için gerekli olan bu olayları gerçekleştirebildiğimize göre Sinir Sistemi oldukça karmaşık bir yapıya sahip olmalıyız. Yaşamsal olayların (beslenme, hareket, boşaltım...) her biri vücudun farklı bir bölgesinde gerçekleşir. Sınıfınızdaki öğrencilerin her birinin aynı yerde ve aynı zamanda en sevdiği dersle ilgili bir Solunum çalışma yaptığını hayal edin. Bir arkadaşınız Sistemi İngilizce konuşurken, başka biri şarkı söylerken Dolaşım ve bir diğeri de futbol oynarken, fen deneyi Sistemi yapmaya çalıştığınızı düşünün. Bu şekilde yapılan çalışmalar birbirlerini engelleyecek ve verimli olmayacaktır. Bu nedenle okulunuz farklı faaliyetler için sizlere farklı çalışma alanları Sindirim (müzik odası, fen laboratuvarı...) sunar ve Sistemi sizlerin bu alanları kullanımınızı koordine eder. Vücudumuz da aynı şekilde koordine edilir. Vücudumuzda her biri ayrı bir görevi yerine getiren organlar bulunur. Organlar bir arada çalışarak sistemleri oluştururlar. Vücudumuzdaki sistemler, farklı görevler yaparlar fakat birbirleriyle bağlantılıdırlar ve koordineli çalışırlar. Sindirim sistemi , besinlerin parçalanıp kana karışmasını sağlar. Solunum sistemi, havadaki oksijenin vücuda alınıp kana karışmasını sağlar. Dolaşım sistemi ise sindirim ve solunum sisteminden gelen besin moleküllerini ve oksijeni vücutta dolaştırır ve hücrelere ulaştırır. Hücrelerde gerçekleşen faaliyetler sonucu oluşan bazı atıklar boşaltım sistemi ile vücut dışına atılır. İskelet sistemi hareketi sağlar ve bazı önemli organları korur. Tüm sistemlerimizin çalışmasını denetleyen ve düzenleyen ise sinir sistemi ve iç salgı bezleridir. Ünite içinde vücudumuzdaki sistemlerin hangi organlardan oluştuğunu ve görevlerini nasıl yerine getirdiğini öğreneceğiz. Böylece organizmayı yani kendimizi daha yakından tanıyacağız.

Boşaltım Sistemi

51

4

4.1 A - Sindirim Sistemi Canlılar yaşamak için besine ihtiyaç duyar. Alınan besinlerin vücuttaki hücrelere ulaştırılabilmesi için kana karışması gerekir. Besinler ancak küçük moleküller halindeyken kana karışabilirler. Tükettiğimiz gıdalarda genellikle besinler büyük moleküller halindedir. Örneğin ekmekte büyük bir molekül olan nişasta vardır. Çiğnediğimiz zaman ekmek küçük parçalara ayrılsa bile nişasta molekülü küçülmez ve kana karışamaz. Nişasta gibi büyük moleküllerin küçük moleküllere dönüştürülmesi gerekir.

Büyük besin moleküllerinin parçalanıp küçük moleküllere dönüştürülmesine “sindirim” denir. Besinlerin parçalanmasından sindirim sistemimiz sorumludur.

ağız tükürük bezi yemek borusu

karaciğer mide pankreas

ince bağırsak

Besinlerin sindirimi ağızda başlar. Dişlerimiz yardımıyla çiğnediğimiz besinler, tükürük bezlerinin ürettiği tükürükle ıslatılır ve kolaylıkla yutulan lokma yemek borusuna geçer. Yemek borusu besinleri mideye taşır. Midede sindirim sıvıları üretilir. Besinler sıvılarla karıştıkça parçalanır ve bulamaç haline gelir. Bulamaç halindeki besinler belli bir süre midede bekledikten sonra ince bağırsağa geçer. İnce bağırsak karaciğer ve pankreastan gelen sıvıların akıtıldığı bölümdür. Besinlerin sindirimi burada da devam eder ve tamamlanır. Sindirilmiş besinler ince bağırsağın son bölümünde kana karışır yani emilir. Sindirilmemiş besinlerin de içinde bulunduğu posa kalın bağırsağa geçer. Kalın bağırsakta su emilir ve kalan atık maddeler katılaşır. Dışkı adı verilen atık maddeler anüs aracılığıyla vücut dışına atılır.

kalın bağırsak anüs İnsanda Sindirim Sistemi

Biliyor muydunuz? Yetişkin bir insanın 9 metrelik sindirim sisteminde bulunan ince bağırsağın uzunluğu yaklaşık 7 metredir. Besinlerin sindirim süreleri farklıdır. Yağlar karbonhidratlara göre daha uzun sürede sindirilir. Kereviz gibi lifli gıdalar besinlerin sindirim sisteminde ilerlemesine yardımcı olur ve kabızlığı önler.

1) Sindirim nedir? 2) Midenin sindirimdeki görevleri nelerdir? 3) İnce bağırsakta sindirim tamamlandıktan sonra ne olur? 4) Besinler neden sindirilir? 52

Vücudumuzdaki Sistemler

4.1 B - Mekanik ve Kimyasal Sindirim Yediğimiz besinler genellikle büyük parçalar halindedir. Büyük parçaların küçültülmesi gerekir. Dişlerimiz ve sindirim sistemimizdeki kaslar bu görevi yerine getirir. Dişlerimizle besinleri çiğner daha küçük parçalara ayırırız. Kaslar da mide ve bağırsak duvarını sürekli hareket ettirir. Böylece besinler sıvılarla karışır ve sindirim hızlanır. Kaslar ayrıca besinlerin sindirim kanalında ilerlemesine de yardım eder. Dişler ve kasların yardımıyla büyük besin parçalarının daha küçük parçacıklara dönüştürülmesine “mekanik sindirim” denir. Sindirime yardımcı bir organ olan karaciğer safra üretir. Safra sıvısında bulunan safra tuzlarının büyük yağ parçalarını damlacıklar haline getirmesi mekanik sindirime örnektir. Mekanik sindirim sonucu besin parçalarının tümü kana karışabilecek küçüklüğe ulaşmamıştır. Bu parçalardaki moleküllerin daha küçük moleküllere dönüştürülmesi gerekir. Küçültme işlemi enzimler aracılığıyla gerçekleşir. Büyük besin moleküllerinin enzimler yardımıyla küçük moleküllere dönüştürülmesine “kimyasal sindirim” denir. Büyük molekül olan proteinlerin küçük amino asitlere dönüştürülmesi buna örnektir. Pankreasın üretip ince bağırsağa akıttığı sindirim sıvısında çeşitli enzimler bulunur. Bu enzimler büyük yağ, protein ve karbonhidrat moleküllerini küçük moleküllere dönüştürür. Böylece besin molekülleri bağırsak duvarından geçip kana karışabilirler.

aminoasitler protein molekülleri

Büyük besin molekülleri dişler yardımıyla küçük parçalara bölünür

Küçük parçalar sindirim sıvılarında çözünür.

proteinler enzimler tarafından aminoasitlere dönüştürülür.

Mekanik Sindirim

Kimyasal Sindirim

Balıktaki proteinin sindirilmesi

Bağırsak duvarı

Ben büyük bir protein molekülüyüm, kana karışamıyorum.

Ben küçük bir amino asitim. Duvardan geçip kana karışabiliyorum.

Sindirim

1) Kasların sindirimdeki önemi nedir? 2) Mekanik sindirimle kimyasal sindirim arasındaki fark nedir? 3) Amino asitlerin sindirilmesi gerekmez fakat proteinlerin sindirilmesi gereklidir. Niçin? Sağlıklı beslenme için besinleri çok çiğneyelim.

53

Biliyor muydunuz? Enzimler özeldir. Proteini parçalayan enzim, yağı parçalayamaz. Bazı deterjanlara eklenen enzimler sayesinde, lekelerde bulunan yağ, protein gibi maddeler daha kolay parçalanabiliyor.

4

4.2 A - Dolaşım Sistemi Aldığımız besinlerin vücutta kullanılabilmesi için kana karışması gerektiğini öğrenmiştik. Kana karışan besinler vücuttaki hücrelere ulaştırılmalıdır. Bunu yapan dolaşım sistemidir. Dolaşım sisteminde kalp, damarlar ve kan bulunur. Dolaşım sistemi besinleri taşıma yanında başka görevler de yapar: · Atık maddeleri ve karbondioksiti hücrelerden uzaklaştırır. · Hücrelere oksijen taşır. · Mikroplarla savaşır. · Isıyı vücuda dağıtır.

kalp

Koştuğumuz zaman vücudumuzdaki değişikliği fark ediyor muyuz? Göğsümüzün sol tarafında hızlı hızlı atan bir organ hücrelerimize oksijen ve besin göndermek için uğraşır. Bu organ dolaşım sistemimizin bir damarlar parçası olan kalptir. Kalp kanın hücrelere ulaşmasını sağlayan kastan yapılmış bir pompadır. Kalpte dört tane odacık vardır. Üstteki odacıklara kulakçık,alttakilere ise karıncık denir. Kalbin sol tarafındaki odacıklarda her zaman oksijence zengin (temiz) kan, sağ tarafındakilerde ise oksijence fakir (kirli) kan bulunur. Akciğerlerden ve vücuttan gelen kan Vücuda pompalanan Akciğere gönderilen temiz kan kirli kan kulakçıklardan kalbe Akciğerden gelen girer. Kulakçıklar temiz kan kasılınca, kan Sağ kulakçık Sol kulakçık karıncıklara geçer. İnsanda dolaşım sistemi Karıncıkların Vücuttan gelen kasılmasıyla kan kalpten uzaklaşır. kirli kan Sol Kalbin yapısında bulunan kapakçıklar kanın karıncık geriye doğru akmasını engeller. Böylece kan tek Kapakçık Temiz kan Sağ karıncık yönde ilerler. İnsan kalbinin kesiti

Kirli kan

1) Dolaşım sistemini oluşturan yapılar nelerdir? 2) Kalbin görevi nedir? 3) a) Kalbin hangi odacığı vücuttan gelen kanı alır? b) Kalbin hangi odacığı kanı vücuda pompalar? 4) Kalp kapakçıklarının görevi nedir? 5) By-pass ameliyatı ve kalp pili ile ilgili bilgi toplayın.

Biliyor muydunuz? Kalbimiz 1 dakikada ortalama olarak 70-80 kez atar. Kalp ve damarlar üzerine uzmanlaşmış

doktorlara

kardiyolog denir. Kalp kapakçıkları bozulan kişilere yapay kapakçıklar

Kalp sağlığımız için spor yapalım.

takılabilmektedir.

54

Vücudumuzdaki Sistemler

4.2 B - Kan Damarları ve Dolaşım

KALP toplardamar kanı kalbe getirir

Kan Damarları Ayak ucumuzdan başımıza kadar vücutta bulunan her hücreye kanın ulaşması gerekir. Kanı pompalayan kalptir fakat kanın hücrelere ulaşmasını sağlayan kan damarlarıdır. Kan damarları, kalple vücudun diğer organları arasında bulunur. Kanı kalpten alıp diğer organlara taşıyan damarlara atardamar, kanı kalbe geri getiren damarlara toplardamar denir. Atardamar ve toplardamar arasında bulunan ve kanı hücrelere ulaştıran damarlara kılcal damar

atardamar kanı kalpten vücuda götürür kılcaldamar kanı hücrelere ulaştırır

Büyük ve Küçük Dolaşım

Küçük ve Büyük Dolaşım Kalpten çıkan kanın bir bölümü kalbe geri dönebilmek için uzun bir yol izler. Bir bölümü ise kalbe kısa yoldan geri döner. Yani damarlar içinde dolaşan kanın vücutta izlediği iki önemli yol vardır. Bunlardan biri küçük dolaşımdır. Küçük dolaşım, kanın kalbin sağ karıncığından akciğerlere pompalandıktan sonra oksijence zenginleşerek sol kulakçığa dönmesidir. Kanın izlediği ikinci yol büyük dolaşımdır. Büyük dolaşımda oksijence zengin olan kan sol karıncıktan çıkar ve vücudu dolaşır. Taşıdığı oksijeni hücrelere bırakır, hücrelerdeki karbondioksiti alır. Karbondioksitçe zengin (kirli) kan kalbin sağ kulakçığına döner.

kirli kan akciğere taşınır

Akciğer

temiz kan kalbe döner Küçük Dolaşım

kirli kan kalbe taşınır

kalbin sağ tarafı

kalbin sol tarafı

temiz kan vücuttaki hücrelere taşınır

Büyük Dolaşım

Vücut

Biliyor muydunuz? 1) Atardamarlarla toplardamarların görevleri arasındaki fark nedir? 2) Kandaki maddeleri hücrelere ulaştıran damarlar hangileridir? 3) Büyük ve küçük dolaşım arasındaki fark nedir?

55

Hayvansal yağları fazla tüketmek damarların tıkanmasına ve kalp hastalıklarına neden olur. Kanın vücudu dolaşması ortalama bir dakika sürer. Yetişkin bir insanda damarların toplam uzunluğu 100 000 km’dir.

4

4.2 C - Kan ve Kan Grupları Kan kırmızı renkli bir sıvı gibi görünse de aslında sıvı kısmının rengi farklıdır. Bir tüp içerisinde belli bir süre bekletildikten sonra kanın görüntüsü aşağıdaki gibi olur.

Üstte kalan sarı renkli sıvıya plazma denir. Plazmanın büyük bir kısmı sudur. Ayrıca çözünmüş besinleri ve atıkları içerir. Tüpün altında kalanlar ise kan hücreleridir. Kan hücrelerini mikroskopla inceleyebiliriz.

Kırmızı renkli olanlar alyuvarlardır.Oksijen ve karbondioksit taşırlar. Çekirdekleri yoktur ve disk şeklindedirler.

Çekirdekli olanlar akyuvarlardır. Mikropları yok etmek için çalışırlar.

Mikroskopta göremediğiniz çok küçük hücreler kan pulcuklarıdır. Kanın pıhtılaşmasını sağlarlar.

Kan Grupları ve Kan Alışverişi Hasta, yaralı ya da ameliyat geçiren bir kişi kan nakline ihtiyaç duyabilir. Plastik bir çantada bulunan kan bu kişinin damarına verilir. Acaba herkes birbirine kan verebilir mi? Herkesin kanı aynı mıdır? Sınıfınızdaki kişilere kan gruplarını sorarsanız insanlarda dört çeşit kan grubu olduğunu göreceksiniz. Kan grupları A, B, AB ve O'dır. Kan alışverişinde kan grupları önemlidir. Kan naklinde bulunan kişilerin kan gruplarının aynı olması gerekir. Zorunlu durumlarda belirli 0 gruplar arasında yapılabilecek alışverişler şemada verilmiştir. 0 Kan naklinde kan grupları yanında Rh faktörü de önemlidir. Bir A A B B kişinin alyuvarlarında Rh faktörü varsa Rh+ (pozitif), Rh faktörü yoksa Rh- (negatif)’tir. Kan alışverişinde Rh faktörünün de aynı AB olması gerekir. Kan alış-verişi

AB

1) Parmağımızı kesince kanar fakat kan akışı bir süre sonra durur. Bunu sağlayan kan hücreleri hangileridir? 2) Alyuvarların görevi nedir? 3) Araştır: Kan grupları uymayan kişiler arasında kan alışverişi olursa ne olur?

Biliyor muydunuz? Oksijeni fazla olan kan, oksijeni az olan kana göre daha açık kırmızıdır. Kan hücreleri kemik iliğinde üretilir. 1 saniyede 5 milyon kırmızı kan hücresi üretilir.

Sağlıklı yaşam için kan verilmelidir.

56

Vücudumuzdaki Sistemler

4.2 D - Lenf Dolaşımı ve Doğal Engeller Kan dolaşımı sayesinde vücudumuzdaki hücrelere besin ve oksijen kılcal damarlar yoluyla ulaşır. Kılcal damarlar hücrelerin yanından geçerken plazmanın bir kısmı damardan çıkıp hücrelerin arasına dolar. Madde alışverişi de bu sıvı aracılığıyla olur. Sıvının bir kısmı kılcal damara geri döner. Bir kısmı ise lenf sistemine geçer. Lenf sistemi lenf düğümleri ve lenf damarlarından oluşur. Lenf damarlarına geçen sıvı vücutta dolaşır. Lenf düğümlerinde üretilen akyuvarlar da bu sıvıya katılır ve vücut savunmasında görev yapar. Lenf sıvısı adı verilen bu sıvı daha sonra kan dolaşımına katılır. Şiştikleri zaman bizi mikroplara karşı korumaya çalışan bademciklerimiz lenf düğümleridir.

lenf damarları

lenf düğümleri

Lenf Sistemi

Doğal Engeller Vücudumuz mikroplara karşı nasıl korunur? Vücudun mikropları durdurmak için doğal engelleri vardır. Göz yaşı: Göz yaşı mikropları öldüren bir sıvıdır. Göz kırptıkça göz yüzeyine yayılır.

Ter: Derideki terbezlerinin ürettiği terdeki asit mikropları yok eder.

Solunum yolları: Solunum yollarındaki burun, soluk borusu gibi organlarımızda bulunan hücreler mukus denilen bir sıvı üretir. Bu hücrelerde bulunan küçük tüycükler (siller) ve mukus yardımıyla tozlar ve mikroplar yukarı doğru itilir.

Mide: Midenin ürettiği asit besinlerle vücuda giren mikropları öldürür.

1) Lenf dolaşımının vücudumuz için önemi nedir? 2) Solunum sistemimiz mikropların girişini nasıl engeller?

Deri: Derinin ölü olan dış tabakası mikroplara karşı önemli bir bariyerdir.

57

4

4.2 E - Bağışıklık ve Mikroplar Bağışıklık Mikroplar doğal engelleri aşıp vücudumuza girerse ne olur? Vücut buna nasıl tepki verir? Bazı hastalıkları niye ikinci kez geçirmeyiz? Doğal engelleri aşıp vücuda giren mikroplar akyuvarlar yardımıyla yok edilir. Akyuvarların bazıları mikrobu içine alıp yok eder, bazıları ise mikroplara karşı antikor denen maddeler üretir. Antikorlar mikrobu etkisiz hale getirir. Aynı mikrop vücudumuza ikinci kez girerse akyuvar mikrobu tanır ve hızlı bir şekilde antikor üretir. Mikroplar ölür ve hasta olmayız. Vücudumuz hastalığa karşı bağışıklık Mikroplar zararsız kazanmıştır. hale gelir ve iyileşiriz.

akyuvar antikor

Mikrop vücudumuza girer.

Vücudumuz antikor üretirken mikrop çoğalır ve hastalanırız.

Akyuvarlar mikroba karşı antikor üretmeye başlar Yeterince antikor ürettiğimiz zaman antikorlar mikroplara saldırır.

Aynı mikrop tekrar vücudumuza girmeye çalışırsa akyuvarlar tanıdıkları bu mikroba karşı hızlı bir şekilde antikor üretir ve onları öldürür. Artık vücudumuz bağışıklık kazanmıştır.

Bir hastalığa karşı bağışıklık kazanmak için hasta olmak gerekmez. Aşı ile vücudumuza zayıflatılmış ya da ölü mikrop verilerek de bağışıklık kazanabiliriz. Böylece vücudumuz mikrobu tanımış olur ve onları yok etmek için antikor üretir. Antikorlar vücuda serum içinde hazır olarak da verilebilir. Mikroplar antibiyotik denilen ilaçlarla da öldürülebilir fakat ilaçlar bağışıklık sağlamaz. Mikroplar Vücudumuza girip bizleri hasta eden mikroplar çeşitlidir. Bakteriler kolera, difteri, verem ve tifo gibi hastalıklara neden olur. Viruslerin neden olduğu hastalıklardan bazıları ise grip, nezle, kabakulak, kızamık, hepatit B ve AIDS'dir. AIDS'e neden olan HIV çok tehlikeli bir virüstür. Vücuda girdiği zaman akyuvarlara saldırır ve onları etkisiz hale getirir. Böylece bağışıklık sistemi çöker ve vücut hastalıklara karşı savunmasız kalır. Biliyor muydunuz? AIDS kan yoluyla bulaşan bir hastalıktır. Bu yüzden kan verecek kişilerin kanlarının kontrol edilmesi ve tıbbi Bazı aşılar bağışıklığın aletlerin her zaman temiz olması gerekir. AIDS'ten korunması için tekrarlanır. korunmak için ayrıca diş fırçası ve tıraş bıçağı gibi kişisel AIDS, korunmazsız cinsel ilişki temizlik için kullandığımız aletleri kimseyle paylaşmamalıyız. yoluyla da bulaşır ayrıca hamilelikte anneden bebeğe 1) Aşı yaptırmak neden önemlidir? geçebilir. 2) Antikorların görevi nedir? Su çiçeği aşısını Edward Jenner 3) AIDS hastalığı hakkında bilgi veriniz üretip kullanmıştır. İlk antibiyotik 1928 yılında Sağlıklı yaşam için hijyen ve Alexander Fleming tarafından sterilizasyona dikkat edelim. bulundu.

58

Vücudumuzdaki Sistemler

4.3 A - Solunum Sistemi Solunum ile nefes alıp vermek aynı anlama mı gelir? Aslında ikisi birbirinden ayrılamaz. Vücudumuz biri olmadan diğerini gerçekleştiremez. Oksijen Karbondioksit Solunum, besindeki enerjinin açığa çıkarılmasıdır. Oksijen yardımıyla besin yavaş yavaş parçalanır Enerji ve enerji üretilir. Karbondioksit ve su da yan ürünler Besin Su olarak ortaya çıkar. Solunum hücrelerde gerçekleşir. Hücrelerin solunum yapabilmesi için oksijen alması ve karbondioksitten kurtulması gerekir. Bunu da sağlayan nefes alış verişimizdir. Nefes aldığımızda oksijenli temiz havayı içimize çeker, nefes verdiğimizde de karbondioksitten kurtuluruz. Gazların vücudumuza giriş çıkışı solunum sistemi ile, vücutta taşınması ise dolaşım sistemi ile olur. Burun: İçindeki siller ve mukus ile giren avayı temizler

Kaburgalar arası kaslar: Kaburgaları hareket ettirir.

Soluk borusu: Havayı bronşlara taşır.

Kaburga: Akciğerleri korur.

Akciğer

Alveol: Gaz değişiminin olduğu yerdir. Diyafram

Bronş: Havayı bronşçuklara iletir. Bronşçuk: Havayı hava keseciklerine taşır

Solunum Sistemi Burundan giren temiz hava, soluk borusuna, oradan bronşlara ve daha ince dallar olan bronşçuklara geçer. Bronşçukların sonunda bulunan hava keseciklerinde (alveollerde) gaz değişimi olur. Alveollerin etrafında çok sayıda kılcal damar bulunur. Alveoldeki oksijen kana, kandaki karbondioksit alveole geçer. Nefes alışverişi diyafram ve kaburgalar arası kaslar kontrol eder. Nefes alırken kaburgalar arası kaslar kasılır ve kaburgalar dışarı doğru hareket eder. Diyafram aşağıya doğru iner ve hava akciğerlere dolar. Nefes verirken, kaslar gevşer. Kaburgalar içeri doğru, diyafram yukarı doğru hareket eder. Hava akciğerlerden dışarı atılır. hava girer

hava giriş ve çıkışı temiz kan gider

CO2 alveole geçer

alyuvar

O2 kana geçer

kılcaldamar

alveolde gaz değişimi

hava çıkar kaburgalar dışarı

Biliyor muydunuz?

kaburgalar içeri

1) Nefes alıp vermekle solunum arasındaki farkı açıklayınız. 2) Alveollerin görevi nedir? diyafram kasılır

nefes alırken

kirli kan gelir

diyafram gevşer

nefes verirken

Sigara dumanının olduğu ortamlardan uzak duralım, sağlığımızı koruyalım.

59

Hava kesciklerinin duvarı bir hücre kalınlığındadır. Yetişkin bir insan dakikada 16 kez nefes alır. Sigarada bulunan birçok madde solunum sitemine zarar verir. Akciğerlerde 1.5 litre hava vardır. Toplam hacim (akciğer kapasitesi) 3 ile 5 litre arasındadır.

4

4.4 A - İskelet, Eklem, Kas kafatası

Önemli organları korur.

Vücudu destekler kaburga omurga kalça kemiği

Vücuda şekil verir

Hareketi sağlar

İnsan İskeleti

Kaza geçirip başını çarpan ya da maçta sert bir darbe alan birinin hemen röntgen filmi çekilir. Röntgen filminde gözlenen vücudun önemli bir sistemidir: İskelet sistemi İskeletimiz olmasaydı ne olurdu? Ayakta durabilir miydik? Hareketlerimiz nasıl olurdu? İskeletimiz kemik ve kıkırdaktan oluşmuştur. Kemikler sert yapıdadır. Darbeye ve basınca karşı dayanıklıdır. Kemiğin aynı zamanda hafif oluşu da hareketi kolaylaştırır. Kemiklerin birleştiği yere eklem denir. Eklemler hareketi kolaylaştırır. Başınızı yukarıya kaldırırken, çenenizi hareket ettirirken, yere eğilirken, koşarken ve yürürken eklemler yardımcıdır. Aşağıdaki röntgenlerde değişik eklemler gösterilmiştir. Bunları inceledikten sonra nasıl hareket ettiklerini görmek için tabloya bakınız.

Vücutta bulunduğu yer

Hareket çeşidi

Eklem Oynar a) Menteşe: b) Döner:

Tek eksende hareket eder Döner

Yarı oynar

Hareketleri sınırlıdır

Oynamaz

Hareket etmez

Diz, dirsek Kalça, omuz Boyun, Omurgadaki omurlar arasında Kafatasındaki kemikler arasında

Eklemleri oluşturan kemiklerin ucu kıkırdakla kaplıdır. Kıkırdak şoku emer ve kemiklerin birbirine sürtünmesini engeller. Kemikleri bir arada tutan bağlardır. Kas Vücudumuzda çok sayıda kas bulunur. Bunların çoğu kemiklere bağlıdır ve onları hareket ettirir. Diğer kaslar vücut içindedir. Kalp kası kalbin yapısında bulunur ve sürekli çalışır. Düz kaslar kalp dışındaki organların (mide, bağırsak, kan damarları vb.) yapısında bulunur ve yavaş çalışır. Kemiklere bağlı olan kaslara çizgili kas denir. Çizgili kaslar hızlı çalışır. Bir kemiğin hareket edebilmesi için çizgili kasların kasılması gerekir. Kasılan kas kemiği çeker fakat itemez. Bu yüzden çizgili kaslar genelde çiftler halinde Biliyor muydunuz? bulunurlar. Bir kas kemiği belli bir yönde hareket ettirirken diğeri zıt yönde hareket ettirir. Kolumuzdaki zıt çalışan Bir adım attığımızda yaklaşık 100 kaslar aşağıdaki şekilde gösterilmiştir tane kasımız çalışır. Vücudumuzdaki en küçük kemik kulaktaki çekiç kemiğidir. İskeletimizde 206 tane kemik vardır.

gevşer kasılır kasılır gevşer

Koldaki Kaslar

60

Vücudumuzdaki Sistemler

4.5 A - Boşaltım Sistemi Vücudumuzda dolaşan kanda bir çok madde bulunur. Kanda dolaşan maddelerin belirli miktarlarda olması gerekir. Zaralı veya fazla olanlar vücuttan uzaklaştırılmalıdır. Sizce bu nasıl gerçekleşir?

Kanı böbreğin içine taşıyan damar İdrar borusu: idrarı idrar kesesine taşır Böbrek: zararlı maddeleri ve fazla suyu kandan ayırır

İdrar kesesi: idrarı depolar

İnsanda Boşaltım Sistemi

İdrar kanalı: idrarı vücut dışına atar

Boşaltım sisteminin en önemli organı böbreklerdir. Böbrek içine giren kandan, fazla suyu ve atık maddeleri alır. Böbrekte oluşan sıvıya idrar denir. Vücudumuzda fazla su yoksa oluşan idrar miktarı az olur. Çok su içtiğimizde ise fazla miktarda idrar üretiriz. Böbrekte biriken idrar, idrar borusu ile idrar kesesine taşınır. Kesede depolanan idrar belirli aralıklarla idrar kanalından dışarı atılır. Kanın süzülmesini ve zararlı maddelerin dışarıya atılmasını sağlayan organların tümü boşaltım sistemini oluşturur. İnsanda iki tane böbrek bulunur. Bir tanesi hastalanırsa kişi tek böbrekle yaşamına devam edebilir. Fakat iki böbreği de hastalanan birey problemler yaşar. Kanın süzülmesi ve temizlenmesi için diyaliz makinesine bağlanması ya da böbrek nakli yaptırması gerekir. Boşaltımda görev yapan başka organlar da vardır. Örneğin karaciğer ürettiği safra suyu yardımıyla bazı atık maddelerin atılmasını sağlar. Akciğerlerle karbondioksiti, deri ile de tuz ve suyu atarız.

Biliyor muydunuz? Böbreğimizde kanı temizleyen 1.000.000 tane küçük filtre(nefron) bulunur. Günde 2-3 litre idrar üretiriz. Böbrek nakli yapılabilmesi için uygun vericinin bulunması gerekir. Ürologlar boşaltım sistemi üzerine uzmanlaşmış doktorlardır.

Diyaliz Makinesi

1) Böbreğin görevi nedir? 2) Diyaliz makinesine kimler bağlanır? Niçin? 3) Çok su içtiğimizde neden fazla miktarda idrar üretiriz?

61

4

4.6 A - Sinir Sistemi beyin merkezi sinir sistemi

omurilik

çevresel sinir sistemi

Vücudumuzun kontrol merkezi beyindir. Beyin kafatası tarafından korunur. Beyinle vücudun diğer bölümleri arasında sinirler bulunur. Sinirlerin görevi mesaj taşımaktır. Beynin alt kısmından başlayıp aşağıya doğru devam eden yapıya omurilik denir. Omurilik omurga tarafından korunur. Beyin, omurilik ve tüm sinirler sinir sistemini oluşturan yapılardır. Beyin ve omurilik merkezi sinir sistemi,geriye kalan tüm sinirler ise çevresel sinir sistemi olarak adlandırılır.

İnsanda Sinir Sistemi

* Gözden beyine mesaj iletilir: “Çeşitli bisküviler var.” * Beyin karar verir: “Çikolatalısı çok güzel görünüyor.” * Beyin eldeki ve koldaki kaslara mesaj gönderir: “Çikolatalıyı al” Seçimimize sunulan bisküviler

Yukarıda beyinin çalışmasıyla ilgili bir örnek gördük. Beyine sinirler aracılığıyla sürekli olarak mesaj iletilir. Mesajların çoğu duyu organlarından gönderilir. Beyin kendisine gelen mesajları yorumlar, ne yapılacağına karar verir ve çoğunlukla kaslara mesaj gönderir. Böylece vücut gerekli cevabı vermiş olur. Vücutta gerçekleşen bazı olaylarda bisküvi seçimindekinin aksine beyin devrede değildir. Otomatik olarak gerçekleşen bu hareketlere refleks denir. Sıcak bir nesneye dokunduğumuz zaman hemen elimizi çekeriz. Düşünmeden yaptığımız bu hareket reflekstir. Aynı zamanda öksürmek ve hapşırmak da refleks örnekleridir. Burnumuza bir şey kaçtığında hapşırırız.

Biliyor muydunuz? 1)Sinir sisteminin kısımlarını yazınız. 2)Beynin görevi nedir? 3) Refleksin önemi nedir? Omuriliğimiz zarar görürse felç olabiliriz. Oynarken ya da şakalaşırken dikkatli olalım

62

Beynimizde milyarca sinir hücresi bulunur. Beyin saniyede 50 milyon civarında mesajla ilgilenir. Sinir sistemi üzerine uzmanlaşmış kişiler nörologlardır.

Vücudumuzdaki Sistemler

4.6 B - Beyin

Beyin çok karmaşık bir organdır. Bilim insanları beynin işleyişini anlamak için yoğun çalışmalar yapmaktadır ve bazı sonuçlara ulaşmayı başarmıştır.

beyin kabuğu

beyincik omurilik soğanı

Beyinin Bölümleri dokunma

Beynin üst kısmına beyin kabuğu (korteks) denir. Zeka, hafıza, öğrenme ve düşünme ile ilgili merkezler buradadır. Ayrıca görme, işitme gibi duyu merkezleri de beyin kabuğundadır. İsteğe bağlı olarak yapılan hareketler korteks tarafından kontrol edilir.

koku alma tat alma

düşünme ve hafıza

hareket

görme

işitme Beyin Kabuğundaki Bazı Merkezler

Omurilik soğanı, iç organların çalışmasını düzenler. Örneğin nefes alış veriş hızı ve kalp atışları onun kontrolündedir. Beyincik ise vücudun dengede olmasını kontrol eder. Hareket ederken dengede kalmamızı sağlar. Örneğin sörf yapan birinin sörf tahtası üzerinde durabilmesinde beyincik önemli bir görev yapar.

1) Beynin kısımlarının isimlerini ve her birinin görevlerini yazınız. 2) Beynin hangi bölümünün aşağıdaki faaliyetlerle ilgili olduğunu belirtiniz. a) Kalp atış hızının kontrol edilmesi: b) Öğretmenin anlattığı dersin öğrenilmesi: c) İp üzerinde dengede durmak:

63

Biliyor muydunuz? Beyin ortadan iki yarımküreye ayrılmıştır. Sol yarımküre vücudun sağ tarafını, sağ yarımküre vücudun sol tarafını kontrol eder.

4

4.7 A - İç Salgı Bezleri Korku filmi izlerken ya da bir köpek bizi kovalarken vücudumuzda bazı değişiklikler olur. Nefes alış verişimiz hızlanır. Kalbimiz yerinden çıkacakmışçasına atmaya başlar. Bunların sebebi iç salgı bezlerimizdir. İç salgı bezleri sinir sistemi ile birlikte vücudun çalışmasını düzenler. İç salgı bezleri hormon adı verilen kimyasal moleküller üretir. Hormonlar üretildikleri iç salgı bezinden kana verilirler ve hedef organlarına dolaşım sisteminde taşınırlar. Korktuğumuz zaman iç salgı bezlerimizden biri olan böbreküstü bezimiz adrenalin hormonunu üretir ve kana verir. Vücudu dolaşan adrenalin kalp atışlarını ve nefes alış verişini hızlandırır. Böylece vücudu tehlikeye hazırlar. Hormonlar kanla taşındıkları için sinirsel mesajlardan çok daha yavaş etki gösterirler. Büyüme, vücudun çalışma hızı ve cinsel gelişim hormonlar tarafından kontrol edilen olaylardan bazılarıdır.

Hipofiz: Büyüme hormonu üretir.

Tiroit: Vücudun çalışma hızını kontrol eden tiroksin hormonunu üretir.

Pankreas: Kandaki şeker miktarını ayarlayan insülin ve glukagon hormonlarını üretir.

Eşeysel bezler: Dişiye ya da erkeğe ait cinsiyet özeliklerinin ortaya çıkmasını sağlayan hormonlar üretirler.

Böbreküstü bezleri: Korku, heyecan anında adrenalin üretir.

İç Salgı Bezleri

Biliyor muydunuz? Adrenalinin diğer adı “kaç ya da savaş “ hormonudur. Her iki durumda da vücudun enerjiye ihtiyacı vardır. Adrenalinin sebep olduğu değişiklikler vücudun daha fazla enerji üretmesini sağlar.

1) Hormon nedir? 2) Vücudumuzdaki iç salgı bezlerinden iki tanesinin adını yazıp ürettiği hormonlara örnek veriniz. 3) Hormonların vücuttaki görevi nedir?

64

Vücudumuzdaki Sistemler

TEST 4 1) Aşağıdaki şekilde insana ait sindirim sistemi gösterilmiştir. B C

a) Numaralandırılmış kısımların isimlerini yazınız. b) Aşağıdaki görevleri hangi organların yerine getirdiğini belirtiniz. i) Dışkının dışarı atılmasını sağlar. ii) Besinleri bulamaç haline getirir. iii) Safra üretir. iv) Besinlerin çoğu bu bölümde kana karışır.

I

2) Aşağıda verilen kan hücrelerini ve damarları görevleriyle eşleştiriniz. a) Akyuvar b) Atardamar c) Kılcaldamar d) Kan pulcukları e) Toplardamar f) Alyuvar

1) Kanı hücrelere ulaştırır. 2) Oksijen ve karbon dioksit taşınmasında görevlidir. 3) Vücuttaki kanı kalbe getirir. 4) Vücut savunmasında görevlidir. 5) Kanı kalpten vücuda taşır. 6) Kanın pıhtılaşmasını sağlar.

3) a) Kanın vücuttaki görevleri nelerdir? b) Yandaki şekilde kalbin odacıkları gösterilmiştir. i) Odacıkların isimlerini yazınız. ii) Temiz kan bulunduran odacıkları kırmızıya, kirli kan bulunduranları maviye boyayınız.

A

B D

C

4) a) Niçin nefes alırız? Açıklayınız. b) Bronş

Alveol

Burun

Kan

Bronşçuk

Soluk borusu

Yukarıda verilen yapıları sıralayarak havadaki bir oksijen molekülünün vücutta izleyeceği yolu belirtiniz. 5) a) İskeletin görevleri nelerdir? b) Aşağıda verilen organları koruyan kemiklerin adlarını yazınız. Kalp: ......................., Beyin: ........................., Akciğer: ........................, Omurilik: ............... c) Eklem çeşitleri nelerdir? Her birine birer örnek veriniz. 6) I- Tencerede kaynayan suyun altını kapatmak. II- Toz girdiği zaman gözümüzü kapatmak. Yukarıda verilen hareketlerden hangisi reflekstir? Nedenini açıklayınız. 7) Aşağıdaki olaylarla ilgili olan hormonların adlarını yazınız. a) Kan şekerinin düzenlenmesi: b) Vücudun çalışma hızının kontrolü:

65

4

Çoklu Zeka Etkinlikleri Dinlediğiniz şarkılarda geçen, vücudumuzdaki sistemlerle ilgili cümleleri bir araya getirerek bir müzik kolajı oluşturunuz.

Aşağıda verilen ve ünitede öğrendiğiniz diğer kavramları da kullanarak bir sözlük hazırlayınız. Enzim

Mekanik sindirim

Toplardamar Bağışıklık Beyin

A

Eklem

Alveol

Kalp

“Bu kalp seni unutur mu?” “Kan ve gül, gül ve diken, aşkım ve ben”

Akyuvar Hormon

............................... ............................... ............................... ...............................

Akyuvar: Vücudu mikroplara karşı koruyan kan hücreleridir. Alveol: Akciğerin yapısında bulunan hava keseciğidir.

B

............................... ...............................

Bağışıklık: ...........................

............................... ............................... ............................... ...............................

Beyin: ....................

Aşağıda verilenler arasındaki benzerlik ve farklılıkları yazınız.

Ünitede öğrendiğiniz kavramları kullanarak aşağıdaki gibi bir çengel bulmaca hazırlayınız.

Alyuvar

Soldan sağa: 1) Kanın sıvı kısmıdır. 2) Kemiklerin ucunu kaplar.

Atardamar Yukarıdan aşağıya: 1) Vücuda ölü ya da zayıflatılmış mikrop verilmesidir. 2) Böbrekte oluşan sıvıdır.

1 1 P L A Ş 2 K I

Nakarat

Kulakçık

2 İ Z M A D R K I R D A K R

Akyuvar

Toplardamar

Karıncık

Benzerlikler: 1) ........................................ 2) ........................................ 3) ........................................ Farklılıklar: 1) ........................................ 2) ....................................... 3) .......................................

66

Vücudumuzdaki Sistemler

Çoklu Zeka Etkinlikleri Aşağıdaki malzemeleri kullanarak akciğerlerin çalışmasını gösteren bir model yapınız. Malzemeler: Tek delikli lastik tıpa, plastik su şişesi, 2 küçük balon, 1 büyük balon, makas, Y tüpü, bıçak. Yapılışı: Su şişesinin tabanını bıçak ile dikkatli bir şekilde kesiniz. Y tüpünün iki ucuna küçük balonları takıp, diğer ucu da lastik tıpadan geçiriniz. Lastik tıpa ile şişenin ağzını kapatınız. Büyük balonun ağzını sıkıca bağlayıp yuvarlak kısmını 1-2 cm kesiniz. Kestiğiniz balonu şişenin kesik kısmına geçiriniz.

Büyük balonu aşağıya doğru çekerken ve şişeye doğru iterken küçük balonları gözleyiniz. Yaptığınız bu modelde, şişe, büyük balon ve küçük balonların solunum sistemindeki hangi yapıları temsil etmekte olduğunu belirtiniz. Ünite'de öğrendiğiniz kavramları aşağıdaki gibi kartlara yazınız. Kartlarda yazılı kavramları sessiz sinema oyunu ile sınıftaki arkadaşlarınıza anlatınız.

Sınıf arkadaşlarınız ile 4 kişiden oluşan bir grup oluşturup aşağıdaki soruları sınıfınızda bulunan diğer öğrencilere sorunuz. Elde ettiğiniz verileri sınıfla paylaşınız. İsim

Can

Kan Grubu Kan alabildiği gruplar A A ve O

Kan verebildiği gruplar A ve AB

67

AŞI

BÖBREK

AKCİĞER

OMURİLİK

DÜZ KAS

MEKANİK SİNDİRİM

NOTLAR ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... .......................................................................................................................................................

ÜNİTE 5

DUYU ORGANLARIMIZ VE DUYULARIMIZ

Hipermetrop

Miyop

Gözbebeği Ortasındaki boşluk

İris Bulunur

Işınlar Odaklanmazsa

Retina

Sklera

Damar Tabaka

Işınları Üzerine Odaklar

Mercek

Tabakaları Parçasıdır

GÖZ

Korur

Konjanktiva

Görme

Basınç, dokunma, sıcak, soğuk, ağrı

DUYU ORGANLARI

DERİ

İşitme

Koku Alma

KULAK

Duyu Alıcılar

BURUN Koku Alıcılar Bulundurur.

Bölümleri

Sarı Bölge Ses Dalgalarını Toplar

Kulak Kepçesi Ses Dalgaları Geçer

Dış Kulak Yolu Titrer

Kulak Zarı

DİL Tat Alıcılar Bulundurur

Bulundurur

Dış Kulak

Tat Alma

Orta Kulak

İç Kulak Duyu Alıcı Tüycükler İçerir

Titreşimleri Yükseltir

İşitme Kemikçikleri

Kohlea

Basıncı Dengeler

Östaki Borusu

Vücudun Dengesini Sağlar

Yarım Daire Kanalları

Tat Alma Tomurcukları

5

Giriş Etkinlikleri Bukalemunların gözlerini bazen öne bazen de yanlara çevirdiği bilinmektedir. Sizce bukalemunlar gözlerini hangi durumlarda yanlara, hangi durumlarda öne çevirir? Arkadaşlarınızla tartışınız ve düşüncelerinizi not alınız. Ünite sonunda notlarınızı gözden geçiriniz.

Yandaki resimde gördüğünüz bardaktaki meyve suyunun tadını rahatlıkla alabiliriz fakat cam bardağın tadını alamayız. Neden? Arkadaşlarınızla tartışınız ve düşüncelerinizi not alınız. Ünite sonunda notlarınızı gözden geçiriniz.

Resimdeki avcılardan hangisinin kıyafeti hem kendi güvenliği hem de av açısından daha uygundur?

Bir gözünüzü kapatınız. İki tükenmez kalemi göz hizasına getirin ve uçlarını birbirine temas ettirin. Yukarıdaki işlemi rahatlıkla yapabiliyor musunuz? Arkadaşlarınızla tartışınız ve düşüncelerinizi not alınız. Ünite sonunda notlarınızı gözden geçiriniz.

70

Duyu Organlarımız ve Duyularımız

DUYU ORGANLARIMIZ VE DUYULARIMIZ

Tüm canlılar iç ve dış çevrelerinde gerçekleşen değişimlerle karşı karşıya kalırlar. Genelde hayatta kalmaları, bu değişimlere verdikleri doğru tepkilere bağlıdır. Canlılar çevrelerindeki değişimleri algılayabilmek için birtakım yollar geliştirmişlerdir. Canlıların çevredeki değişimler tarafından uyarılabilen duyu alıcıları vardır. Duyu alıcılar duyu organlarında gruplar halinde bulunurlar. Hayvanların besin bulabilmeleri için duyu organlarına ihtiyaçları vardır. Duyu organlarının yardımı ile düşmanlarından korunabilirler, yollarını bulabilirler. Hayvanlar dünyayı duyu organları sayesinde algılar. Farklı türler dünyaya farklı duyu pencerelerinden bakarlar ve algıladıkları da farklı olur. Örneğin, köpekler renkleri göremezler fakat işitme ve koku alma duyuları insanlarınkinden çok daha gelişmiştir. Güneş doğarken köpeğinizle gezintiye çıkarsanız; siz güneşin muhteşem manzarasının keyfini alırken, köpeğiniz belki de çalılıkları koklamaktan ve orada yaşayan küçük hayvanların seslerini işitmekten keyif alıyor olacaktır.

kulak göz burun

deri

dil

'Duyu Organlarımız ve Duyularımız' bölümünde duyu organlarımızın çevremizdeki değişiklikleri nasıl alabildiğini ve görme, işitme, dokunma gibi duyuların nasıl algılandığını öğreneceğiz. İnsanda beş duyu organı vardır. Bunlar yukarıdaki resimde gösterilmiştir.

71

5

5.1 A - Gözler

insan gözünün boyuna kesiti

gözler

Bu konuyu sınıfta işlemeye başladığınız zaman kulaklarınız öğretmeninizin sesini işitiyor, gözleriniz ise bu kitaptaki cümleleri ve resimleri görüyor. Gözlerinizin nasıl çalıştığını ve nasıl görebildiğini hiç düşündünüz mü? Göz içi sıvı dolu bir top gibidir. Işığa duyarlı olan ve ışığı alan hücreler gözün iç kısmında bulunur. Gözün ön kısmında gözü koruyan çok ince bir hücre tabakası vardır. Bu tabakaya konjanktiva adı verilir. Araba ile seyahat ederken arabanın ön camını temiz tutmak ve çevremizdeki cisimleri rahat görebilmek için ne yaparız? Arabanın ön camına su püskürtüp sileceklerle temizlediğimiz gibi gözün ön kısmı da sık sık gözyaşları ile yıkanır ve gözümüzü her kırptığımızda temizlenir. Göz kırpma göze ulaşan toz zerreciklerini uzaklaştırır. gözyaşı bezi

Biliyor muydunuz?

gözbebeği iris

gözyaşı kanalı

sklera göz yaşı bezi ve gözyaşı kanalı

1) Konjanktiva'nın gözdeki önemi nedir? 2) Gözümüze toz kaçtığında neden gözümüz yaşarır ve gözümüzü sık sık kırparız?

Göz sağlığımız için yüzümüzü ve gözlerimizi her sabah ve yatmadan önce mutlaka yıkayalım.

72

Böceklerde ve örümceklerde çok sayıda göz biriminin birleşmesiyle oluşan petek göz bulunur. Petek gözlerde her bir gözcük kendi optik sistemine sahiptir. Böceklerin gözleri hareketli cisimlerin algılanmasında insana göre 12 kat daha hızlı hareket etme özeliğine sahiptir. İnsan gözü saniyede 40 - 55 titreşimi izleyebilirken sinekler 260 - 265 titreşimi izleyebilirler.

Duyu Organlarımız ve Duyularımız

5.1 B - Enerji Dönüşümü Yapan Göz ve Yapısı Gözler ışığı alarak enerji dönüşümü yapan ve beyne elektrik sinyalleri gönderen özel sinir hücrelerine sahiptir. Dış ortamda meydana gelen değişiklikler (sıcaklık, dokunma, ışık vb.) tarafından uyarılabilen özel hücrelere duyu reseptörleri denir. Gözde ışık tarafından uyarılabilen duyu reseptörleri vardır. kirpiksi kaslar

retina (ağ tabaka)

Kasılıp gevşeyerek merceğin şeklini değiştirirler.

iris

Işığa duyarlı hücreleri içerir. Gözün en iç tabakasıdır.

Gözün renkli kısmıdır. Göz yuvarlağının içine ulaşabilecek ışık miktarını ayarlar. Damar tabakanın bölümüdür.

damar tabaka (pigment tabakası) Retinanın beslenmesini sağlayan kan damarları içerir.

göz merceği Işığın kırılmasını ve görüntünün retinada odaklanmasını sağlar.

sklera (sert tabaka) Gözün şeklini ve gözü korur.

göz bebeği

sarı leke

Işığı göz yuvarlağına ulaştıran boşluktur. Gözbebeği gözün siyah görünen kısmıdır.

Retinanın ışığa en duyarlı bölgesidir.

optik sinir Mesajları gözden beyine taşır.

kornea Sert tabakaya ait saydamlaşmış yapıdır. Işığın göze ulaşmasını sağlar.

Her iki bölüm de sıvı ile doludur. Bu sıvılar gözün şeklinin ve canlılığının korunmasını sağlar.

kör nokta

İki Gözle Görme

avcı hayvanda gözler öndedir

av olan hayvanda gözler yandadır

Optik sinirin bulunduğu yerde ışığa duyarlı hücreler bulunmaz. Bu noktada görüntü oluşamaz.

Canlılar iki gözle derinlik ve mesafeleri daha kolay kestirebilir fakat tek gözle yanılabilir. Görüş alanımız iki gözle genişler. Doğadaki canlılara baktığımızda av olan canlıların gözleri, geniş görüş alanı için yanlardadır. Bu canlılar, düşmanlarını erken görürse yaşama şansları daha yüksektir. Avcı konumundaki canlıların ise gözleri avlarının mesafesini daha iyi kestirebilmeleri için öndedir. Örneğin, şahinlerde veya kaplanlarda gözler öndedir.

Biliyor muydunuz? Mavi balinanın gözlerinin büyüklüğü futbol topu kadardır.

1) Gözde bulunan yapıları ve görevlerini yazınız. 2) Tavşanların gözlerinin yanda olması onlara doğada nasıl avantaj sağlar?

73

5

5.1 C - Görüntü Oluşumu ve Görme Olayı Bir cisme bakarken cisimden gelen ışık ışınları sırası ile kornea, gözbebeği ve mercekten geçerek retina üzerine düşerler ve retinada görüntü oluşur.

Sizce aşağıdaki şekillerin hangisinde görme daha nettir?

Retina Tabakasında Görüntü Oluşumu:

Retinada oluşan görüntü baş aşağı ve iki boyutludur.

· Cisimlerden gelen ışık ışınları önce kornea, daha sonra da mercek tarafından kırılıp retina tabakasında odaklanırlar. · Görüntü retina tabakasında oluşur. Retinada oluşan görüntü baş aşağı ve iki boyutludur. · Retinadaki ışık alıcıları (duyu reseptörleri), görüntüyü elektriksel sinyallere (mesajlara) dönüştürürler, · Optik sinir, mesajları gözden beynin görme olayından sorumlu merkezine taşır, Beyin mesajları yorumlar ve düz, üçboyutlu görüntüler haline getirir. Görme olayı beyinde gerçekleşir

Biliyor muydunuz?

1)Retinadaki görüntü oluşum aşamasını anlatınız. 2)Yandaki harfin retinadaki görüntüsü nasıldır?

Göz sağlığımız için yeterli ve dengeli beslenelim, özellikle A vitamini içeren besinleri tüketelim.

74

Retina'da görüntü 0.1 saniye kalır. Göz hastalıklarının tedavisi ve göz sağlığı alanında uzmanlaşmış Göz Hastalıkları Uzmanı doktorlar vardır.

Duyu Organlarımız ve Duyularımız

5.1 D - Farklı Uzaklıklardaki Cisimlerin Retinada Odaklanması Yakındaki cisimlerden gelen ışık ışınlarının retinada odaklanabilmesi için uzaktaki cisimlerden gelen ışık ışınlarına göre daha çok kırılması gerekir. Bu olay da göz merceğinin şekil değiştirmesiyle sağlanır. Göz merceği ne kadar kalın olursa ışık ışınları o oranda çok kırılır.

Yakındaki bir cismin net görülebilmesi için mercek ince mi yoksa kalın mı olmalı? Kirpiksi kasların kasılıp gevşemesi göz merceğinin incelip kalınlaşmasını sağlar. Yakındaki bir cismin net görülebilmesi için mercek kalınlaşır. Uzaktaki bir cismin net görülebilmesi için göz merceği incelir. Gözün farklı mesafelerdeki cisimleri odaklayabilmesine 'göz uyumu' denir. Yakındaki Bir Cismin Retinada Odaklanması

•Kirpiksi kaslar kasılır. •Göz merceği kalınlaşır. •Yakındaki cisim odaklanır Uzaktaki Bir Cismin Retinada Odaklanması

•Kirpiksi kaslar rahatlar. •Göz merceği incelir. •Uzaktaki cisim odaklanır.

1) Göz merceğinin şekil değiştirebilmesi neden önemlidir? 2) Uzaktaki bir cisme baktıktan sonra yakındaki bir cisme bakarken gözde ne gibi değişiklikler olur? Gözlerimizi sık sık uzağa bakarak dinlendirelim.

75

Biliyor muydunuz? İnsanlar yaşlandıkça göz merceği esnekliğini kaybetmeye başlar ve göz uyumu eski gücünü kaybeder. Göz merceğinin bulutlanması olan katarakt, çok sık rastlanan bir hastalıktır. Basit bir operasyonla tedavi edilebilir.

5

5.2 A - Göze Gelen Işık Miktarının Ayarlanması Karanlık bir yerden dışarıya gün ışığına çıktığımızda gözlerimizin net görmesi zorlaşır ve ışığa alışıp tekrar net görebilmemiz biraz zaman alır. Bu gibi olaylar bize retinaya gelen ışık miktarının ayarlanması gerektiğini hatırlatır. Işık ışınları göze gözbebeği adı verilen küçük bir delikten geçerek girer. İris kendi boyutunu değiştirerek gözbebeğinin büyüyüp küçülmesini sağlar. Ortamda az ışık varsa gözbebeği göze daha çok ışık ulaşabilmesi için büyür, ortamda çok ışık varsa göz bebeği küçülür.

Ortamda az ışık varsa gözbebeği büyür.

Ortamda çok ışık varsa gözbebeği küçülür.

Etkinlik: İki gözünüzü aynada iyice inceleyin. İris ve gözbebeğinin büyüklüklerine dikkat edin. Daha sonra bir gözünüzü bir süre elinizle kapatın ve diğer gözünüzle aynaya bakın. Şimdi elinizi çekin ve daha önce kapalı olan gözünüze aynada bakın. · Daha önce kapalı olan gözünüzde ne gibi değişiklikler gözlemliyorsunuz?

Renkli Görme Retinada bulunan ışık alıcılarının bazıları renkli ışığa duyarlıdır. Renkli ışığa duyarlı alıcıların herhangi bir çeşidinin eksikliği durumunda renkleri ayıramama yani 'renk körlüğü' ortaya çıkar. En yaygın renk körlüğü kırmızı, kahverengi ve yeşili ayıramama durumudur. Normal gören biri kişi şekildeki Tam renk körlüğünde ise renk körü kişi tüm renkleri, gri ve 16 rakamını görebilir, renk körü bir kişi ise göremez. grinin tonları olarak görür.

Biliyor muydunuz?

1) Göz bebeğimizin büyüyüp küçülmesi hangi şartlarda ve nasıl gerçekleşir? 2)Renk körlüğünün nedeni nedir?

Erkeklerin %8, kadınların ise %0.4 renk körüdür. Hayvanların çoğu renk körüdür.

Göz sağlığımızı koruyabilmek için çok parlak ışığa çıplak gözle bakmayalım.

76

Duyu Organlarımız ve Duyularımız

5.2 B - Retinada Tam Odaklanmış Görüntüler Elde Edilemezse! Gözde bulunan kirpiksi kasların göz merceğinin şeklini değiştirerek farklı mesafelerdeki cisimleri odaklayabildiğini daha önce öğrenmiştik. Cisimlerden gelen ışınlar yeterince odaklanamayıp net görüntü oluşturulamazsa görme bozuklukları ortaya çıkar: Uzağı görememe (miyop göz): Göz merceği yeterince incelemezse uzaktaki cisimlerden gelen ışık ışınları gereğinden fazla kırılır ve retinanın üzerine değil önüne düşerler. Net görüntü elde edilemez ve uzağı görememe (miyop göz) adı verilen görme bozukluğu ortaya çıkar. Göz yuvarlağı gereğinden fazla uzun ise yine aynı durum ortaya çıkar ve net görüntü elde edilemez. Bu göz bozukluğu kalın kenarlı (dışbükey) mercek içeren gözlük kullanılarak düzeltilebilir. kalın kenarlı mercek

miyop gözde görüntü oluşumu

miyop gözde düzeltilmiş görüntü oluşumu

Yakını görememe (hipermetrop göz): Göz merceği yeterince kalınlaşamazsa yakındaki cisimlerden gelen ışınlar gereğinden az kırılır ve retinanın arkasına düşerler. Net görüntü oluşturulamaz ve yakını görememe (hipermetrop göz) adı verilen görme bozukluğu ortaya çıkar. Göz yuvarlağı gereğinden fazla kısaysa yine aynı durum ortaya çıkar ve net görüntü oluşturulamaz. Bu göz bozukluğu ince kenarlı (içbükey) mercek içeren gözlük kullanılarak düzeltilebilir. ince kenarlı mercek hipermetrop gözde düzeltilmiş görüntü oluşumu

hipermetrop gözde görüntü oluşumu

Biliyor muydunuz? 1) a) Uzağı görememenin nedenleri neler olabilir? b) Bu göz kusuru nasıl düzeltilebilir? 2) a ) Yakını görememenin nedenleri neler olabilir? b) Bu göz kusuru nasıl düzeltilebilir? 3) Yakını görememe ve uzağı görememe dışında başka hangi nedenlerden insanların gözlük kullandığını araştırınız.

Gözlük, Göz Hastalıkları Uzmanı doktorun tavsiyesi ile önerilen şekilde kullanılmalıdır.

77

Göz uyumu, memeliler bazı kuşlar ve sürüngenlerde göz m e r c e ğ i n i n ş e k i l değiştirmesiyle, balık ve kurbağalarda ise göz merceğinin ileri geri hareket ettirilmesiyle sağlanır. Kontakt lensler de görme bozukluklarını düzelten merceklerdir.

5

5.3 A - İşitme ve Denge Organı; Kulak Su birikintisine atılan taş nasıl suda dalgalar oluşturuyorsa sesler de havada aynı dalgalar halinde yayılır. Ses dalgaları titreşimler halinde kulaktaki duyu alıcılarına ulaştıkları zaman duyu alıcıları beyine mesaj gönderir ve işitme gerçekleşir.

Dış Kulak

Orta Kulak

İç Kulak yarım daire kanalları

işitme siniri

kulak kepçesi örs dış kulak yolu

kulak zarı

çekiç

üzengi

östaki borusu

kohlea (salyangoz)

Kulakta bulunan yapılar

Yukarıdaki şekilde gördüğünüz gibi kulak üç bölümden oluşur; dış kulak, orta kulak ve iç kulak. Dış kulakta; kulak kepçesi, dış kulak yolu ve kulak zarı bulunur. Orta kulakta; işitme kemikçikleri (çekiç, örs, üzengi) ve östaki borusu bulunur. Östaki borusu orta kulak ile dış ortam arasındaki basıncı dengeleyip kulak zarının zarar görmesini engeller. İç kulakta; kohlea (salyangoz), yarım daire kanalları bulunur. 1) Kulağın bölümlerini ve bu bölümlerde bulunan yapıları yazınız. 2) Östaki borusunun görevi nedir? 3) İşitme aygıtının hangi durumlarda kullanıldığını ve nasıl çalıştığını araştırınız. Çok yüksek ses ve gürültü bulunan eğlence ortamlarında fazla vakit geçirmek işitme kaybına yol açabilir.

78

Kulak koruyucuları kulağın zarar görmesini önleyebilir

Biliyor muydunuz? İnsan, frekansı 20- 20.000 Hz arasındaki sesleri duyar. Köpekler 100.000 Hz sesleri, yarasalar 98.000 Hz, balıklar 3.000-4.000 Hz, kurbağalar 50.000 Hz frekanslı sesleri duyabilirler. Kulak, burun, boğaz hastalıklarının tedavisi ve bu yapıların sağlığı alanında uzmanlaşmış Kulak-Burun-Boğaz Uzmanı doktorlar vardır.

Duyu Organlarımız ve Duyularımız

5.3 B - İşitme İşitme

4. Kulak kemikçikleri de titreşimleri bir çok kat yükselterek oval pencereye iletirler.

2. Ses dalgaları dış kulak yolundan geçerek kulak zarına ulaşırlar ve kulak zarının titremesini sağlarlar.

5. Oval pencerenin titremesi ile kohleada bulunan sıvı hareket etmeye başlar. 7. İşitme siniri Elektriksel mesajları beyine taşır. Beyin bu mesajları yorumlar ve işitme olayı beyinde gerçekleşir.

Ses dalgaları

1. Kulak kepçesi ses dalgalarını toplar ve kulağın içine yönlendirir.

3. Kulak zarı tireşimleri yükselterek kulak kemikçiklerine iletir.

Denge

6. Sıvının hareketi kohleada bulunan duyu alıcı tüycüklerin hareket etmesini sağlar. Duyu alıcı tüycükler beyinin işitme merkezine elektriksel mesajlar gönderir.

İç kulakta denge duyusunu algılamamızı sağlayan yarım daire kanalları vardır. Bu kanalların içi özel bir sıvıyla doludur. Her kanalın sonunda duyu alıcı tüylerle kaplı küçük bir bölüm vardır. Hareket ettiğimiz zaman kanallardaki sıvı akar ve tüylerin bükülmesini sağlar. Tüylerin bükülmesi duyu alıcıların beyine elektriksel mesajlar göndermesini sağlar. Beyin bu mesajları yorumlar ve hareket ederken dengede olmamızı sağlar.

Biliyor muydunuz?

1) Ses titreşimleri kulak boyunca nasıl ilerler ve duyu alıcı tüycükler nasıl ulaşır açıklayınız. 2) Sağırlığa yol açabilecek nedenleri araştırınız. 3) Kulakta hangi yapılar denge duyusunu algılamamızı sağlar. 4) Belirli bir süre kendi etrafımızda döndükten sonra dengemizi sağlamakta zorlanırız. Neden?

79

Çevre kirliliklerinden bir tanesi de ses kirliliğidir. Bir arabada giderken gözleriniz beyninize hareket halinde olduğumuzu bildirirken, yarım daire kanalları sabit olduğumuzu bildirir. Bu da araba tutmasına neden olur.

5

5.4 A - Deri Deri, vücudu saran bir örtüdür, sadece vücudu örtmekle kalmaz, vücudun çevreyle ilişkisini sağlayan bir duyu organı olarak da görev yapar. Derinin en üst kısmı ölüdür. Ölü bölümün altındaki canlı tabakada; dokunmaya, sıcağa, soğuğa, basınca ve ağrıya duyarlı olan milyonlarca duyu alıcı vardır. Pacini cisimciği basınca Uyarılan duyu alıcılar, beyine elektriksel mesajlar gönderirler. duyarlı duyu alıcıdır. Bize zarar verebilecek, yaralayabilecek basınçları algılamamızı sağlar. Diğer basınca duyarlı duyu alıcılardan daha derinde bulunur.

sıcağa duyarlı duyu alıcılar soğuğa duyarlı duyu alıcılar

Deri yüzeyi

Dokunmaya ve hafif basınca duyarlı duyu alıcılar yüzeye yakın bulunur ve cisimlerin dokusunu algılamamızı sağlarlar. Örneğin pürüzlü veya pürüzsüz.

Kıl köklerinde dokunmaya duyarlı alıcılar bulunur, kılların hareketi dokunmayı beyinde algılamamızı sağlar.

Kıl

Serbest sinir uçları Ağrıya duyarlıdır. Deri yüzeyine yakın bulunurlar.

İnsan derisinin kesiti ve derideki duyu alıcılar

Vücudumuzun farklı bölgelerinde bulunan duyu alıcıların çeşidi ve sayısı çok değişkendir. En çok sayıda ve en çeşitli duyu alıcı parmak uçlarımızda bulunur. Bu yüzden parmak uçları dokunmaya ve diğer duyulara karşı çok duyarlıdır. En az duyu alıcı ise sırtımızın orta kısmında bulunur. 1) Derinin vücudumuzu sarması dışında başka ne görevi vardır? 2) Deride bulunan duyu alıcılarını ve görevlerini yazınız. 3) Kıyafetler sürekli derimize değdiği halde çoğunlukla onların üzerimizde olduğunu fark etmeyiz. Neden? Araştırınız.

80

Biliyor muydunuz? Derinin herhangi bir bölümünde ağrıya duyarlı duyu alıcıları (almaçları) soğuğa duyarlı duyu alıcılarından yaklaşık 30 kat daha fazladır. Soğuğa duyarlı duyu alıcıları sayısı da sıcağa duyarlı olanlardan yaklaşık 10 kat fazladır.

Duyu Organlarımız ve Duyularımız

5.5 A - Dil ve Tat Alma İnsanda tat alan duyu organı dildir. Dilin alabildiği tatlar dört çeşittir: tatlı, ekşi, acı ve tuzlu. Dilde tatları alan özel yapılar tat alma tomurcuklarıdır. Tat alma tomurcukları dilin yüzeyindeki küçük kanallar içinde bulunur. Tat alma tomurcukları, dilin üzerindeki sıvıda çözünmüş maddeler tarafından uyarılır. Uyarılan tat alma tomurcuğu, beyne mesajlar gönderir.

acı ekşi

ekşi tuzlu

tatlı

dil yüzeyindeki kanal

tat alma tomurcuğu

tuzlu

dilin tat alma bölgeleri

dilin yüzeyi

dilin yüzeyi (büyültülmüş)

Birçok tat alma tomurcuğu farklı oranlarda dört çeşit tat tarafından uyarılabilir. Örneğin, bir tat alma tomurcuğu en yüksek oranda tatlıya cevap verirken, tuzluya daha düşük oranda acı ve ekşiye de çok az cevap verebilir. Farklı çeşitteki tat alma tomurcukları dil üzerinde öyle bir şekilde yayılmıştır ki, tatlı tat tarafından en fazla uyarılanlar dilin uç kısmında , tuzlu tat tarafından en fazla uyarılanlar dilin yanlarında, ekşi tat tarafından en fazla uyarılanlar dilin yine yanlarında ve acı tat tarafından en fazla uyarılanlar dilin arka kısmında yoğun olarak bulunur.

Etkinlik: Dilinizin üzerine kesme şeker koyun ve kesme şekerin tadını nasıl aldığınıza dikkat edin. Temiz bir kağıt mendil ile dilinizin üzerini kurutun ve diliniz kuruduktan sonra üzerine kesme şeker koyun. Kesme şekerin tadını alabiliyor musunuz?

1) a) Dilde hangi tatlar alınabilir? b) Dilin şeklini çizerek üzerinde bu tatların yoğun olarak alındığı bölgeleri gösteriniz. 2) Dilde tatları alan özel yapılar nelerdir?

Sigara içenlerin tat alma duyularında zayıflama olur.

81

Biliyor muydunuz? Dilin üzerinde yaklaşık 9000 tat alma tomurcuğu bulunur. Sineklerin tat alıcıları ayaklarında ve ağız bölgelerinde bulunur.

5

5.6 A - Burun ve Koku Alma Burunda koku alan duyu alıcılar bulunur. Koku Dildeki tat alıcılar gibi koku alıcılar da kimyasallar alıcılar tarafından uyarılır. Nefes alırken havayı ve havadaki kimyasalları burun boşluğuna yönlendiririz. Burun boşluğunun üst tarafında koku alma alanı olan sarı bölge bulunur. Burun Koku alıcıları sarı bölgededir. Burnun içerisindeki sıvıda boşluğu çözünmüş kimyasal maddeler koku alıcılarını uyarır. Uyarılan koku alıcı, beynin koku alma merkezine mesaj gönderir ve bu mesajlar beyinde yorumlanır.

Burun boşluğu ve koku alma alanı

Besinlerin tadını aldığımızda beğendiğimiz bir besinse lezzetli olduğunu veya beğenmediğimiz bir besinse lezzetsiz olduğunu düşünürüz. Burnumuz tıkalı olduğunda veya grip olduğumuzda besinlerin tadını alabilmemize rağmen bize pek lezzetli gelmezler. Besinlerin lezzetini algılamanın tıkalı burunla bir ilgisi olabilir mi? Besinlerin lezzeti hem tatlarına hem de kokularına yani aromalarına bağlıdır. Besinlerin kokusu tam olarak algılanamazsa lezzetlerini de algılayamayız.

Biliyor muydunuz? Bazı böceklerin koku alıcıları antenlerinde bulunur. Kokular üzerine eğitilmiş bir insan 10.000 farklı kokuyu algılayabilir. Köpekler için ise bu rakam neredeyse sonsuzdur. Kokarcalar düşmanlarından korunmak için koku salgılarlar. Kokarcalar bu nedenle en kötü kokulu hayvanlar olarak bilinirler. Tilkilerin ayaklarında özel koku salgılayan bezler vardır. Böylece tilkiler kolayca gittikleri yerden geri dönebilirler. Köpekbalıkları okyanusta bir damla kanın bile kokusunu alabilirler.

1) Kokuların burun tarafından nasıl alındığını açıklayınız. 2) Burunda koku alma bölgesine ne isim verilir? 3) İnsanların tat ve koku almaya dayalı yaptıkları meslekleri araştırırak örnekler veriniz. 4) Hayvanların koku duyularını ne amaçlar için kullandıklarını araştırarak örnekler veriniz.

82

Duyu Organlarımız ve Duyularımız

TEST 5 1) a) Aşağıdaki göz kesiti şeklinde gösterilen yapıları isimlendiriniz.

b) Yandaki şeklin yapılarını kullanarak, kitapta bir resim incelerken beyinde bu resmin algılanabilmesi için, gözde neler gerçekleştiğini sıra ile yazınız.

c) Aşağıdaki cümlelerin yanına cümlenin belirttiği görevi yapan yapının ismini yazınız.

! Gözün içine gelen ışık miktarını denetler. ___________________ ! Işık ışınlarının retinada odaklanmasını sağlar. _________________ ! Göz merceğinin şekil değiştirmesini sağlar. _______________ ! Işığa duyarlı hücreler içerir. _________________ ! Gözden beyine elektriksel mesajları taşır. ______________ 2) Aşağıdaki iki şekil aynı gözün farklı zamanlardaki görüntüleridir. zaman 1 zaman 2

Sizce zaman 1 ve zaman 2 arasında aşağıdakilerden hangisi gerçekleşmiştir? a) Göz kapanıp açılmıştır. b) Kişi karanlık bir odaya geçmiştir. c) Göze parlak ışık gelmiştir. d) Göz uzaktaki bir cisme odaklanmıştır. 3) Aşağıdaki soruları yanıtlayınız. a) Dış kulak, orta kulak ve iç kulağın resmini çizip içerdikleri yapıları gösteriniz. b) Kulaktaki hangi yapı ses dalgalarının toplanmasını sağlar? c) Kulaktaki hangi yapılar ses dalgalarının oluşturduğu titreşimleri yükseltir? d) Kulaktaki hangi yapı ses dalgalarının oluşturduğu titreşimler tarafından uyarılabilen duyu alıcılar içerir? a) Vücudun hangi bölümü dokunmaya 4) Yandaki soruları grafiği inceleyerek cevaplayınız. en az duyarlıdır? Sizce bunun nedeni 160 160 nedir? 140 140 b) Parmak uçlarında 1 cm² içerisinde 120 120 100 100 kaç tane dokunmaya duyarlı duyu alıcı 80 80 vardır? 60 60 c) Alında 1 cm² içerisinde 50 tane 40 40 dokunmaya duyarlı duyu alıcı vardır. 20 20 0 0 Bu bilgiyi de grafiğe ekleyin. elin parmak kol dudaklar burunun arkası

ucu

ucu

83

5

Çoklu Zeka Etkinlikleri Kıbrıs'ta yaşayan iki hayvanın tat alma ve koku alma duyusunu araştırın. Elde ettiğiniz bilgileri kullanarak bu iki hayvanın tat alma ve koku alma duyularındaki benzerlik ve farklılıkları yazın. Tat Alma Duyusu Benzerlikler 1) _____________ 2) _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ 3) _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _

Aşağıdaki sorulara siz de soru ekleyin ve kulak sağlığımız üzerine Kulak, Burun, Boğaz Uzmanı bir doktorla röportaj yapın. Aldığınız cevapları sınıfta arkadaşlarınızla paylaşın ve sınıf panonuz için bir yazı hazırlayın.

Farklılıklar 1) _____________ 2) _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ 3) _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _

Soru 2: İşitme duyumuzun zarar görmemesi için nelere dikkat etmeliyiz? Cevap 2: _ _ _ _ _ _ _ _ _ _

Soru 1: Kulağımızı hangi sıklıkta ve nasıl temizlememiz gerekir? Cevap 1: _ _ _ _ _ _ _ _ _ _

Not: koku alma duyusu için de benzerlik ve farklılıkları yazın.

Aşağıdaki kavramlara siz de eklemeler yapın ve göz konusu ile ilgili bir kavram haritası hazırlayın.

Göz

Konjanktiva İris

Kornea

Derinin hangi duyuları algıladığını dramatize ederek arkadaşlarınıza anlatınız.

Sklera

............

göz

84

Duyu Organlarımız ve Duyularımız

Çoklu Zeka Etkinlikleri Kendinizi gözleri görmeyen bir kişi gibi hayal edin ve bir gün boyunca yaşayabilecekleriniz hakkında bir yazı hazırlayın.

Dinlediğiniz şarkılarda geçen duyu organlarımızla ilgili cümleleri bir araya getirerek bir müzik kolajı oluşturunuz. “Gözler kalbin aynasıdır” “Dil yarası........................”

Duyu organlarınız ve algıladıkları duyuları sembolleştirerek kartondan küçük kartlar hazırlayın.

Göz, kulak, dil, burun ve deri hakkında neler öğrendiğinizi ve neler hissettiğinizi yazınız.

Göz Hakkında Öğrendiklerim ..................................................... Göz Hakkında Hissettiklerim .....................................................

Kulak Hakkında Öğrendiklerim....................................................... Kulak Hakkında Hissettiklerim.........................................................

Bu kartları kullanarak arkadaşlarınızla oyunlar oynayabilirsiniz.

85

NOTLAR ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... .......................................................................................................................................................

ÜNİTE 6

MADDE ve ISI

Işıma

Konveksiyon Katılarda İletim

yayılır yayılır yayılır

Teknolijide kullanımı

Metal Çiftleri

ISI Kat Sıvı Gaz

Katılarda

haldir haldir

haldir

Hal Değişimi

neden olur

Büzülme Genleşme

uğrar

MADDE

İşlenmiş şeklidir

Cisim

Sıvılarda

Gazlarda

6

Giriş Etkinlikleri

Tren rayları döşenirken, raylar arasında belirli boşluklar bırakılır bunun nedeni sizce ne olabilir ? Yanıtlarınızı arkadaşlarınız ve öğretmeninizle tartışarak defterinize not ediniz. Ünite sonunda yanıtlarınızı yeniden değerlendiriniz.

Dünya için en önemli Isı Enerjisi kaynağı nedir? Bu kaynaktan ısı bize nasıl ulaşır? Y a n ı t l a r ı n ı z ı arkadaşlarınız ve öğretmeninizle tartışarak defterinize not ediniz. Ünite sonunda yanıtlarınızı yeniden değerlendiriniz.

88

Madde ve Isı

MADDE ve ISI Kütle, hacim, sıcaklığın maddelerin ortak özelikleri, öz kütle, donma ve kaynama noktasının ise maddelerin ayırt edici özelikleri olduğunu öğrenmiştik. Birçok madde ortak özelikler gösterdiği için birbirine oldukça benzerler. Bu tür maddeleri tanımak için hassas ölçümler yaparak, öz kütle gibi ayırt edici özeliklerini bulmak gerekir. Cisimlerin özeliklerini bilmemiz, onları gruplamamız için çok önemlidir. Gruplanan cisimler, özeliklerine göre ihtiyaç duyulduğu alanda rahatlıkla Odun maddedir kullanılır; yüksek sıcaklıklarda kullanmak için tasarlanan cisimler, erime noktası yüksek metal maddelerden üretilir. Camdan yapılan cisimler kırılgandır, o halde bu tür cisimleri kullanırken dikkatli davranmalıyız. Dikkat edilmesi gereken bir unsur da ,cisim ve madde kavramlarını birbirlerine karıştırmamaktır. Madde, uzayda yer kaplayan ve kütlesi olan varlıklara denir. Cisim ise katı maddelerin şekil almış halidir. Tahta bir maddedir ama tahtadan yapılmış bir sandalye cisimdir. Cam, maddedir ama cam bardak bir cisimdir. Bu örnekleri artırmak mümkündür. Maddeler üzerinde fiziksel değişiklikler yapan en önemli olaylardan birisi Isı Enerjisi'dir. Isı Enerjisi alan ya da veren maddede değişimler, hal değiştirme veya genleşme olarak oraya çıkar. Maddeler katı, sıvı ve gaz olarak üç halde bulunurlar. Isı Enerjisi alan katı maddelerin erimesi veya sıvı maddelerin buharlaşması hal değişimidir. Günlük yaşantımızda üç halini de sıklıkla kullandığımız suyun katı haline buz, sıvı haline su ve gaz haline de su buharı denir. Madde, Isı Enerjisi aldığında sıcaklığı artar, Isı Enerjisi verdiğinde ise sıcaklığı Sandalye cisimdir düşer. 1. Madde ve cisim kavramlarını en az 2'şer örnek vererek açıklayınız. 2. Maddelerin kaç hali vardır? Her bir haldeki madde için en az 1 örnek yazınız. 3. Madde, Isı Enerjisi aldığında ve verdiğinde ne gibi değişikliklere uğrar? Kıt kaynakları değerlendirmek için geri dönüşümlü maddelerden yapılan cisimleri kullanınız.

89

Biliyor muydunuz? Depremler, volkanlar, sel baskınları gibi doğal olaylar maddeyi değiştiren etkenler arasındadır.

6

6.1 A- Isı mı? Sıcaklık mı? Yanan bir kibritin sıcaklığı, kaloriferden daha fazladır fakat yanan kibrit, odaya kalorifer kadar ısı veremez. Örnekten de anlaşılacağı gibi ısı ile sıcaklık farklı anlamları ifade eden iki ayrı kavramdır. Bilim insanları, bir maddedeki moleküllerin kinetik enerjilerinin toplamına “ısı”, maddenin tek bir molekülünün sahip olduğu kinetik enerjiye de “sıcaklık” diyorlar. Mollekülleri aynı hızlarla hareket ediyorsa, herhangi bir bardaktaki suyun sıcaklığı ile denizdeki suyun sıcaklığı aynı olabilir. Ancak denizdeki suyun ısısı, bardaktakinden kıyaslanmayacak ölçüde büyüktür. Deniz suyunun kütlesinin yani moleküllerinin daha çok olması, toplam enerjisinin çok büyük olmasına neden olur. Isı Nasıl Yayılır? Isı Enerjisi, kaynağından ya da sıcak cisimden, iletim, konveksiyon ve ışıma olmak üzere 3 değişik yolla yayılır. 1.İletim Yoluyla Yayılma : Isıtılan bir maddenin moleküllerinin kazandığı kinetik enerjiyi, titreşim yoluyla birinden diğerine aktarması şeklinde gerçekleşen yayılma türüdür. İletim yoluyla yayılma en iyi katılarda, katılar içinde ise en iyi metallerdedir. Boşlukta ısı, iletim yoluyla yayılamaz. Kahve yaparken ısınan metal kaşığın elimizi yakması, iletim yoluyla yayılmanın gerçekleşmesinden kaynaklanmaktadır. 2.Konveksiyon Yoluyla Yayılma : Isınan maddenin molekülleri birbiriyle yer değişerek yayılmayı gerçekleştirir. Bu yolla yayılma sadece sıvı ve gazlarda olur. Bacaların çekmesi, denizlerdeki sıcak su akıntıları, köşede yanan sobanın tüm odayı ısıtması konveksiyon yoluyla yayılmaya en güzel örneklerdir. 3.Işıma Yoluyla Yayılma : Isının, ışık ışınları ile taşınmasıdır. Madde üzerine düşen ışınlar emilirse madde çok ısınır, yansıtılırsa az ısınır. Üzerilerine düşen ışınları, siyah cisimler soğururken, beyaz cisimler yansıtır. Bu nedenle kışın koyu renkli, yazın ise açık renkli giysileri tercih etmemiz doğru bir davranış olur. Güneş dünyamızı bu yolla ısıtmaktadır.

Biliyor muydunuz? 1. Isıyı ve sıcaklığı örnekler vererek açıklayınız. 2. Isı, boşlukta hangi tür yayılmayı kolaylıkla gerçekleştirebilir ?

Sıcaklığı termometre, Isı Enerjisi'ni ise kalorimetre kabı ile ölçeriz.

90

Madde ve Isı

6.1 B- Isı Alış-Verişi ve Hal Değişimi Sıcaklıkları farklı iki madde birbirlerine temas ettirildiğinde ya da karıştırıldığında sıcaklığı büyük olandan küçük olana doğru bir ısı akışı meydana gelir. Akış, sıcaklıklar eşit oluncaya kadar devam eder. İki madde arasındaki denge sıcaklık kurulduğu zaman, maddeler arasında verilen ısı miktarı ile alınan ısı miktarı birbirine eşittir.

buhar (gaz)

tencere (katı)

su (sıvı)

Maddelerin koşulları değiştikçe fiziksel durumları da değişir. En önemli koşul sıcaklıktır. Sıcaklık arttıkça, maddenin yapısında bulunan taneciklerin de hareketi artar. Sıcaklık, tanecikleri bir arada tutan kuvvetlerin yenilmesine yol açar, böylelikle tanecikler birbirinden uzaklaşmaya başlar. Uzaklaşma çoğaldıkça katı bir cisim önce sıvı, sonra gaz haline geçer. Bilim insanları, sıcaklık artışı ile maddede meydana gelen bu değişimlere hal değişimi diyorlar. Hal değişimi sırasında alınan ya da verilen ısı, bu amaçla kullanıldığı için maddenin sıcaklığında değişiklik görülmez.

1. Farklı sıcaklıklardaki iki madde birbirine temas ettiğinde; a) Isı enerjisi akışı nasıl meydana gelir? b) Isı enerjisi akışı ne zaman sonlanır? 2. Katı, sıvı ve gaz hallerinde bulunan maddelere ikişer örnek veriniz. 3. Araştırma: Maddelerin fiziksel durumlarını değiştiren sıcaklık dışındaki koşullar nelerdir?

91

Biliyor muydunuz? Naftalin gibi bazı katı maddeler sıvı hale geçmeden doğrudan gaz haline geçerler. Bu olaya süblimleşme denir.

6

6.2 A- Genleşme Yandaki şekilde ağzına balon geçirilmiş cam şişelerin biri soğuk, diğeri sıcak su içerisine konulmuştur. Sıcak su içerisindeki şişeye takılan balonun hava ile dolmuş olduğun görülüyor. Bunun nedeni ne olabilir? Isınan maddelerin hacimlerinde artış olduğunu daha önce öğrenmiştik. Bu deneyde de gerçekleşen ilke aynıdır. Sıcak su içerisindeki şişede bulunan hava ısınmış, dolayısla hacmi artmış ve balonu şişirmiştir. Katıları, sıvıları ya da gazları oluşturan tanecikler, sürekli titreşim halindedirler. cisimlerden birine ısı enerji verilirse, enerji kinetik enerjiye dönüşür; dolayısıyla, kinetik enerjisi artan tanecikler daha şiddetle titreşir ve daha geniş alana yayılmaya çalışırlar. Kısaca sıcaklığı artan cisimler genleşir. Genleşme genişleme anlamından gelir. Sıcaklığı artırılan bir cismin boy, yüzey ya da hacminin artmasına genleşme, sıcaklığı azalan cisimlerin boy, yüzey ya da hacimlerinin azalmasına büzülme denir.

Katılarda Genleşme Maddelerin genleşmesi ya da büzülmesi sırasında büyük kuvvetlerin ortaya çıkması, tren raylarında, köprü gibi yapılarda hasarlara neden olmaktadır. Bu yüzden tren raylarının eklenti yerlerinde boşluklar bırakılır, köprüler hareket edebilen demir makaralar üzerine oturtulur. Çevremizdeki bu tür yapıları gözlemleyerek genleşme ile ilgili bir çok örnekler bulabiliriz.

92

Biliyor muydunuz? Açmakta zorlandığınız kavanoz kapaklarını sıcak su altına tutarsanız, metal olan kapak daha fazla genleşeceğinden kavanozu rahatlıkla açabilirsiniz.

Madde ve Isı

6.2 B- Metal Çiftleri Farklı metallerden yapılmış eşit uzunluktaki iki çubuk birbirine perçinlenerek metal çifti yapılabilir. İki çubuk, perçinli olduklarından, ısıtıldıklarında bağımsız olarak hareket edemezler. Uzama katsayıları birbirinden farklı olduğu için biri diğeri üzerine bükülür.

bakır demir

bakır

daha fazla uzadı

Metal çiftlerinin birçok kullanım alanları vardır. Bunların en önemlisi elektrik termostatlarıdır. Termostat, sıcaklığı kontrol altına alarak sabit bir değerde tutmaya yarayan alettir. Elektrikli şofben, elektrikli ütü, klima, evlerdeki radyatör türü ısıtıcılar termostatlı aletlerdir.

ısı enerjisi almadan önce

ısı enerjisi aldıktan sonra

demir

bağlantı

Termostatlı aletlerde sıcaklık arttığında metal çifti bükülür ve devreyi keser. Bir süre soğuyunca metal çifti soğuyarak eski durumuna gelir ve devreyi tamamlar, ısıtıcı çalışmaya başlar. Böylece aletin sabit sıcaklıkta kalması sağlanır. Yangın alarmlarında sıcaklık arttığında metal çifti yukarı bükülerek elektrik devresini kapatır ve zil çalar. Metal termometreler ve flaşörler de metal çiftleri kullanılarak yapılan araçlardır.

bakır demir

zil

pil

kontrol düğmesi

bakır demir ısı enerjisi

giriş

çıkış

Biliyor muydunuz? 1. Termostat ne demektir? Nerelerde kullanıldığını örneklerle açıklayınız. 2. Etkinlik : Öğretmeninizin yardımıyla “ısınan metaller genleşir” ilkesiyle çalışan bir elektrik devresi kurunuz.

93

Ütü, sıcak su kaynatıcısı, şofben, çamaşır makinesi, bulaşık makinesi, elektrikli fırın gibi ısı enerjisi kullanan hemen hemen tüm cihazlarda termostat vardır.

6

6.2 C- Sıvı ve Gazlarda Genleşme v v

Ağzına kadar dolu çaydanlık ısıtılınca, su neden taşar? Termometrelerde civa veya alkol seviyesi sıcaklık değişimlerinde neden yükselip alçalır?

Yukarıdaki gibi sorulara, bilimsel alarak daha iyi yanıtlar verebilmemiz için, sıvıların davranışlarını incelememiz gerekir. Sıvıların ısıtılırken gösterdikleri davranışlarını, katılardaki gibi inceleyemeyiz. Sıvıları katılar gibi şekillendirmek, örneğin boru haline getirmek imkansızdır. Bu yüzden sıvıların, bir kap içinde incelenmeleri gerekir. Sıvılı termometrelerde, sıcak su kazanlarında, termosifonlarda ve kalorifer sistemlerinde sıvıların genleşme ilkesinden yararlanılır. Sıvılar sadece hacimce genleşir. Sıvıların genleşme katsayısı, katılara göre daha büyüktür. Sıvı ile tamamen dolu bir kap ısı aldığında hem kap hem sıvı genleşir, ancak sıvı genleşme katsayısı daha büyük olduğu için taşar. Suyun Genleşmesi Su ile tamamen doldurulmuş ve sıkıca kapatılmış cam bir şişeyi derin dondurucuya koyar, yeteri kadar beklersek, donan suyun kabına sığmadığını ve şişeyi kırdığını görebiliriz. Bu olay genleşme ilkeleriyle çelişir gibi görülüyor. Isı veren bir maddenin büzülmesi gerekekirken, tam tersi olmuştur. Su, genleşmede diğer tüm maddelerden farklı özelikler gösterir. Su, hem ısı enerjisi aldığında, hem de verdiğinde genleşir. Başka bir deyişle hem sıcaklığı arttığında hem de azaldığında suyun hacmi artar. Suyun hacminin en küçük olduğu sıcaklık +4 0C'tır. Cisimler katı, sıvı, gaz hallerinin tümünde genleşebilirler. Sıvıların genleşme katsayıları katılardan, gazlarınki sıvılardan daha büyüktür. Katı ve sıvılarda genleşme katsayısı ayırt edici bir özelik iken, gazlarda değildir. Tüm gazlar aynı şartlarda eşit miktarda genleşir.

Biliyor muydunuz?

1. Cisimlerin sıcaklıklarındaki değişiklikler hangi fiziksel değişimleri ortaya çıkarır? 2. Araştırma : Çok uzun çelik köprülerde genleşme ya da büzülme sonucu oluşabilecek sorunların giderilmesi için hangi yöntemler kullanılır ?

94

Yolcu balonlarının genleşme ilkesine göre hareket eder. Balonun ağzında bulunun bir ısı kaynağı yardımıyla içindeki havanın ısıtılarak genleşmesi ya da soğutularak büzüşmesi sağlanır.

Madde ve Isı

TEST 6 1. Aşağıda verilen maddeleri içeren, ikişer cisim adını belirtilen yerlere yazınız.

Cam

__________ __________

Plastik

__________ __________

Tahta

__________ __________

İpek

__________ __________

2. Aşağıda verilenler ısının hangi yayılma yolunu içerdiğini belirtiniz. a) Metal kaşıkla yemek pişirirken elimizin yanması b) Güneşin dünyamızı ısıtması c) Sobanın odayı ısıtması d) Kızgın tavada kızartma yapmak e) Denizlerdeki sıcak su akıntıları f) Çalışan bir ampülün ısı yayması 3. Aşağıdaki soruları yanıtlayınız. a) “Genleşme” ve “büzülme” ne demektir ? c) Katı, sıvı ve gazlarda genleşme katsayıları nasıl sıralanır ? d) Metal çifti ne demektir ? Teknolojideki kullanım alanlar nelerdir ? Aynı boy ve kalınlıktaki X, Y, Z metalleri üzerilerine aşağıdaki işlemler uygulanıyor. Bu 4. metallerin genleşme katsayılarını sıralayınız. a) X ve Y metali eşit miktar sıcaklık farkında ısıtıldığında X'in boyu Y'den uzun oluyor. b) X ve Z metali eşit miktarda sıcaklık farkında soğutulduğunda Z'nin boyu X'ten daha kısa oluyor. Aşağıdaki eşit boy ve kalınlıktaki metallerin genleşme katsayılarının büyükten küçüğe doğru 5. sıralanışı çelik, demir, bakır, aleminyum şeklindedir. Verilen metal çiftleri üzerine belirtilen işlemler yapılırsa metallerin alacakları yeni şeklini çiziniz. Demir

Aleminyum

Bakır

Çelik

Sıcaklığı artırılıyor

Sıcaklığı azaltılıyor

95

6

Çoklu Zeka Etkinlikleri Bir hafta boyunca evinizde kullandığınız ve Isı Enerjisi açığa çıkaran cihazları not ediniz.

Isı enerjisinin yayılmasını anlatan bir bülten hazırlayınız.

-----------------------------------------------------------------------------------------------------------------

( Şekil 1 )

-----------------------------------------------------------------------------------------------------------------

( Şekil 2 )

-----------------------------------------------------------------------------------------------------------------

( Şekil 3 )

Aşağıda belirtilen mekan, tarih ve kahramanları kullanarak bir hikaye yazınız. 1) Sizce madde ve ısı konusu size neden öğretilmiştir ? Çünkü :_______________________________ __________________________________ __________________________________ __________________________________ 2) Sizce genleşme ve büzülme hakkındaki bilgiler size neden öğretilmiştir? Çünkü :_______________________________ __________________________________ __________________________________ __________________________________ 3) Sizce termostatın kullanım alanları size neden öğretilmiştir ? Çünkü :_______________________________ __________________________________ __________________________________ __________________________________

Mekan : Ev Tarih : 2007 yılı Kahramanlar : Su ısıtıcısı, ütü, çamaşır makinesi, bulaşık makinesi ( Hikayenin adı ) -----------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------(Yazarın Adı ) -------------------------

96

Madde ve Isı

Çoklu Zeka Etkinlikleri Aşağıdaki kavramların her birini anlatan dans figürleri geliştiriniz.

Aşağıda verilen kavram haritasını tamamlayınız ve ünitede öğrendiklerinizle ilgili yeni bir kavram haritasını siz oluşturunuz.

Genleşme Büzülme Işıma Termostat

ISI

neden olur

uğrar

MADDE

Aşağıda verilen kavramları renklerle sembolize ederek kutucukları belirttiğiniz renklere boyayınız.

Genleşme

Büzülme

Sıcak

Soğuk

İletim

Işıma

Aşağıda verilen kavramların her biri için birer ritim oluşturunuz. Sınıf arkadaşlarınıza bu ritimleri çalarak anlattığınız kavramı bulmasını isteyiniz.

Genleşme Büzülme Işıma Termostat

97

NOTLAR ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... .......................................................................................................................................................

ÜNİTE 7

HİDROJEN, METALLER, ASİTLER VE ALKALİLER

pH

pH metre

Alkali

Tespit edilir Evrensel indikatör H+ ç e ş i t i d i r

Turnusol

ilişkilidir

Baz

OH

verir Nötrleşme

Tespit edilir

İndikatör

Tuz

Su

oluşturur

karışımdır oluşturur

Metal

Asit

vardır

Aktiflik sırası

uğrar

Korozyon

Oksijen

Hidrojen

Demir için

kullanılır

Meteoroloji balonu

Paslanma

önlenir

Yağlama

Asit

ilişkilidir

Fenolftalein

Alaşım

Suda çözünendir

belirler

Kaplama

Boyama

kullanılabilir

Yakıt

7

Giriş Etkinlikleri

Sizce Gemikonağı'ndaki demirden yapılmış platformlara, herhangi bir bakım yapılmazsa bunlar 100 yıl sonra varlığını korur mu? Platformun bozulmadan kalabilmesi için neler yapılabilir? Arkadaşlarınızla tartışınız. Tartışmanın sonuçlarını defterinize not ediniz. Ünite sonunda cevaplarınızı kısa bir tartışma ile gözden geçiriniz.

Ortancalar bazı topraklarda mavi renk, bazılarında ise pembe renk çiçek açarlar. Sizce bu durumun nedeni ne olabilir? Arkadaşlarınızla tartışınız. Tartışmanın sonuçlarını defterinize not ediniz. Ünite sonunda cevaplarınızı kısa bir tartışma ile yeniden gözden geçiriniz.

Zeplinler 1930'lu yıllarda özellikle Almanlar tarafından kullanılan, hidrojenle dolu balona sahip hava taşıma araçları idi. En büyüğü olan Hindenburg 36. yolculuğunda, Atlantiği geçip New Jersey eyaletine inmeye hazırlandığı sırada, şiddetli bir fırtınaya kapıldı ve hidrojenle dolu balon yandı. Bu faciada 98 yolcudan 36'sı hayatını kaybetti. Siz Hinderburg faciasının olduğu dönemde bir bilim insanı olsaydınız, bu faciayı engellemek için balonda ne gibi değişiklikler yapardınız? Arkadaşlarınızla tartışınız. Tartışmanın sonuçlarını defterinize not ediniz. Ünite sonunda cevaplarınızı kısa bir tartışma ile yeniden gözden geçiriniz.

100

Hidrojen, Metaller, Asitler ve Alkaliler

HİDROJEN, METALLER, ASİTLER VE ALKALİLER Fıçı içerisinde asit ve metalin tepkimesi sonucu elde edilen hidrojen sayesinde balonla ilk uçuş gerçekleşmişti. Hidrojenle dolu balon

havadan çok hafif olduğu için

rahatlıkla yükseldi. 27 Ağustos 1783 tarihinde Fransız Jacques Charles tarafından tasarlanan balon bilinen en eski hava taşıma aracıdır. Binlerce insan Paris'in merkezindeki bir parkta balonun uçuşunu izlemeye çalışmış ama pek bir şey görememişlerdi; çünkü uçuş esnasında

bardaktan

boşalırcasına yağmur yağıyordu ve balon hemen gözden kaybolmuştu. Yaklaşık 45 dakika sonra balon 10 kilometre uzağa indiğinde ise olayı sadece korku dolu gözlerle bakan çiftçiler gözlemlemişti.Çiftçiler balonun bir canavar olduğunu düşünmüş, ona çatal ve tırpanlarla saldırmışlardı.

Uzay mekiğinin uçuşunda da hidrojen gazı, metaller ve alkalilerin önemli görevleri vardır. Hidrojen, mekiğin yerden kalkması için kullanılan yakıttır. Alüminyum gibi metaller mekiğin gövdesinin yapımında kullanılır. Alkaliler ise mekiğin içindeki havada bulunan karbon dioksit gazının temizlenmesi ve ayrıca mekiğin akülerinde kullanılır. Uzay mekiği en modern uzay araçlarından biridir.12 Nisan 1981'de ABD'nin Cape Cenedy uzay üssünden binlerce insanın bakışları arasında kalkmıştır. Milyonlarca insan ise televizyondan 2 dakika içerisinde 40 kilometre yüksekliğe nasıl ulaştığını izlemiştir. 36 kez dünyanın çevresinde ( 1729318 kilometre ) yol alıp 54½ saat sonra süzülerek yine büyük bir kalabalığın alkışları arasında yeryüzüne inmiştir. Hidrojen, metaller, asitler ve alkaliler uçuş araçları haricinde de kullanılan çok önemli kimyasallardır. 7. bölümde sözü geçen kimyasallar hakkında bilgiler öğrenirken, neden önemli olduklarını da anlayacaksınız.

101

7

7.1 A - Hidrojeni Tanıyalım Yandaki resimde gazla doldurulmuş meteoroloji balonu, serbest kaldığında havada kolayca yükselebilir. Balonun görevi meteoroloji ile ilgili cihazları üst atmosfere taşımaktır. Üst atmosferde hava ile ilgili ölçümleri yapan bu cihazlar, elde ettikleri verileri aşağıya gönderirler.Söz konusu balonları doldurmak için havadan daha hafif gazlar kullanılmalıdır, aksi halde yerden havalanamaz. Balonda kullanılan gaz genelde hidrojendir, çünkü hidrojen çok hafiftir ve havada kolayca yükselebilen bir gazdır. Tüm gazlar içinde hidrojen en hafif olanıdır. Hidrojen

Hidroklorik asit

Meteoroloji balonu

Hidrojen, laboratuvarda seyreltik hidroklorik asitin çinkoyla tepkimeye girmesi ile şekilde görüldüğü gibi kolayca elde edilebilir. Hidrojen, suda çözünmediğinden gaz toplama tüpü içerisinde kolayca toplanabilir.

Su Çinko Hidrojen testi

Hidrojenden su eldesi

Sudan hidrojen eldesi Hidrojen

Buz

Hidrojen

Oluşan su soğuk yüzeye çarpınca yoğunlaşır

Yanan hidrojen

Elektrik kaynağı

Oksijen

Çok az asitlendirilmiş su Karbon (Grafit) çubuklar

Hidrojen renksiz ve kokusuz bir gaz olduğundan tüpteki hidrojenin varlığını anlayamayız. Ateşlenen bir kibrit çöpünü hidrojen dolu tüpün ağzına yaklaştırdığımızda bir patlama sesi duyulur. Bu olay hidrojenin varlığını ispatlayan bir testtir. Böylelikle hidrojeni oksijen, azot ve karbon dioksitten ayırabiliriz.

Hidrojen yandığında su oluşur. Hidrojen + Oksijen Su Suyun kimyasal ismi dihidrojen monoksittir. Yanan hidrojen alevi soğuk bir yüzeye çarptığında yoğunlaşan renksiz sıvıyı bir kapta toplayabiliriz. Toplanan sıvı 100 oC 'ta kaynar. Bu sıvı sudur.

1-Hidrojen nedir? Açıklayınız. 2- Meteoroloji balonlarının doldurulmasında neden hidrojen gazı kullanılır? 3-Hidrojeni diğer gazlardan nasıl ayırt edebiliriz? 4- Hidrojen doğada yalnızca üst atmosferde bulunur. Bunun nedeni ne olabilir? 5-Araştır: Günümüzde hava balonlarında neden helyum gazı kullanılır?

102

Elektroliz yöntemiyle suyu bileşenlerine ayırabiliriz. İletkenliği artırmak için hafif asitlendirilmiş sudan akım geçirildiğinde, her iki elektrottan kabarcıklar çıktığı görülür. Hidrojen eksi yüklü elektrotta, oksijen ise artı yüklü elektrotta elde edilir.

Biliyor muydunuz? Hidrojen bitkisel yağlardan, margarin yapımı için kullanılır. Atmosferin% 0.000 001' den az bir bölümü hidrojendir. Hidrojen ve oksijen karışımı alevlendiğinde patlar.

Hidrojen, Metaller, Asitler ve Alkaliler

7.1 B - Faydalı Bir Yakıt Hidrojen ve hava karışımı patlayabilir.Hidrojen, doğru miktarda oksijen ile karışırsa çok sıcak mavi bir alevle yanar.Kısaca hidrojen yararlı bir yakıttır. Hidrojen ısıtmada kullanılabilir. Önceleri Büyük Britanya'da evlerde ve fabrikalarda ısınmak için kömür kullanılıyordu. Ancak daha sonra hava kirliliğinden dolayı kok kömürünün su buharıyla ısıtılması ile elde edilen ve kasaba gazı olarak bilinen, %50'si hidrojen olan yakıt kullanılmaya başlandı. Günümüzde ise doğal gaz kullanılmaktadır. Doğal gaz bir gün tükeneceğinden, hidrojenin yeniden kullanılması gündeme gelecektir. Bazı kaynak aletleri hidrojenle çalışır.Hidrojen - oksijen kaynak aletlerinde, hidrojen saf oksijenle yandığında 4000 oC'a ulaşan alev sıcaklığı elde edilir. Bu da iki metal parçasını birleştirmek için yeterli sıcaklıktır. Ulaşım için hidrojen yakıt olarak kullanılabilir. Hidrojen günümüzde yaygın kullanılan bir yakıt değildir. Deneme amaçlı tasarlanmış bazı denizde hidrojen - oksijen kaynağı otobüsler ve bazı arabalar hidrojenle çalışmaktadır. Yalnızca uzay araçları hidrojeni yakıt olarak kullanmaktadır. Uzay mekiği Discovery de hidrojenle çalışan bir uzay aracıdır. Mekik iki kısma ayrılmış bulunan yakıt tankı üzerine yerleşmiştir. Yakıt tankının birinci bölmesinde mekiğin makinelerinde yanan hidrojen, diğer bölmesinde ise hidrojenin yanmasını sağlayan oksijen bulunmaktadır. Hidrojen tankı: Mekiğin Uzay Mekiği Sistemi makinelerine yakıt taşır.Yakıt 200 km. İtici roketler: Mekiğin yükseklikte tam yerden havalanmasına yardım yörüngeye ulaşınca, tank eder, 50 km. yüksekliğe fırlatılır ve atmosfere ulaşınca, serbest bırakılır ve varınca yanar. tekrar kullanılmak üzere Mekik: Yörüngeye gitme paraşütle dünyaya geri görevini tamamladıktan döner. sonra dünyaya dönmesi için tasarlanmıştır. Çok az yakıtı vardır. 1-Uzay mekiği hidrojeni niçin kullanır? 2-Uzay mekiği havalandığı sırada niçin su buharı oluşur? 3-Hidrojen yakıt olarak hangi amaçlar için kullanılır? 4-Mekiğin yakıt hücresinin görevleri nelerdir? 5-Hidrojen niçin iyi bir yakıttır?

Katalitik konvertorlü araçlar çevre dostudur. Araba alırken bu tip araçlar tercih edilmelidir.

103

Biliyor muydunuz? Uzay mekiğinin elektriği özel bir yakıt hücresinde hidrojen ve oksijenin yanması sonucu üretilir. Oluşan su ise astronotların ihtiyacı için kullanılır.

7

7.1 C - Geleceğin Yakıtı Hidrojen, geleceğin yakıtıdır. Bu iddiayı ortaya atan bilim insanları, gelecekte hidrojenin çok iyi bir yakıt olacağından dolayı günümüzde kullanılan diğer yakıtların yerini alacağına inanmaktadırlar. Aşağıdaki bilgileri okuduktan sonra bilim insanlarının doğru yargıya varıp varmadıklarına sizler karar verebilirsiniz. İyi bir yakıt yandığında bol miktarda ısı üretir. Isı enerjisi kilojul (kJ) olarak ölçülür. 1 gram hidrojen yandığında 143 kJ ısı açığa çıkar. Bu ısı bir bardak suyu kaynatmaya yeter. 1 gram benzin yanınca 48kJ, 1 gram doğal gaz yanınca ise 58 kJ'luk bir ısı açığa çıkar. İyi bir yakıt ucuz olmalıdır ve kolay üretilmelidir. Atmosferde çok az miktarda hidrojen vardır ve hidrojeni diğer gazlardan ayırmak kolay değildir. Hidrojen, sudan elektrik geçirerek elde edilebilir. Günümüzde üretilen hidrojenin büyük bir bölümü su buharının doğal gazla ısıtılmasından elde edilir; ancak sözü edilen yöntemler çok pahalıdır. Hidrojeni yakarken açığa çıkan ısı enerjisi ise gazı elde etmek için harcadığımız enerjiden azdır. Son zamanlarda keşfedilen güneş ışığıyla suyu parçalayıp hidrojene dönüştürme yöntemiyle hidrojen çok ucuza elde edilebilmektedir. İyi bir yakıtın taşınması ve depolanması kolay olmalıdır. Hidrojen, çelik tanklarda basınç altında sıkıştırılıp depolanabilir ve bir yerden başka bir yere kolayca boru hattı ile taşınabilir. Bu nedenle hidrojen endüstride ve evleri ısıtmada kullanılabilir. Sıvı hidrojeni depolayan tanklar çok ağır olduğu için araçlarda taşınmaları zordur. Bundan dolayı bilim insanları ve tasarımcılar, hidrojenin bir bileşiği olan metal hidrürleri depolayan tankları, hafif oldukları için ürettikleri araçlara yerleştirmeyi tercih ederler. Arabanın makinesinden sağlanan hidrojenle çalışan araçlar ısı ile tanklardaki metal hüdrürlerden ayrılan hidrojen yakıt olarak kullanılabilir. Metal hidrür bileşikleri de pahalıdır. İyi bir yakıt kulanılırken tehlikesiz olmalıdır. Diğer sıvı ve gaz yakıtlar gibi hidrojen de tehlikeli bir yakıttır. Boruların çok küçük çatlaklarından sızan hidrojen havayla karışırsa, çok büyük patlamalara sebep olabilir. Hidrojen sızarsa hemen havada yukarılara doğru yükselir. Hidrojenin yanma sıcaklığı ise yakıt olarak kullanılan birçok gazdan yüksektir. Bu nedenle hidrojenin kullanımı oldukça güvenlidir.

1- Hidrojeni evleri ısıtmada kullanmak arabalarda yakıt olarak kullanmaktan daha uygundur. Niçin ? Açıklayınız. 2-Hidrojen yandığında çevre kirliliğine neden olur mu? Açıklayınız. 3- 143 kJ'luk ısı çok büyük bir bardak suyu kaynatır. Bu durumda: a- Kaç gram hidrojenin yanması gerekecektir? b- Kaç gram benzinin yanması gerekecektir ? c- Kaç gram doğal gazın yanması gerekecektir? 4- Benzin ile hidrojeni yakıt olarak kıyaslayınız; avantajlarını ve dezavantajlarını belirtiniz.

Fosil yakıtları yakın gelecekte tükeneceğinden bilinçli kullanalım.

104

Biliyor muydunuz? Dünyada yaklaşık 350 kadar nükleer santral vardır ve bunlar dünyanın toplam elektrik üretiminin % 20 kadarını gerçekleştirir. Amerikanın Utah eyaletinde Hidrojen Homestead isimli köyde ısınmak için ve araç yakıtı olarak hidrojen kullanılır.

Hidrojen, Metaller, Asitler ve Alkaliler

7.2 A - Metallerin Aktifliği Çevremize baktığımızda metalden yapılmış birçok cisim görebiliriz; ancak bazı metaller vardır ki çok aktif olduğundan, onların saf hallerinden herhangi bir araç-gereç yapmak mümkün değildir. Örneğin saf potasyum metalinden bir bisiklet yapmak çok akıllıca olmaz; çünkü potasyum anında magnezyum havadaki oksijen ile tepkime (reaksiyon) verir yani oksitlenir. hidrojen seyreltik hidroklorik asit kabarcıkları . Su ile tepkime ................ Magnezyum şeridi seyreltik hidroklorik asit veren metaller: ................ çözeltisine konunca tepkime sonucunda hidrojen kabarcıkları deney ................ tüpünü hemen doldurur ancak bir parça magnezyum şeridi beherdeki suya konunca çok az miktarda kabarcık çıkar, bu yüzden deney tüpünü hidrojenle doldurmak için hidrojen sudaki metaller su hidrojen yanar açığa ................ birkaç gün çıkar ................ gerekebilir. O halde , Sadece asitle tepkime veren ................ magnezyumun seyreltik ................ asitle olan reaksiyonunun çok metaller: sodyum magnezyum demir bakır altın potasyum kalsiyum alüminyum kalay civa ................ ç a b u k , s u i l e o l a n ................ reaksiyonunun ise çok yavaş hidroklorik asitli metal olduğunu söyleyebiliriz. ................ ................ Çok az metal, su ile tepkime Asitle veya altın kurşun civa alüminyum demir su ile tepkime ................ verirken, birçok metal sudan magnezyum çinko kalay gümüş bakır ................ daha etkin bir kimyasal olan vermeyen metaller asitle tepkime verir. Yandaki resimler metallerin su ve asitle verdikleri reaksiyonları gösterir. Bazı metaller magnezyumdan hızlı bazıları ise yavaş reaksiyona girer. Diğerleri(aktif olmayan metaller) ise reaksiyona girmezler. Metallerin reaksiyona girme hızına göre tablo halinde sıralanmasına metallerin “aktiflik sırası” denir. Aktiflik sırasında en aktif metal potasyumdur. Su ile çok çabuk tepkime verirken asite konunca da patlama olur. Gümüş ve altın ise serinin en altında olan metallerdir çünkü ne su ne de asitle reaksiyona girerler. Gümüş ve altın gibi aktif olmayan metallere ise soy metaller denir. Etkinlik: Yukarıdaki tabloyu defterinize çizdikten sonra tamamlayınız.

1-a-Aktiflik sırası nedir? b- Aktif olmayan metal nedir? 2-Potasyumu neden asitlerle tepkimeye sokmayız? 3-a-Su ile tepkime veren iki metal yazınız. b-Su ile tepkime vermeyen iki metal yazınız. c- Sudan daha az yoğun olan iki metal yazınız. 4- Kalsiyumdan su borusu yapılabilir mi? Neden?

105

Biliyor muydunuz? Alüminyum demirden daha aktif bir metal olmasına rağmen daha az aktif gözükür; çünkü havada hemen oksitlenir ve oluşan oksit tabakası alüminyumun daha fazla korozyonunu engeller. Platin, altından da az aktif bir metaldir.

7

7.2 B - Paslanma Bazı metaller havadaki oksijen, su buharı ve hava kirliliğine sebep olan gazlarla reaksiyona girerek bileşik oluştururlar ve böylece parlaklıklarını kaybederler . Herhangi bir metalin yüzeyinde bileşik oluşturmasına korozyon(aşınma) denir.Altın, gümüş ve platin gibi asal metaller, aktiflik sırasının alt sırasındadır ve korozyona uğramaları kolay değildir. Demirin veya çeliğin korozyona uğramasına paslanma denir. Oluşan kahverengi renkli oksit, hidratlı demir oksit bileşiğidir.Demir paslanınca yüzeyi incelir, pas metalin içine doğru işler ve metal zamanla sağlamlığını kaybeder. Paslanma için mutlaka ortamda su ve hava olması gerekir. Su veya hava ortamdan uzaklaştırılırsa, paslanma olayı gerçekleşmez. Aşağıdaki deneyde, tüpler bir hafta bekletildikten sonra yandaki sonuçlar elde edilmiştir. Siz de benzer bir deneyi öğretmeninizle yapınız. tıpa kuru hava

hava (oksijen içerir)

demir çivi zeytinyağı

D.Tüpü

vazelin hava

zeytinyağı tabakası (havanın suda çözünmesini önler)

su

su ve hava yok

1 kontrol su, oksijen ve tuz yok

hava

2 su ve oksijen var

tuzlu su

pamuk kaynamış susuz kalsiyum su klorür (kurutucu) 3 4 oksijen var su var

5 tuz,su ve oksijen var

1 2 3 4 5

Pas oluşumu Şartlar Su ve hava yok Yok Var Su ve hava Yok hava Su Yok Tuz,su ve hava Çok Var

Paslanmanın önlenmesi: Paslanmayı önlemek için demirin veya çeliğin havadaki oksijen ve su buharı ile temasını kesmemiz gerekir. Bunun için birçok yöntem vardır; Örneğin otomobil fabrikaları paslanmayı azaltmak için bu yöntemlerden bazılarını uuygularlar. Yöntemlerden biri otomobilin gövdesini boyamaktır. Diğer bir yöntem ise su borularında olduğu gibi otomobilin gövdesini galvanize yapmaktır (çinko ile kaplamak).Ayrıca eksoz paslanmaz çelikten imal edilir, makine kısmı ise yağlanır. Aktif olmayan metallerin kullanımı: Korozyona uğramayan metaller çok kullanışlıdırlar. Altın: Mücevher yapımında kullanılır. Korozyona uğramaz ve parlak kalır. Bakır: Termosifonların ısıtıcılarında ve panellerinde kullanılır. Korozyona uğramadığından dolayı bozulmaz, su sızdırmaz. Kalay: Konserve kutularının sağlam ve ucuz üretilmesi için çelik kullanılır. Konserve kutularının iç kısmı yiyecekler ile tepkimeye girip paslanmaması için çok ince kalayla kaplanır. Titanyum: Son zamanlarda önemli bir metal haline gelmiştir çünkü hafif, sağlam ve korozyona uğramayan bir yapıya sahiptir. Üretilen titanyumun büyük bir bölümü hava taşıtı yapımında kullanılır . Ayrıca tıpta yapay protez olarak da kullanılır.

1-Girne limanına yakın bir evin mi yoksa Lefkoşa'daki bir evin mi bahçe kapısı daha erken paslanır? Nedenini açıklayınız. 2-Çok paslı bir arabayı kullanmak neden tehlikeli olur?

106

Biliyor muydunuz? Üretilen demirin 1/7'si paslanan demirlerin yenilenmesi için harcanır.

Hidrojen, Metaller, Asitler ve Alkaliler

7.2 C - Alaşımım, Daha İyiyim! Her türlü korozyon problemini çözmek için, aktif olmayan metalleri kuvvet kullanamayız; çünkü aktif olmayan metaller pahalıdır ve kullanılacağı iş için uygun olmayabilir. Örneğin altın eğer ucuz olsaydı, yine de çok yumuşak ve güçsüz olduğundan dolayı köprü yapımında kullanılamazdı. kuvvet Metallerin birbirleriyle veya metal, a-metal karışımına alaşım denir. Alaşımda miktarı az olan atom betondaki Birçok korozyon problemi metal alaşımları kullanarak çözülebilir. çakıl taşı gibi kaymayı önler ve metali sertleştirir. Alaşımlar genellikle metalleri eritip karıştırdıktan sonra, soğuyup katılaşmasını bekleyerek elde edilir. Saf metallere göre, alaşımların kullanımının tercih edilmesinin başlıca nedeni, alaşımların özeliklerinin saf metallerinin özeliklerinden daha iyi olmasıdır. Örneğin saf metal paslanmaya dayanıklı, sert veya parlak olmayabilir; fakat alaşım bu özeliklere sahip olabilir.

Saf demir, vida veya başka birşey yapmak için kullanılamaz. Yumuşaktır, kolayca esner ve çabuk paslanır.

Saf demire çok az bir miktar karbon ilave edilince (%0.5) çelik elde edilir. Sert ve sağlam olduğu için inşaatlarda, köprü, araba gövdesi ve gemi yapımında kullanılır.

Krom ve nikel, demirle karışınca paslanmaz çelik elde edilir. Paslanmaz çelik sert ve paslanmazdır. Araba parçası, mutfak evyesi ve çatal bıçak yapımında kullanılır.

Saf alüminyum hafif olmasına rağmen yeterince sağlam olmadığı için uçak yapımında kullanılmaz. Kullanılırsa uçağın kanatları bükülüp, düşebilir. Alüminyuma sağlamlık kazandırmak için bakır ve magnezyum gibi metaller alüminyuma karıştırılıp sert, sağlam ve bükülmez bir alaşım elde edilir. Bu özeliklere sahip alaşım uçak yapımında kullanılır. Örnek alaşım tablosu Alaşımın adı

Metallerin adı

Kullanımı

Lehim

Kalay ve Kurşun

Lehimlemede

Amalgam

Civa,gümüş ve kalay

Diş dolgusunda

Pirinç

Bakır ve çinko

Müzik aleti yapımında KTHY uçağı alüminyum,magnezyum ve bakır alaşımından yapılmıştır.

1-Yukarıdaki tablodaki alaşımların hangileri aşağıda belirtilen özeliklere sahiptir? a) Oda sıcaklığında karışabilir ve en geç 24 saat içerisinde sertleşir. b)Düşük erime noktası vardır ve iyi iletkendir. c) Bakırdan daha serttir ve aşınmaz. Bazı ülkelerde kola kutuları gibi metal kutular çöp bankalarında toplanır ve geri dönüştürülerek yeniden kazandırılır.

107

Biliyor muydunuz? Demiri mangan ile karıştırınca taşı ezecek sertlikte bir alaşım elde edilir. Bronz,bakır ve kalaydan elde edilen alaşımdır. Takı ve heykel yapımında kullanılır.

7

7.3 A - Asitler Birçok insan asitlerin, katı maddelerle etkileşince, yakıcı ve tahriş edici (Korozif) olduklarını ve dokunulduğunda derimizi erittiklerini düşünürler. Bu düşünce pek çok asit için doğru olarak kabul edilebilir. Bu tür asitlerin kabında yakıcı ve tahriş edici (korozif) olduğunu gösteren sembol bulunur. Bazı asitler yakıcı ve tahriş edici (korozif) olmayıp yiyeceklerde bulunabilir.Yiyeceklere ekşi tadı onlar verir. Asitlere adını veren bu özelikleridir. Asit Latince ekşi anlamınında olan Asidus'tan gelir.

Aşındırıcı madde

Kıbrıs'ta üretilen ev sirkesi

Yukarıda yakıcı ve tahrip edici (korozif) etkiye sahip asitler vardır. Bu asitleri muhtemelen labaratuvarda görmüşsünüzdür. Kuvvetli asit olarak bilinirler.

Özellikle derişik(konsantre) olan asitleri kullanırken dikkatli olmalıyız; çünkü koroziftirler.

ETANOİK ASİT (ASETİK ASİT)

Bazı asitler derişik olsa bile korozif(yakıcı ve tahrip edici) etkiye sahip değildir. Örneğin sirke asiti olarak bilinen etanoik asit korozif olmayıp zayıf asit olarak bilinir.

Hayvanlarda bulunan bazı asitler

Bitkilerde bulunan bazı asitler Sitrik asit

Portokal veya limon

Hidroklorik asit

Midede

Tartarik asit

Üzüm

Laktik asit

Egzersiz yaparken kaslarda veya ekşimiş sütte

Askorbik asit C vitamini

Turunçgiller

Ürik asit

İdrarda

Metanoik asit

Isırgan otu

Metanoik asit

Karınca asidi

*Hidroklorik asit hariç hayvanlarda ve bitkilerde bulunan asitlere organik asitler denir.

Kuvvetli asit adı Formülü

Piyasadaki adı

Yukarıdaki asitlerin formülleri incelendiğinde Hidroklorik asit Tuz ruhu HCl hepsinde de ortak bir iyon vardır. Sizce bu iyon ne H2SO4 Sülfürik asit olabilir? Tartışınız. Suda çözündüğünde hidrojen iyonu (H+) veren Kezzap HNO3 Nitrik asit maddelere asit denir. Asit olan maddelerin tüm sulu çözeltilerinde hidrojen iyonu vardır. Karbon dioksit gibi bazı gazlar, suda çözündüğünde hidrojen iyonu Biliyor muydunuz? verirler; Örneğin kolada çözünen karbon dioksit.

Hidroflorik asit camı aşındıran bir asittir ve camın kenarını şekillendirmek için kullanılır. Folik asit eksikliğinde vücut kan yapamaz ve kansızlık ortaya çıkabilir.

Kola gibi gazlı içecekleri tüketmeyelim. 108

Hidrojen, Metaller, Asitler ve Alkaliler

7.3 B - Bazlar ve Alkaliler Baz asidin bazı yönleriyle tam tersidir. Bazlar çoğunlukla kayganlık hissi veren maddelerdir ; sodyum bikarbonat, sabun ve deriyi yakan bir madde olan kostik soda bir bazdır.Suda çözünen bazlara `alkali` denir.

Bazlar kümesi

Alkali suda çözünen bazlar

Bir zamanlar Arap bilim insanları odun külünü alıp su ile karıştırırlardı. Karışımın suyunu süzdükten sonra , sabunu yapmak üzere hayvan yağı ile karıştırıp kaynatırlardı. Arapçada külün anlamı 'al kali ' demektir. Günümüzde alkali terimini, sabun gibi kayganımsı ve acı tadı olan maddelerin tanımında kullanırız. Asitler gibi bazı alkali maddelere korozif olduğundan dolayı dokunmak çok tehlikelidir. Üzerinize asit veya alkali dökülür ve derinize temas ederse hemen bol su ile yıkayınız. Asit veya alkalileri kullanırsanız yanan odun ve külü koruyucu laboratuvar gözlüklerinizi takınız, aksi halde gözünüze kaçabilir ve hasara sebep olabilir. Genellikle korozif etkiye sahip alkalilere kuvvetli alkaliler denir. Sodyum hidroksit ve potasyum hidroksit bunlara en güzel örnektir. Evde metalleri, fayansları ve fırını temizlemek için kullandığımız birçok temizlik malzemesi alkali madde içerdiğinden bu malzemeleri dikkatli kullanmalıyız.

Alkali adı Sodyum Hidroksit Potasyum Hidroksit Kalsiyum Hidroksit Amonyak çözeltisi

Formülü NaOH KOH Ca(OH)2 NH4OH

Piyasa adı Sud-kostik Potas-kostik Sönmüş kireç

Yukarıdaki alkalilerin formülleri incelendiğinde hepsinde de ortak bir iyon vardır. Sizce bu iyon ne olabilir? Tartışınız. Suda çözündüğünde Hidroksit iyonu (OH ) veren maddelere alkali denir. Alkali olan maddelerin tüm sulu çözeltilerinde Hidroksit iyonu vardır.

Asit

+

Alkali

Tuz

+ Su

Hidroklorik asit + Sodyum Hidroksit Sodyum klorür + Su Alkalilerin hidroksit iyonu, asitlerin hidrojen iyonu ile birleşerek su ve geriye kalan iyonlardan da tuz oluşur. Bazı maddeler ne asittir ne de bazdır. Bu maddelere nötr maddeler denir.Saf su nötrdür çünkü su molekülleri eşit sayıda hidrojen ve hidroksit iyonu içerir. Sofra tuzu ve şeker de nötr maddelere diğer örneklerdir.

109

temizlik malzemesi

Biliyor muydunuz? Bal arısı soktuğu zaman asidik bir madde salgılar, sokulan bölgeye ilk müdahale olarak baz olan kabartma tozu sürerek (sodyum bikarbonat ) acı hissini azaltabiliriz . Eşek arısı soktuğunda ise salgı baziktir. Sokulan bölgeye sirke sürerek acıyı azaltabiliriz. Isırgan otuna dokununca aynen karınca ısırınca hissettiğiniz acının aynısını hisedersiniz çünkü her ikisi de formik asit içerir.

7

7.3 C - Renk Seçimi ve pH Bitkilere renk veren bileşikler çoğunlukla asit ve alkalilere karşı duyarlıdır. Asitli topraklarda yetişen ortancalar mavi renk, nötr veya alkali topraklarda yetişen ortancalar ise pembe renk çiçek açarlar. O halde çiçeklerin renginden toprağın cinsi kabaca anlaşılabilir. İndikatör ( belirteç ) nedir? Birçok çiçek ve meyve renklidir ve bu renklerden çeşitli boyar maddeler elde edilebilir. Organik boyar maddelerin bir kısmı bazı kimyasallarla etkileşince renk değiştirirler. Renk değiştirebilen organik boyar maddelere indikatör denir. İndikatörlerle maddelerin asit, nötr veya alkali olduğu anlaşılabilir. Likenden elde edilen bir indikatör olan turnusol, asit içinde kırmızıdır. Asite yavaşça bir baz eklendiğinde, asit nötrleşir ve turnusolun rengi maviye döner. Nötr olan mor renk ise eşit miktarda bulunan mavi ve kırmızı renkten dolayıdır Litmus çözeltisi mordur. Asiti test etmek için mavi turnusol kağıdı kullanılır.

Asitler mavi turnusol kağıdını kırmızı yapar.

Asitler turnusol çözeltisini kırmızıya çevirir.

Bazları test için hangi renk turnusol kağıdı kullanırsınız ? Sonuç ne olur? 1909 yılında Danimarkalı bilim insanı Soren Peter Sorensen bira üretiminde biranın asitlik derecesini ölçmek için pH ölçeğini (skalasını ) buldu. Bu ölçekte 0 ile 14 arasında rakamlar vardır. pH değeri arttıkça asitlik gücü azalır ve bazlık gücü artar. pH, pH ölçerle veya birkaç indikatörün karışımı sonucu elde edilen Evrensel(Universal) indikatör ile ölçülebilir. Evrensel indikatör de tıpkı litmus indikatörü gibi çözelti yada kağıt halinde bulunabilir. Evrensel indikator kağıdını (veya çözeltisinden birkaç damla) numune çözeltiye batırdığımızda, açığa çıkan rengi aşağıdaki renk bandına bakarak karşılaştırıp numune çözeltinin pH'ını bulabiliriz. kuvvetli asit

1

2

mide asidi

zayıf asit

3

4

6

gazlı içecekler

zayıf alkali

7

deri

sirke limon suyu

5

nötr

8

10

hazımsızlık tozu

saf su süt

9

kuvvetli alkali

kan

Derimizin, pH değeri yaklaşık 5.5'tir yani derimiz hafif asidiktir. Kullanılan sabunların pH'ı normalde 9 veya 10'dur. Bazı hassas ciltli insanlar normal sabun kullandığında cildi kurur ve yüzden pH değeri 5.5 olan sabunları kullanırlar.

110

11

çamaşır tozu

12

13

14

fırın temizleyici

dişmacunu

Biliyor muydunuz? pH, Hidrojen iyonu konsantrasyonu ile ters orantılıdır. pH terimi Fransızca'da hidrojenin kuvveti anlamına gelen puissance dihydrogene cümlesinin kısaltılmış şeklidir.

Hidrojen, Metaller, Asitler ve Alkaliler

7.4 A - Asitler ve Bazlar Bir Arada Durmaz Şırıngadan asit Asit ile bazın tepkimeye girerek tuz Nötrleşme ilave edildi ve su oluşturmasına “nötrleşme” denir. Yandaki deney nötrleşme tepkimesinin laboratuvarda nasıl basitçe uygulandığını gösterir. Başlangıçta alkali çözeltisinin rengi laciverttir, alkaliye asit ilave edince nötrleşme olduğundan dolayı renk devamlı olarak 1 10cm 2 10cm 4 10cm 3 10cm alkali + indikatör alkali + indikatör alkali + indikatör değişir. Asit miktarı alkaliye eşit olduğu alkali + indikatör + 9 cm asit + 10 cm asit + 11 cm asit anda oluşan çözelti nötr olur. 4. resimde de görüldüğü gibi asit miktarı fazla gelirse, oluşan çözelti asidik olur. Nötr maddeler ne asit ne de alkalidirler. Asit ve alkalilerin eşit miktardaki H+ ve OH- iyonları birbirleriyle karışınca nötr olan suyu , geriye kalan iyonlar ise tuzları meydana getirir. 3

3

3

Hidroklorik asit çözeltisi H+ ve Cliçerir. Mavi turnusol kağıdını kırmızıya çevirir.

Sodyum hidroksit çözeltisi Na+ ve OHiyonları içerir. Kırmızı turnusol kağıdını mavi yapar. Aside ilave edince ...

Nötrleşme Faydalı Olabilir!

3

3

3

3

...H+ ve OH- iyonları birleşir ve su moleküllerini oluşturur. Sonuç olarak, turnusul kağıdına etkisi olmayan, nötr sodyum klorür çözeltisi elde edilir.

Bazı insanların midesi gerekenden fazla asit salgılar. Midedeki fazla asit hazımsızlığa sebep olur. Midedeki asiti nötralize etmek için doktor tavsiyesi ile magnezyum hidroksit gibi baz içeren ilaçlar içilebilir.

Ağzımızda bakterilerin ürettiği asit, dişlerin çürümesine neden olur. Diş macununda bulunan bazik kimyasallar asiti nötralize eder ve dişlerin çürümesini engeller.

Diş sağlığımıza özen gösterelim. 111

Biliyor muydunuz? Midede asitli bir ortamdan geçen besinler bağırsakta karaciğerden gelen bazik safra suyu ile nötrleşir. Fenolftalein indikatörü asit çözeltisinde renksiz, alkali çözeltisinde ise kırmızıdır.

7

7.4 B - Tuzlar Nötrleşme deneyinde olduğu gibi, indikatör 3 3 kullanmadan 10 cm asit ile 10 cm alkaliyi karıştırınca, elde edilen sodyum klorür tuzunun çözeltisinin suyunu buharlaştırınca, sofra tuzu elde edilir.

Buharlaşan su

Alkaliyi nötrleştirecek miktarda asit Buharlaştırma kabı

Marketlerden aldığımız sofra tuzu yukarıdaki gibi tuz Alkali nötrleşme sonucu üretilmeyip, tuz göllerinde, denizlerde veya tuz madenlerinde doğal olarak Laboratuarda tuz yapımı bulunan saf olmayan tuzun saflaştırılması sonucu üretilir. Sizce, tuz elde etmek için doğada bulunan tuzun saflaştırılması üreticiler tarafından neden tercih edilir ? Sofrada kullandığımız tuz dışında daha birçok tuz çeşidi vardır. Aşağıda bazı tuz çeşitlerinin kullanımlarına örnekler verilmiştir.

Kalsiyum sulfat kırık tedavisinde alçı olarak kullanılır.

Sodyum florür diş çürümelerini engellemek için diş macununda kullanılır.

Baryum sülfat dolaşım sisteminin röntgeni çekilirken kullanılır.

Laboratuvarda nötrleşmeden başka yöntemlerle de farklı tuzlar elde edilebilir.Tuz kavramı, asitlerden oluşan metal bileşikleri olarak da ifade edilebilir. Örneğin sodyum sülfat tuzu sülfat iyonu içerdiğinden dolayı sülfürik asitten elde edilebilir. 1-Sizce aşağıdaki tuzlar laboratuvar ortamında hangi asitlerden elde edilebilir? a) Bakır sülfat b) Kalsiyum klorür c) Potasyum nitrat.

Sağlıklı yaşamak için yiyeceklerimize çok tuz ilave etmeyelim. 112

Bakır sulfat üzüm bağlarını ilaçlamada kullanılır.

Sodyum klorür çakıstez yapımında kullanılır.

Biliyor muydunuz? Romalılar döneminde askerler maaşlarının bir kısmını sofra tuzu olarak ödenirlerdi.

Hidrojen, Metaller, Asitler ve Alkaliler

TEST 7 1- Modern hava taşıma balonlarında neden hidrojen yerine helyum gazı kullanılır? 2- Benzine ve doğal gaza göre hidrojenin daha iyi bir yakıt olabileceği söyleniyor. Bu durumun sebebini açıklayınız. 3- Arabalarda yakıt olarak sıvı hidrojeni kullanmanın zorlukları nelerdir ? Kısaca açıklayınız. 4-Hidrojen yandığında çevre kirliliğine neden olur mu? Açıklayınız. 5-Hangi metal su ile tepkimeye girdikten sonra yanar? Neden? 6- Hangi metal demirden daha aktif olmasına rağmen, demirden daha az aktif olduğu düşünülür? Nedenini açıklayınız. 7- Aşağıdaki cisimlere paslanmayı önlemek için hangi yöntemler uygulanır? a- Bahçe kapısı b- Bisiklet zinciri c- Su borusu d- Konserve kutusu 8- Suda çözünen aspirinin asit veya alkali olduğunu nasıl anlarsınız? Açıklayınız. 9-i) Aşağıdaki tabloyu sayfa 110’daki pH ölçeğinden yararlanarak tamamlayınız. Madde adı a- Sirke asidi b- Kan c- Saf su d- Çamaşır tozu e- Asitli içecekler f- Süt g- Mide asiti h- Sabun ı- Diş macunu i- Limon suyu

pH

*Asitlik-Bazlık kuvveti

*Zayıf asit, kuvvetli asit, nötr, zayıf baz, kuvvetli baz 10- Uzay araştırmacıları başka bir gezegende 4 yeni metal buldular. Metallerin suyla ve verdikleri tepkimeler aşağıdaki gibidir. Metal W X Y Z

Su Çok şiddetli tepkime Tepkime yok Hızlı tepkime Tepkime yok

Seyreltik Asit Denenmedi Yavaş tepkime Şiddetli tepkime Tepkime yok

a)Metalleri azalan aktifliklerine göre sıralayınız. b)W metalinin neden asitle olan tepkimesi denenmedi? Açıklayınız. 11- Yandaki deney, demirin paslanmasını araştırmak için yapılmıştır. Bir hafta sonra A ve B tüplerinde herhangi bir değişikliğe rastlanmadı.. Neden A tüpüne susuz kalsiyum klorür yerleştirildi? b) Neden B tüpündeki su kaynatıldı?

113

asitle

A Tüpü

B Tüpü ince yağ tabakası

demir çivi pamuk

kaynamış su kalsiyum klorür

7

Çoklu Zeka Etkinlikleri a-Asit yağmuruna esas etken insan faalıyetleridir. b-Kömür, benzin ve doğal gaz kükürt içerir. Bu yakıtlar yandığında havaya bol miktarda kükürt dioksit ve azot dioksit gazlarını bırakır. c-Söz konusu gazlar bulutlardaki su damlacıklarında çözünür ve bulutlarla birlikte hareket eder. Uygun koşullar sağlanınca, asit yağmuru olarak yeryüzüne düşer. d-Asit yağmuru bitki ve suda yaşayan canlılara zarar verir. Gölün veya nehrin pH'ı 4.5'in altına düşünce balıklar ölür. b- Asit yağmurları taş heykellere ve binalara zarar verir. c-Kükürt dioksit insanların solunum sistemine zarar verir bronşit, astım gibi hastalıklara yakalanma riskini artırır. Yukarıda verilen bilgileri de kullanarak bir insanın endüstriyel bir bölgede yaptığı incelemeler sonucunda gözlemlerini içeren bir makale yazınız. Makalenizi zenginleştirmek için internetten veya ansiklopedilerden de yararlanabilirsiniz.

Geçenlerde Bay Eliçabuk, bir çiftçinin garajındaki traktörden mazot çaldığı şüphesiyle, gözaltına alınmıştı. Polise göre, ayakkabısının altındaki beyaz toz önemli bir delil idi çünkü bu toz garajda yerde bulunan kireçti. Bay Eliçabuk’a göre ise ayakkabısının üzerindeki beyaz toz deniz kenarında yürürken kayalar üzerindeki tuzdan oluşmuştu ve suçsuz olduğunu iddia ediyordu. Siz Dedektif olsaydınız kimin doğru söylediğini nasıl ispat ederdiniz. Yapacaklarınızı bir rapor şeklinde yazınız.

Küçük bardak veya beher içerisine ayrı ayrı limon suyu, sirke, deterjanlı su, sabun çözeltisi , kireç suyu, suda çözünmüş aspirin ve çamaşır sodası çözeltisi koyunuz. Maddelere mor lahana suyu veya fenolftalein damlatarak yada turnusol kağıdı batırarak bu maddeleri gerçekleşen renk değişimine göre gruplandırınız. Parmaklarınızla dokunarak kayganlık hissi verip vermediğini anlamaya çalışınız. Bulduğunuz sonuçları tablo haline getirdikten sonra tartışınız.

Aşağıda verilen kavramları kullanarak sevdiğiniz bir şarkıya yeni sözler yazınız. Asit Alkali Baz Paslanma Aktiflik sırası pH Turnusol Metal Alaşım Nötrleşme Yakıt Hidrojen

Madde

Sirkede çözünmüş asetik asit vardır. Bir gıda müfettişi olsaydınız ve sirkenin kalitesini tespit etmeniz gerekseydi; Bilinen değer: 10cm3 sodyum hidroksit çözeltisi 1 grasetik asiti nötrleştirir. Bulduğun değer: 40cm3 sodyum hidroksit çözeltisi 50cm3 sirkeyi nötrleştirdi. 3

Sirke şişesinin etiketinde ise 1000cm sirkede 100gr. asetik asit içerdiğini yazar. 3 a) 50 cm sirkede kaç gram asetik asit vardır? b) 1 litre sirkede kaç gram asetik asit vardır? Bulduğunuz sonuca göre üretici firmaya ne söylerdiniz? Kısaca anlatınız.

Kayganlık Asit veya baz

114

Hidrojen, Metaller, Asitler ve Alkaliler

Çoklu Zeka Etkinlikleri Çiftçiler toprağın asitliğine göre ürün yetiştirir.Eğer toprak çok asitliyse verimli ürün alınamaz . Çiftçiler toprağın asitliğini azaltmak için toprağa bir baz olan sönmemiş kireç ilave ederler. Ülkemizde yetiştirilen bitkilerin hangi pH değerindeki toprakta en iyi ürün vereceğini ansiklopedilerden veya internetten bulunuz ve bulduğunuz bilgilerle afişler hazırlayınız.

Kullanacaklarınız: Yarım kırmızı lahana Bıçak Emaye olmayan büyük bir tencere. Tahta kaşık Kapalı büyük bir kavanoz süzgeç

Lahanayı dikkatle küçük parçalara ayırın. Bu parçaları tencereye koyarak üstlerini kapatacak kadar su doldurun.

Tencerenin içindekileri kaynatın. Ocağı kapatın. Lahana karışımını karıştırın ve 30 dakika soğumaya bırakın.

Lahana suyunu süzgeçten geçirin ve kavanoza dökün. Kavanozdaki sıvı indikatörünüzdür; buzdolabında saklayın. Süzgeç

Lahana parçaları

Soğuk sıvı belirteç

Ağzı yeni açılmış asitli bir içecek şişesinin içine küçük bir et parçası atıp kapağını kapatarak birkaç gün bekletiniz. Ete ne oldu? Hâla hergün asitli bir içecek içmek istiyor musunuz? Evde yaptığınız bu deneyi çizimlerle bir poster üzerinde göstererek sonuçlarını yazınız.

Bir ay süresince sizin veya ailenizin harcadığı fosil yakıtların miktarını belirlemek için bir günlük tutunuz. Bir ay sonra harcadığınız fosil yakıtların toplamını gösteren bir pasta grafik hazırlayınız. 1. gün _______________ 2. gün _______________ 3. gün _______________ 4. gün _______________ 5. gün _______________

Gözlem saati Gözlem sonucu

benzin mazot taş kömürü gaz yağı doğal gaz

115

NOTLAR ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... .......................................................................................................................................................

KAYNAKÇA Akalın,Ş.H.(2004).İlköğretim Okulları İçin İmla Kılavuzu.Ankara:Aydoğdu Ofset Alberts, B., Bray, D., Lewis, J., Raff, M., Roberts, K., Watson, J.D. (1994). Molecular Biology of the Cell (Third Edition). New York:Garland Publishing. Arms, K.,Camp P.(1998). Biology: A Journey Into Life.USA:W.B. Saunders Company. Batman,K.A.(2002) Çok Boyutlu Zeka Kuramı Etkinlikleriyle Destekli Öğretimin Erişi, Tutum ve Kalıcılığa Etkisi. (Yayımlanmamış Doktora Tezi). Ankara:Hacettepe Üniversitesi. Sosyal Bilimler Enstitüsü. Beasant P.,(2004).Türkiye Bilimsel ve Teknik Araştırma Kurumu(TÜBİTAK).İnsan Vücudu. Ankara:Semih Ofset Bilgin, A. (1992) Science 3. İstanbul: İnkılap Kitapevi. Bingham J.,(2001).Türkiye Bilimsel ve Teknik Araştırma Kurumu(TÜBİTAK).Bilimsel Deneyler (21.Baskı) İstanbul:Pro-Mat Basın Yayın A.Ş. Boyd J.,Whitelaw W.(1997).New Understanding Science I. United Kingdom:Jhon Murray Puplishers Ltd. Boyd J.,Whitelaw W.(1997).New Understanding Science II. United Kingdom:Jhon Murray Puplishers Ltd. Boyd J.,Whitelaw W.(1997).New Understanding Science III. United Kingdom:Jhon Murray Puplishers Ltd. Bozkurt,T.(2005) Altın İmla Kılavuzu:Yazım Kılavuzu.İstanbul:Altın Kitaplar Yayın Büyük,Ş., Salmaner, V., Baş, B., Görür, N. (2002) İlköğretim Fen Bilgisi 7 Ders Kitabı. Ankara: Basım Matbaacılık A.Ş. Campbell, L.(1996). Teaching & Learning Through Multiple İntelligence. Massachusetts: Allyn and Bacon, A Simon and Schuster Company.1996. Cann P.,Hughes P.(2002) Chemistry for advanced level. United Kingdom: John Murray Puplishers Ltd. Cronbach, L. J.(1970).Essential of Psychological Testing. Third Edition. New York:Harper & Row, Publishers. Cox,P.R.,Parsanage,M.(1998).Türkiye Bilimsel ve Teknik Araştırma Kurumu(TÜBİTAK).Atom ve Molekül Ankara: Nurol Matbaacılık. Çevre Koruma Dairesi.(2003).KKTC Orkideleri.Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Demirel, Ö.(1998). İlköğretimde Çoklu Zeka Kuramının Uygulanması: VII. Ulusal Bilimler Kongresi. Konya: Selçuk Üniversitesi Cilt I, 531-546 Demirel, Ö.(1998). Kuramdan Uygulamaya Eğitimde Program Geliştirme. Ankara: Pegem A Yayıncılık. Demirel, Ö.(1998). Planlamadan Değerlendirmeye Öğretme Sanatı. Ankara: Pegem A Yayıncılık. Earl B.,Wilford L.D.R.(2003) GCSE Chemistry.United Kingdom:Jhon Murray Puplishers Ltd. Eggen, P., Kauchak, D.(1992). Educational Psychology: Classroom Connection New York: Macmillan. Ercelasun,A.(1996) Türk Dil Kurumu(TDK) İmla Kılavuzu.Ankara:Türk Tarih Kurumu Basım Evi Fraser A.,Gilchrist I.(1997). Starting Scince : Book One. United Kingdom:Oxford University Press. Fraser A.,Gilchrist I.(1997). Starting Scince : Book Two. United Kingdom:Oxford University Press. Gallanger, M.R., Ingram, P. (2001) Complete Chemistry. United Kingdom:Oxford University Press. Gannon, P. (2004) Framework SCİENCE 9. United Kingdom:Oxford University Press. Gardner, H. (1983). Frames Of Mind: The Theory Of Multiple Intelligences. New York: Basic Books. Gardner, H.(1982). Multiple Intelligences: The Theory İn Practice. A Reader. New York: Basic Books. Gardner, H.(1999). Çoklu Zeka Görüşmeler Ve Makaleler.( Çev; Meral Tüzel) İstanbul: Enka Okulları.1999. Gifford,C.(1998).Türkiye Bilimsel ve Teknik Araştırma Kurumu (TÜBİTAK).Makineler. İstanbul : Pro-Mat Basın Yayın A.Ş. Goodman, S., Sunley, C. (2004). IGCSE Chemistry for Edexcel. Collins. Gould ,J., Keeton W. (2002). Biological Science. USA: W. W Norton and Company Ltd. Hans,B.W.(2003)Kıbrıs Yılanları. UNOPS Aracılığıyla USAID ve UNDP Tarafından Desteklenen İki Toplumlu Kalkınma Programının Projesidir. Hindley J., King C. (2002).Türkiye Bilimsek Teknik ve Araştırma Kurumu(TÜBİTAK). Vücudunuz Nasıl Çalışır. Ankara: Nurol Matbaacılık. Joe,Boyd,Walter,Whitelaw (1996) New Understing Scince: Teacher's Resourse File. Revised National Curriculum Edition. London: John Murray Puplisher Ltd. Johnson K.,Adamson S.,Williams G.(1994).Spotlight Scince.United Kingdom:Stanley Thornes Puplisher Ltd. Johnson K.(1996).Physics For You.United Kingdom:Stanley Thornes Puplisher Ltd. Johnson K.,Geoff,J.(2002).International Edition For IGCSE And O Level Biology.United Kingdom: Cambridge University Press. Kagan, S., Kagan, M .(1998). Multıple Intelligences: The Complete Mı Book. San Clemente:Kagan Cooperative Learning. Koyuncu A.Ç.,Kavas B.,Salmaner V.,Tiryaki N.(2002). Fen Bilgisi 8. Ankara:Feza Gazetecilik A.Ş.

Küçükahmet, L. ( Editör ) (2001). Konu Alan Ders Kitabı İnceleme Kılavuzu Fen Bilgisi 4-8. Ankara: Nobel Yaın Dağıtım. Lavesley M.,Baggley S., Clarke J.,gray S.,Johnson P.(2003).Exploring Science. United Kingdom:Pearson Education Ltd. Mackean D.G.(1998).GCSE Biology. United Kingdom:Jhon Murray Puplishers Ltd. Mackean, D., Jones, B (1996). Introduction to Human and Social Biology. Great Britain: John Murray Publishers Ltd Meydan Larousse Büyük Lugat Ve Ansiklopedi. (1992). Sabah Gazetesi Yayımları Temel Britannica. İstanbul: Ana Yayıncılık A.Ş. ISBN 975-7760-02-01 Morris, J.(1997)Collins GCSE sciences Chemistry. IGCSE Chemistry for Edexcel. United Kingdom. Collins. Newmark, A.(1999).Türkiye Bilimsel ve Teknik Araştırma Kurumu(TÜBİTAK).Kimyanın Öyküsü.İstanbul: Çali Grafik ve Matbaacılık. Özet,M., Arpacı,O.(2000).Biyoloji 2. İstanbul:Zambak Basın Yayın Eğitim ve Turizm İşletmeleri Sanayi Ticaret A.Ş. Parker, S. (1995). Touch, Taste and Smell. USA: Franklin Watts Inc. Parkin,T.,Simpkins,J.(1996). Longman Co-ordinated Science: Biology. United Kingdom :Addison Wesley Longman Ltd. Peterham, L., Routledge, P., Ryan, L. (2002) ASCENT 1. United Kingdom: Nelson Thornes Ltd Peterham, L., Routledge, P., Ryan, L. (2002) ASCENT 3. United Kingdom: Nelson Thornes Ltd Pople, S.(1994). Science To 14. United Kingdom:Oxford University Press Pople, S.(1997). Founding Science To GCSE. United Kingdom:Oxford University Press Porter,A.,Wood,M.,Wood,T.(1997).Science Companion. United Kingdom: Stanley Thornes Riley D.P., (2005)Checkpoint Chemistry. United Kingdom: Hodder Murray. Roberts, M., Mawby P. (1996). Biology. England: Addison Wesley Longman Ltd. Ryan,L.(2003).Chemistry For You. United Kingdom:Nelson Thornes Puplication. Seeley, R., Stephens T., Tate P. (1998). Anatomy and Physiology. USA: Mc Graw Hill Companies Spırgeon R.,Flood M.,(1999).Türkiye Bilimsel ve Teknik Araştırma Kurumu(TÜBİTAK).Enerji ve Güç ( 3.Baskı) İstanbul:Pro-Mat Basın Yayın A.Ş. Sucu, A., Bayar S., Küpeli M. (1998). Lise Biyoloji 2. İstanbul: Milli Eğitim Basımevi. Taylor, J., Harwood, A., Smith, R., Pritchard, I., Nicholls L. Science Connections 2.United Kingdom: Collins Educational. Treays, R. (2002).Türkiye Bilimsel Teknik ve Araştırma Kurumu.(TÜBİTAK). Beş Duyu.İstanbul:Pro-Mat Basın Yayın A.Ş. T.C. Milli Eğitim Bakanlığı Talim Terbiye Kurulu Başkanlığı. (2005). Fen Ve Teknoloji Dersi Programı 6. 7. 8. Sınıf.Ankara. T.C. Milli Eğitim Bakanlığı Talim Terbiye Kurulu Başkanlığı.(2004). Fen Ve Teknoloji Dersi Programı 4.-5. Sınıf.Ankara. Türkiye Bilimsel ve Teknik Araştırma Kurumu(TÜBİTAK).(1998).Bilim Çocuk ( Sayı 12) İstanbul:Pro-Mat Basın Yayın A.Ş. Türkiye Bilimsel ve Teknik Araştırma Kurumu(TÜBİTAK).(2002).Bilim Çocuk ( Sayı 50) İstanbul:Pro-Mat Basın Yayın A.Ş. Türkiye Bilimsel ve Teknik Araştırma Kurumu(TÜBİTAK).(2002).Bilim Çocuk ( Sayı 56) İstanbul:Pro-Mat Basın Yayın A.Ş. Türkiye Bilimsel ve Teknik Araştırma Kurumu(TÜBİTAK).(2002).Bilim Çocuk ( Sayı 57) İstanbul:Pro-Mat Basın Yayın A.Ş. Ülgen, G.(1995). Eğitim Psikolojisi Birey Ve Öğrenme. Ankara: Bilim Yayınları. Ülker N.,Polat.,Aruk.(2001).Kimya 1.İstanbul:Kaptan Ofset Wallace,R.A., Sanders, G.P., Ferl, R.J. (1990). Biology:The Science of Life (Third Edition). New York:HarperCollins Publishers. Weaver, R., Hedrick, P., (1989).Genetics. USA: Wm. C. Brown Publishers Williams, G.(1994).Biology for You:National Curriculum Edition For GCSE.United Kingdom:Stanley Thornes Puplisher Ltd. Williams, G. (2002). Biology For You. United Kingdom: Nelson Thornes Ltd. Williams, J.,Workman,C.(2002).Longman Biology.China. Peason Education.

http://ccdb.ucsd.edu/CCDB/index.shtml http://en.wikipedia.org http://www.animalinfo.org/country/cyprus.htm http://www.ed.psu.edu/~insys/esd/gardner/mitheory.html. http://www.panda.org/news_facts/education/middle_school/species/social_animals.cfm http://www.visembryo.com/baby/index.html www.animaldiversity.ummz.umich.edu/site/accounts/information/equus-asinur.html www.byronsmith.ca www.cyprus.cok.uk/ncyprus/green/marinelife/turtles www.issg.org/database/species/ecology.asp www.ktcetas.com.tr www.nasa.gov/education/wstart.html www.northcyprus.et/kktc/aboutkktc/dogal-hayat/caretta/genelt.html www.uzaybilim.net

NOTLAR ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... ....................................................................................................................................................... .......................................................................................................................................................